6 lira için yaşlı kadını boğarak öldürdü

Bakırköy'de tek başına yaşayan ve koronavirüs salgını nedeniyle sokağa çıkamayan 79 yaşındaki Meral Ahmetoğlu 6 lira için öldüren tutuklu sanık Recep Yaz'ın yargılanmasına başlandı.

6 lira için yaşlı kadını boğarak öldürdü

Bakırköy'de, 77 yaşındaki Meral Ahmetoğlu'nu öldürüp evindeki değerli eşyaları çaldıkları gerekçesiyle biri tutuklu 3 sanığın "nitelikli kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "nitelikli yağma" suçundan 10 yıldan 15'er yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanmalarına başlandı. 

Bakırköy 19. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanık Recep Yaz, tutuksuz sanıklar Uğurcan Macit ve Mertcan Macit ile avukatları katıldı.

Duruşmada, maktul Meral Ahmetoğlu'nun kızı Gamze Özyasan ve avukatı da hazır bulundu.

Savunma yapan tutuklu sanık Recep Yaz, döner büfesinde kurye olarak çalıştığını, maktulü ara ara yemek siparişi verdiği için tanıdığını belirterek, olaydan 2 ay önce maktulün 6 liralık döner siparişi verdiğini ancak parası olmadığını söyleyerek ödeme yapmadığını, kendisinin de borç verdiğini söyledi.

Mahkeme Başkanı'nın "Emniyetteki ifadende 60 lira demişsin." sözleri üzerine sanık Yaz, "Yanlış yazmışlar. 6 lira." dedi.

Sanık Yaz, 2 aylık sürede maktulün sipariş vermediğini, ara ara giderek borcunu ödemesini istediği maktulün kendisini oyaladığını ifade ederek, "Maktul, olay günü akşam saatlerinde 6 liralık borcu istemek için gittiğimde 'Kaçıyor muyum, vereceğim.' diyerek anne ve babama küfretti. O tarihte anne ile babam ayrı olduğu için zoruma gitti. Sinirlendim, eve girdim. Tezgahın üstünde ip vardı, maktulün boğazını sıkarak öldürdüm. Sonrasında evi karıştırarak telefon, yüzük ve 2 banka kartı aldım. Kapıyı çekerek evden çıktım. Kendi evime gittim ve 6 gün sonra yakalandım." diye konuştu.

Diğer sanıklar Mertcan ve Uğurcan Macit'in isimlerini öfkeyle söylediğini ve onların aleyhine verdiği ifadeleri kabul etmediğini dile getiren sanık Yaz, "Onlarla aramda husumet olacak bir olay da yaşanmadı. Onların isimleri aklıma geldi. Polis beni yakalamadan önce Uğurcan Macit'e böyle bir olay yaptığımı söylemiştim, bana inanmamıştı." dedi.

Tutuksuz sanık Mertcan Macit savunmasında, maktulü tanımadığını, evini bilmediğini ifade ederek, sanık Recep Yaz'ı 6 yıl öncesinden ailesinin kapıcılık yapmasından dolayı tanıdığını ve bir yıl kadar önce bodrumda duran müzik kolonlarını sattığını ve kendilerine "Parasını ödeyeceğim." dediğini anlattı.

Sanık Macit, sanık Recep Yaz'ın ağabeyi Uğurcan Macit'e bir telefon bırakarak, kolon parası karşılığı verdiğini söylediğini aktararak, "Ağabeyim de telefonu kullanmam için bana verdi. İçinde sim kart yoktu, format atılmıştı. Ben de bu telefona hattımı takıp kullanmaya başladım. 2-3 gün sonra kapıya polisler geldi, telefonu sordular. Olayı karakolda öğrendim. Recep Yaz'ın beni neden suçladığını bilmiyorum, kolonlar dışında aramızda bir husumet yaşanmadı. Suçlamaları kabul etmiyorum." şeklinde savunma yaptı.

"MAKTULDEN ALDIKLARINI DÜĞÜN HEDİYESİ OLARAK VERMİŞ"

Tutuksuz sanık Uğurcan Macit de savunmasında, kardeşinin anlattığı şekilde olayların yaşandığını, takside çalışırken sanık Recep Yaz'ın telefonu müzik kolonlarının karşılığında verdiğini söylediğini anlattı.

Sanık Macit, savunmasında şunları kaydetti:

"Nikah yapmıştım, Recep Yaz, bir kadın yüzüğü ve saati vererek, 'Bunlar sana düğün hediyem olsun.' dedi, ayrıldı. Birkaç gün sonra Recep Yaz, Batuhan Yazıcı ile yanıma geldi, gülerek 'Ben bir kadın öldürdüm.' dedi. Hal ve hareketlerinden inanmadım. Batuhan'a da 'Siz beraber kalıyorsunuz, evde korku filmi mi izliyorsunuz?' diye sordum. 2-3 gün sonra olayı öğrendim. Maktulü tanımam, evini bilmem. Recep'in neden bizim ismimizi verdiğini bilmiyorum."

