"Türkiye, Kanal İstanbul'a CHP'ye rağmen kavuşacak"

Cumhurbaşkanı Erdoğan AK Parti Grup toplantısında konuştu. Erdoğan açıklamasında, "Türkiye, Kanal İstanbul'a CHP'ye rağmen kavuşacak." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan AK Parti Grup toplantısında konuştu. İşte Erdoğan'ın konuşmasından satır başları...

*Türkiye 2023'e yüüdükçe partimiz ve ülkemize yönelik saldırıların artacağı anlaşılıyor.

*Türkiye, CHP zihniyetinin yalan ve iftira zulmüne maruz kalmaktadır. Bunun adı da yalan terörüdür.

* CHP Genel Başkanı artık siyasetin değil tıp ilminin, psikiyatrinin konusudur.

*Türkiye, Kanal İstanbul'a CHP'ye rağmen kavuşacak.

*Kanal İstanbul'un bir özelliği de kentsel dönüşüm yükünü alacak olmasıdır.

*"Katarlılara sınavsız tıp eğitimi" tepeden tırnağa yalan

*Ataşehir'de silah maketi görüntülerini 'kız yurdu silah deposu mu' diyecek kadar sefilleşen var.

*Bunların derdi ağaç değil, bunların hiçbirinin derdi ülkenin istikbali değil. Tek derdi AK Parti'ye zarar vermek, CHP'yi de parlatmaktan ibarettir.

*Vakit siyasette taarruza kalkma vaktidir. Asıl zamanımızı, enerjimizi sahaya doğrudan insanımızla temasa vereceğiz.

*Yarın yeni dönem başlıyor. Yeni dönemin ülkemiz ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Vatandaşlarımdan yeni dönemde de tedbiri elden bırakmamasını istirham ediyorum.

Milletvekillerimiz ile gruplar halinde yaptığımız değerlendirme toplantılarımıza devam etmeye başladık. Yarın da bir grup arkadaşımız ile bir araya geleceğiz. Sohbet toplantılarımıza da tekrar başlayacağız. 

Dün MYK toplantımızda da ifade ettim. Türkiye 2023'e yüüdükçe partimiz ve ülkemize yönelik saldırıların artacağı anlaşılıyor.

Muhalefet ve onunla yol yürüyen partiler buna ortak olmaktadırlar. Her dönemde iktidar ile uhalefet arasında görüş ayrılıkları, tartışmalar yaşanmıştır. Ama bu kez karşımızda babaşka bir fotoğraf vardır.

Siyasi müsilaj

CHP'nin dışarıdan aldığı sözleri biz söylemiyoruz, bizzat kendileri ikrar ediyorlar. Kıyılarımız nasıl müsilajın tehdidi altında oksjensiz kalma riski ile karşı karşıyaysa milli her adımı yok etmeye çalışan siyaseti kirleten bir müsilajla da karşı karşıyayız.

CHP'nin başını çektiği bu siyasi müsilaj her türlü yalanı, sosyal medya ağı ile milletimizin üzerine adeta yağmur gibi yağdırmaktadır. Burada sehven bilgi verme değil, bilinçli bir iftira, yalan hali, hatta stratejisi yürütülmektedir. Ortada klinik bir vaka söz konusudur.

Türkiye, CHP zihniyetinin yalan ve iftira zulmüne maruz kalmaktadır. Bunun adı da yalan terörüdür. Bunlara göre Cumhurbaşkanından başlayarak, bakanlarından milletvekillerine, bürokratından iş adamına kadar her kesim taammüden vatanına ihanet etmektedir. Herkes yolsuzluk yapmaktadır, herkes hırsızdır, herkes satılmıştır.

Bizim bunca yalanı büyük bir keyifle ardı ardına sıralayan siyasetçi sıfatlı bu ruh hastasına ayıracak tek saniyemiz yoktur. ünkü ortada klinik bir vaka söz konusudur. Başındaki zat başta olmak üzere CHP şürekasına zaten kimsenin inandığı yok. Ama onlar da kimseye inanmadıkları bir ruh haline sürüklenmiştir. Bunlara göre bu ülkedeki cumhurbaşkanından başlayarak bakanlarından, milletvekillerinden, iş adamlarına kadar herkes, esnafından, işçisinden, çiftçisinden, gençlerine kadar her kesim taammüden vatanına ihanet etmektedir. Herkes yolsuzluk yapmaktadır. Herkes hırsızdır. Herkes uyuşturucu kaçakçısıdır, herkes banka soyguncusudur, herkes satılmıştır, herkes kötüdür. Ülkesini aklına gelen her türlü aşağılık sıfatla itham edecek, her tarafı suç kaynayan bir yer olarak gösterecek kadar kendini kaybetmiş bir ruh haliyle karşı karşıyayız. Siyasetçi sıfatlı bu ruh hastasına ayıracak tek bir saniyemiz yoktur. Hukuk önünde hesap sorulacak hususların avukatlarımız vasıtasıyla elbette takipçisiyiz. Diğer hususlarda ise diyoruz ki CHP Genel Başkanı artık siyasetin değil tıp ilminin, psikiyatrinin konusudur.

