CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'ndan önemli açıklamalar

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada "Deprem vergisini ne yaptınız diye sorunca beyefendi açıklamaya gerek yok, bay Kemal'e cevap mı vereceğiz diyor. Hayır efendim bana değil halka cevap vereceksin" ifadelerini kullandı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'ndan önemli açıklamalar

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu.

Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:

Gerçekten üzüntülüyüm. Yaşadığımız sürece acıyorum. Elazığ ve Malatya’da yaşananlar, hepimizin ortak acısı. Kızılay, Kızılay olmaktan çıktı. Nasıl üzülmezsiniz… Suriye’de yaşananlar… Nasıl üzülmezsiniz?

Sosyal depremdir

Elazığ’a gitmek için görevlendirdiğim arkadaşlarımı aradım. Hemen gelmem gerekiyor mu dedim, gelirseniz halen arama kurtarma çalışmaları var. Çalışmaları aksatmayalım dediler. Doğru dedim, ne zamanki gelin dediler anında gittim.

Bir yaralıyı ziyaret ettim, “Çocuklarınız neredeydi?” dedim. “Onları kayınpederimin evine gönderdik, bizim ev soğuktu. O ev sıcak diye, çocuklar üşümesin diye oraya gönderdik” diye yanıt verdiler. Bu durum da sosyal depremdir. Nasıl bir tablodur bu Allah aşkına? Bölgede eleştiri de aldım. Neden? Vatandaşın sorduğu “Deprem vergilerini ne yaptınız?” sorusunu dile getirdiğim için eleştirildim.

"Önlem almadığınız için insanlar ölüyor"

Hastanede yaralıları ziyaret ediyorum. Ölümden dönmüş, enkazdan çıkmış bir kadın bana “Çocuğum işsiz” diyor. Düşünün bu insanlık dramında dahi, mucizevi bir şekilde hayatta ve yine çocuğunu düşünüyor. Bu tablo nedir Allah aşkına?

Depremle mücadelenin iki ayağı vardır. Birincisi önlem almaktır. Deprem olduğunda deprem bölgesinde insanlar ölmesin diye tedbir alacaksın, binayı dayanıklı alacaksın kardeşim. Devleti yönetmenin gerekçesi de budur. Deprem oldu binalar yıkıldı, onun adı kriz yönetimidir.  Önlem almadığınız için insanlar ölüyor.

 "Bana değil halka cevap vereceksin"

Van'da 604 kişi öldü. Ölmeden alacaksın önlemi. 100 metrekare evi depremzedeye 75 bin TL'ye sattın ya!

Deprem vergisini ne yaptınız diye sorunca beyefendi açıklamaya gerek yok, bay Kemal'e cevap mı vereceğiz diyor. Hayır efendim bana değil halka cevap vereceksin!

Ortak bir talebimiz vardı. Vatandaştan, muhtardan, esnaftan gelen bir talep... Bölge, afet bölgesi ilan edilsin diye. Kılıçdaroğlu siyaset yapıyor diyorlar. MHP'den cevap geliyor; ‘CHP'nin her önerisini reddeceğiz’ diye

Öğrenciyken Kızılay kumbarası verirdi öğretmenimiz. Para toplardık, öğretmenimize verirdik, o da Kızılay'a aktarırdı. 152 yıllık bir kurum bugün ne halde görmüyor musunuz?

 Kızılay, Yeşilay, Çocuk Esirgeme Kurumu. Bu 3 kurum, sosyal devleti vatandaşa hissettiren kurumlardır. Kızılay bugüne kadar sıcak siyasetin dışında kaldı. Bugünse tam göbeğinde. 152 yıllık bir kurum bu hale mi düşmeliydi?

Türkiye genelinde 750 şubesi olan Kızılay'ın şubesi 153'e indi. Yüzlerce taşınmazı vardı. Buna rağmen tarihi, şatafatlı yerleri kiralamayı tercih ettiler. Kızılay bu mudur?

Ensar Vakfı'na bağış tepkisi

Kızılay'ın paravan olarak kullanılması da son zamanlarda gündeme gelen diğer bir olay. Başkent Gaz, parayı şartlı olarak Kızılay'a veriyor. Onlar da Türken Vakfı’na aktarıyor.

KYK'da 60 bin öğrenci yer bulamadı. Ama sen bırakmışsın Türkiye'yi, ABD'de yurt yaptırmaya kalkıyorsun.