Tanık Batuhan Aynacı, Recep Yaz'ı mahalleden tanıdığını, Uğurcan Macit ile birlikteyken Recep Yaz'ın gülerek "Ben birini öldürdüm.' dediğini ancak Recep'i tanımaları ve söyleyiş tarzından inanmadıklarını söyledi.

Maktul Meral Ahmetoğlu'nun kızı müşteki Gamze Özyasan, annesinin yalnız yaşadığını belirterek, şunları söyledi:

 "Ulaşamayınca eve çilingir yardımıyla girdik. Çok feci şekilde bulduk annemi. Evin her yeri karıştırılmıştı. Şikayetçiyim. Duruşmadan önce eşim büfe sahibiyle görüştü, koronavirüs salgını nedeniyle annemin öldürüldüğü tarihte büfenin faaliyette olmadığını ve annemin büfeye herhangi bir borcu olmadığını söyledi. Ayrıca annemin öldürülmesinden sonra da telefon üzerinden bir uygulamadan 1000 liralık harcama yapılmış, faturaya yansıtılmış. Sanıkları tanımıyoruz, ayrıca annem küfreden bir insan da değildi."

Müştekinin ifadelerine karşılık sanık Recep Yaz, alışveriş yapmadığını savunarak, "Maktulün evinden ayrıldıktan sonra sim kartını çöpe attım. Ertesi gün telefonu diğer sanığa verdim. Ben müzik kolonu almadım. Beni sorumlu tutarak, parasını vermemi istediler. Olay büyümesin diye telefonu ve yüzüğü verdim. Mertcan Macit'in telefonunun ekranı çatlamış, Uğurcan Macit benden telefon istedi. Kolon parasını tahsil etmek için Uğurcan Macit’e telefonu verdim. Yüzüğü de satarak parasını kalan borca saysın diye verdim." diye cevap verdi.

Mahkeme heyeti, Cumhuriyet savcısının talebi doğrultusunda, sanıkların olay öncesi ve sonrası HTS raporlarının alınmasına, büfe sahibin tanık olarak dinlenilmesine, eksik hususların giderilmesine ve sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.

İDDİANAMEDEN

 Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 9 Nisan 2020'de Bakırköy'de 77 yaşındaki Meral Ahmetoğlu'nun evinde ölü bulunduğu, maktulün adresinden 5 Nisan'da sanık Recep Yaz'ın çıktığı belirtiliyor.

İddianamede, sanık Recep Yaz'ın ifadesinde, Bakırköy'de bir büfede kuryelik yaptığını, maktulün kendisine 1,5 ay öncesinden 60 lira borcu olduğunu, patronunun bu parayı maaşından kesmesi üzerine maktulden istediğini, kendisine küfür ettiği gerekçesiyle maktulü iple boğarak öldürdüğünü anlattığı aktarılıyor. Ahmetoğlu'nun, iki yüzük, saat, cep telefonu ile 3 banka kartını alarak evden ayrıldığını belirten sanığın, yüzüğü, kol saatini ve cep telefonunu olay sonrasında sanıklar Mertcan Macit ve Uğurcan Macit'e verdiğini söylediği kaydediliyor.

İddianamede, 30 günlük tutukluluk incelemesi sorgusunda hakimliğe itirafta bulunan sanık Recep Yaz, bu suçun kendisine üstlendirildiğini, diğer sanıklar Uğurcan Macit ve Mertcan Macit'in baskısı ve darbı üzerine hırsızlık olayına katıldığını söylediği belirtiliyor.

Sanık Yaz'ın itirafı üzerine diğer sanıklar Uğurcan Macit ve Mertcan Macit'in de soruşturmaya dahil edildiği aktarılan iddianamede, bu sanıkların da Yaz'ın kendilerinden aldığı oto teybini geri getirmediğini, istediklerinde de cep telefonu, yüzük ve saat verdiğini, öldürme ve yağma olaylarıyla ilgili hiçbir bilgilerinin olmadığını söyledikleri ifade ediliyor.

Maktul Ahmetoğlu'nun evinde toplanan parmak izlerinin 17'sinin Recep Yaz'a ait olduğu belirtilen iddianamede, sanıkların alacak isteme bahanesiyle eve girip soygun yapmak maksadıyla maktulü boğarak öldürdükleri ve eşyaları alarak kaçtıkları belirtiliyor.

İddianamede, sanıklar Recep Yaz, Uğurcan Macit ve Mertcan Macit'in "nitelikli kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "nitelikli yağma" suçundan ise 10 yıldan 15'er yıla kadar hapis cezasına çarptırılması isteniyor.