Kanal İstanbul

Eğer kredi verecek olursanız bunu ödemeyiz.' diyorlar. Değerli kardeşlerim, bunlar daha şimdiden 'Ya devlet nedir, devlet yönetmek nedir?' Bunlardan haberleri bile yoktur. Uluslararası bir tahkim mekanizması vardır, bundan da haberleri yok. Biz iktidar olduk, bizden önceki borçlanmaları ödemedik mi? Ödedik. Ama bunlar devlet değil, zillet. Bunlar böyle bir şeye talip. Hayal bile değil, bunların iktidar olma süreci. Türkiye, Kanal İstanbul'a CHP'ye rağmen kavuşacak.

19 yıldır kendi kendimizle yarışıyoruz

Biz, muhalefetle ülkenin önüne çıkardığı engelleri değil, millete kazandıracağımız eserlerin, yatırımların kavgasını vermek isterdik. Biz Kanal İstanbul dedik, onların çok daha cazip bir proje önermesini beklerdik. Biz şehir hastaneleri dedik, sağlık sistemi ücretsiz ve kaliteli olacak dedik, onlardan daha ilerisini duymak isterdik. Bu örnekleri her alan teşmil etmek mümkündür. Peki ne oldu? Karşımızda mızıkçı çocuklar gibi yaptırmayı demekten başka bir şey bilmeyen bir CHP bulduk. Biz 19 yıldır kendi kendimizle yarışıyoruz. Karşımızda demokrasi ve özgürlüklerde olduğu gibi projelerde yarışacak kimse olmadığı için çıtayı daha yukarı taşıyoruz.

Türkiye bunca esere, hizmete CHP'ye rağmen sahip olmuşsa, Kanal İstanbul'a da aynı şekilde kavuşacaktır. İstanbul boğaz trafiği, depreme hazırlık gibi sorunların çözümüne katkı sağlayacak bir eser olarak görüyoruz. Biz burada sadece bir kanal inşa etmiyoruz, İstanbul'a ve ülkemize yeni bir nefes borusu açıyoruz. Bilimin ve tekniğin ışığında Kanal İstanbul'un ilk köprüsünün temelini atarak bismillah dedik. 500 bin kişilik şehirler, depreme hazırlık için kentsel dönüşüm çalışmalarında yaşanan sıkışıklığı gidermek amaçlıdır.

Uzunluğu 45 km, taban genişliği 275 metre, derinliği 20 metre olan Kanal İstanbul'un şimdiden ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Hedefimiz bu projeyi 6 yıl içinde hizmete sunmaktır.

Milletimiz yaşanan her şeyi görüyor, not ediyor. Zamanı geldiğinde herkese hak ettiği muameleyi yapacaktır. Bu projenin bir özelliği de kentsel dönüşüm yükünü alacak olmasıdır. Projenin yanı başında Avcılar var. Biz burada ciddi deprem felaketleri geçirdik. Şimdi biz vatandaşlarımıza buralara yerleşebilirsiniz diyeceğiz. Vatandaşlarımızı sıkıntılı bölgelerden çıkaralım istiyoruz. Biz bunları düşünüyoruz. Dünyanın neresine giderseniz gidin, böyle dev bir proje iktidarı ile muhalefeti ile ülkelerin milli gurur kaynağıdır. Milletimiz bu ufuksuz, çapsız, ferasetsiz muhalefetin yüzünü geçmişteki acı tecrübelerle bildiği için sözlerine itibar etmiyor.

"Katarlılara sınavsız tıp eğitimi" tepeden tırnağa yalan

CHP'nin başındaki zatın, üniversite sınavı arefesindeki ihaneti bile örnek olarak yeterlidir. Katarlı öğrencilerin sınavsız tıp fakültesine gireceği yalanını, utanmadan, 2 milyon 600 bin öğrenciye ve ailelerine saygı duymadan tekrarlayacak kadar alçalabilen bir kafa bulunuyor. Bu ne densizliktir. Bu ne terbiyesizliktir. Bir ülke ki, aramızda ilişkilerimiz var. Bu ülkenin bizimle olan ilişkilerini bir kenara koyup kalkıp Katarlı öğrenciler sınavsız olarak imtihana girebilecekler diyorsunuz. Tepeden tırnağa yalan. Bunlar zaten yalan dersini özellikle alıyorlar.