Adamlar Manhattan'da yurt diye gökdelen yapmışlar. Güya öğrenciler kalacakmış. Soruyorum; öğrenci mi kalacak, beyefendilerin çocuklarına gelecek mi kuruluyor?

Ensar Vakfı'na yapılan 7 milyon 250 bin dolarlık bağışı hepiniz biliyorsunuz. Kızılay bağış alan bir kurum. O halde neden başka yere bağış yapsın?

Buna gerekçeyi de Kızılay Başkanı buluyor. Vergiden kaçınma diyor. Hayır bu açıkça fakir fukaranın hakkının soyulması demektir!

Arkadaşlarımız araştırma önergesi verecek. Adım gibi biliyorum Erdoğan ve Bahçeli bunu reddecek. Ne gerek var parayı indirdik diyecekler. Üstelik bağış yapılan yer de çocuk tacizinden sabıkalı bir yer!

Eğer ahlak denen bir kavram varsa Kızılay yönetiminin istifa etmesi gerekir! Araştırma önergesi kabul edilirse Kızılay’ın siyasi bir partinin nasıl arka bahçesi olduğunu göreceğiz.

 "Dış politikanın milli olması lazım"

2012'de BM Filistin'i gözlemci devlet statüsüyle kabul etti. Halen Filistin toprakları,Batı Şeria ve Gazze başta olmak üzere İsrail'in işgali altındadır. Bütün bunlar ortadayken,Trump kalktı anlaşma yaptı. Bu barış değil,Filistin’i yok etme anlaşmasıdır!

Filistin davası için 1978'de üniversiteli gençlerimiz gidip orada çarpıştı. Halen mezarları orada. Filistin kendi topraklarında bağımsız ve işgalden arınmış bir şekilde yaşamak zorundadır. Filistin davası onurumuzdur.

Dün Suriye İdlib'den acı haberler geldi. 8 şehit verdik. Kahraman ordumuzun,milletimizin başı sağolsun. Suriye konusunu yıllardır dile getiriyoruz. Bir sürü şey söyledik ama Ortadoğu bataklığı akılda kalanlardan biri. Dış politikanın milli olması lazım!

Dış politikanın ayrı bir dili, kültürü vardır. Siz bütün hariciye geçmişini yok sayıp, benim dediğim olacak derseniz yanlış yaparsınız.

Dış politika konusunda konuşurken boğazında dokuz düğüm olması lazım. Öyle asarım, keserimle olmaz!

Eğer pinpon topu gibi Amerika ve Rusya arasında gidip gelirseniz ikisi de sizi kullanır. Maalesef bu tehlikeyi yaşıyoruz!

İki egemen güç; ABD ve Rusya, Suriye'yi istedikleri gibi kullanıyorlar. Oradaki terör unsurlarına silahları kim veriyor? Herkesin bunu sorması lazım. Kendi bölgemizde terör unsurlarının ciddi bir güç olarak ortaya çıkmasına karşı durmamız lazım.

Çin, Amerika, Suriye, Rusya, İran herkes bu teröristlerden rahatsız. Bu kadar teröristin Türkiye'ye gelmesi halinde başımıza gelecek felaketi düşünebiliyor musunuz? Tekrar ediyorum, 20-50 bin terörist Türkiye'ye gelirse ne olur?

Soçi'de Erdoğan 10 Ekim 2018'e kadar tüm ağır silahlı birliklerin çekilmesinin taahhüdü verdi. Yine 2018 sonuna kadar M5 yolunun açılması dahil olmak üzere bütün terör örgütlerinin topu tankı çekilecek diye taahhüt verdi. Bu taahhütleri nasıl verirsin?

Trump bizimkine diyor ki vatandaşlığa niye almıyorsun? Sen al kardeşim, al eyaletlerine dağıt! Ne diye bize akıl veriyorsun?

Şimdi sığınmacılar gelecek.Daha önce de söyledim yine söylüyorum dilimde tüy bitti, Suriyeliler milletin başına bela olacak. Ben onları alın ateşe atın demiyorum.Birleşmiş Milletler'le konuşun, evlerini yapın diyorum. Neden sadece biz alıyoruz Suriyelileri?

"Önümüzdeki hafta FETÖ'nün siyasi ayağını açıklayacağım"

Tank Palet'i unutmadık, 15 Temmuz Şehit ve Gazileri için toplanan paraları unutmadık. Beşiktaş'ta ölen polisler için toplanan paraları unutmadık. Kaddafi'den alınan 250 bin doları unutmadık. Ve önümüzdeki hafta FETÖ'nün siyasi ayağını açıklayacağım.