Katarlı öğrenciler sınavsız tıp fakültesine girecek denilen mesele, 12 kardeş ülkeyle 1994 yılından beri var olan askeri sağlık işbirliği protokolünün imzalanmasından ibarettir. Bu askeri öğrencilerle yapılan askeri personelle anlaşma. Her protokol gibi her anlaşma karşılıklıdır. Geçtiğmiz haftalarda 4 Azerbaycanlı, 5 Afganistanlı sağlık subayı Gülhane'den mezun olarak ülkelerine dönmüşlerdir.

Tüm bu hakikatler gün gibi ortadayken, bu yalanla sınava giren evlatlarımızın ve ailelerinin moralini bozmanın kime ne faydası olmuştur? CHP nasıl bir siyasi çıkar sağlamıştır. Kılıçdaroğlu iftira listesine yenisini ekleyerek nasıl bir siyasi neticeye ulaşmak istemiştir. Aynı yalanı paylaşan medya ve sosyal medya mecraları utanma duymuş mudur? Bizim böyle bir kepazeliği kabullenebilmemiz mümkün değildir. Gerçekler ortaya çıktıktan sonra bile aynı yalanı söyleyen bir siyaetçiye ülkenin hangi meselesi emanet edilebilir?

Katar meselesi tek örnek değildir. Ataşehir'de silah maketi görüntülerini 'kız yurdu silah deposu mu' diyecek kadar sefilleşen var.

"Bunların derdi ağaç değil, bunların hiçbirinin derdi ülkenin istikbali değil"

Teröre karşı olduklarını bugüne kadar Bay Kemal'den duydunuz mu? Geçtiğimiz günlerde Çanakkale Assos'ta kaçak bir işletmenin açılış törenine katılıyorlar. Kaz Dağları ile ilgili her konuda ortalığı birbirine katanlardan bu konuda en ufak ses çıktı mı? Çıkmaz. Bunların derdi ağaç değil, bunların hiçbirinin derdi ülkenin istikbali değil. Tek derdi AK Parti'ye zarar vermek, CHP'yi de parlatmaktan ibarettir. Bizim tek muhatabımız millettir. Vakit siyasette taarruza kalkma vaktidir. Sosyal medyayı ihmal etmeyeceğiz ama enerjimizi sahaya, doğrudan insanımızla temasa vereceğiz. Hayat sosyal medyadan ibaret olsaydı tüm dünyanın yörüngesi bir anda değişirdi. Bu ülkelerin kimlerin elinde olduğu ortadadır. Bize düşen medya mecralarının sahte gündemlerine kaptırmadan ülkemizin gerçeklerine yöneltmektir.

Vakit siyasette taarruza kalkma vakti

Vakit siyasette taarruza kalkma vaktidir. Asıl zamanımızı, enerjimizi sahaya doğrudan insanımızla temasa vereceğiz. Hayat sosyal medyadan ibaret olsaydı, tüm dünyanın yörüngesi değişirdi. Bize düşen kendimizi medya mecralarının sahte gündemlerine kaptırmadan ülkemizin ve milletimizin gerçek gündemlerine yönelmektir.

Normalleşme açıklaması

Türkiye salgın mücadelesinde yarın yeni bir döneme giriyor. 1 Temmuz itibariyle yürürlüğe girecek salgın tedbirleri çerçevesini milletimizle paylaşmıştık. İçişleri Bakanlığı da genelgesini yayınladı. Dünyadaki gelişmeler salgının artışına işaret ediyor. Bize düşen her hususta tüm senaryolara hazırlıklı olmaktır. Türkiye'nin örnek gösterilen bir ülke olduğunu akıl ve vicdan sahibi herkes kabul ediyor.

Yeni dönemin ülkemiz ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Vatandaşlarımdan yeni dönemde de tedbiri elden bırakmamasını istirham ediyorum. 12 Mart'ta ekonomi alanındaki yeni yol haritamızı paylaşmıştık. 154 eylemin yüzde 78'i bu sene tamamlanacak. Haziran sonuna kadar 35 eylem başlığından 31'i tamamlanmış bulunuyor. Yılın ilk yarısı için öngördüğümüz eylemleri başarıyla tamamladığımızı söyleyebilirim