Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Vakıf Üniversitelerine tepki!

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2019 - 2020 Akademik yıl açılış töreninde konuşuyor. Erdoğan konuşmasında vakıf üniversitelerine tepki göstererek, "Vakıf olmaktan çıkmışlar, ticari çalışıyorlar" ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Vakıf Üniversitelerine tepki!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen 2019-2020 Yükseköğretim Akademik Yılı Açılış Töreni'ne katıldı.

Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, "Rektör atama kriterlerini çok daha yükseğe çıkartarak adayları akademik ve idari bakımdan çok sıkı bir inceleme sürecinden geçireceğiz." dedi.

"Kredi ve burslara zam gelecek"

Kredi ve burs olarak lisans öğrencilerine aylık 500 lira ödendiğini hatırlatan Erdoğan, "Şimdi yeni tabii bir zam daha gelecek." diye konuştu.

"Vakıf üniversiteleri bilimsel araştırmalara yönelmeli"

Yükseköğrenim alanını, yenilikçi bir anlayışla sürekli daha da ileriye götürmek için hep birlikte çalışmaya devam edeceklerinin altını çizen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bilimsel araştırma projelerimizin ülkemizin ihtiyaçları ve hedefleri ile uyumlu şekilde yürütülmesini Yükseköğrenim Kurulumuz nezdinde koordine etmeliyiz. Üniversitelerimizin araştırma altyapılarına mükerrer yatırımlar yaparak, kaynak israfına gitmelerinin önüne geçmek için de hemen bir envanter çıkarmalı, verimlilik esasına dayalı bir eylem planını da hazırlamalıyız. Vakıf üniversitelerimizin üzerlerine giderek, daha çok yapışan ticari kurum algısının önüne geçmek için bilimsel araştırmalara daha çok yönelmelerini özellikle sağlamalıyız. Bilhassa kalite odaklı gelişme için."

Bu üniversitelerin adlarının "vakıf" olduğunu ancak vakıf olmaktan çıkıp, tamamen ticari çalıştıklarını belirten Erdoğan, "Vakıf dediğimiz zaman farklı şeyler anlıyoruz. Öğrencisinin cebinden ne çıkacak o değil, tam aksine vakıfta, ecdat nasıl tanımlıyor; 'Cebi hümayunundan ödemek suretiyle' diyor. Şimdi de bizim vakıf üniversitelerinin patronları, kendi cebi hümayunlarından değil, orayı doldurmak için gayret ediyorlar. Buna bakmamız lazım." ifadelerini kullandı. 

Tepeden tırnağa tüm kurumların misyonlarını ve işleyişlerini yeniden gözden geçirmeleri gerektiğini anlatan Recep Tayyip Erdoğan, "Bu kapsamda şu ana kadar 160 üniversitemiz, Yükseköğretim Kalite Kurulu tarafından değerlendirmeye tabi tutulmuştur. Gerçekten önemli bir işleve sahip olduğuna inandığım Yükseköğretim Kalite Kurulumuzun yapısını güçlendirmeli ve özellikle bağımsızlığını tahkim etmeliyiz." dedi.

"Mesleki eğitimin yeniden ele alınması şart"

Mesleki eğitimin önemine işaret eden Erdoğan, "Mesleki eğitimin yeniden ele alınması ve gençlerimiz için cazip hale getirilmesi şarttır."dedi.

- Ankara Zirvesi

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile Astana platformunun 5. zirvesini Ankara'da gerçekleştirdiklerini anımsatan Erdoğan, "Ankara Zirvesi'nde yaptığımız ikili ve üçlü görüşmelerde Suriye'deki insani ve siyasi krizin çözümü konusunda çok önemli kararlar aldık. Zirvenin en önemli kazanımlarından biri siyasi sürece yeni bir dinamizm kazandıracak olan Anayasa Komitesi üyelerinin onaylanmasıdır. Böylece komitenin oluşumundaki tüm pürüzler giderilmiştir. Bir diğer husus ise büyük bir göç dalgası potansiyelini de içinde barındıran İdlib'deki sıkıntılı durumun en azından bir parça rahatlamasını sağlayacak görüş birliğine varılmış olmasıdır." değerlendirmesinde bulundu. 

- "Suriye'de kendi planlarımızı devreye sokacağız"

"Suriye topraklarının dörtte birinden fazlasını işgal eden Fırat'ın doğusundaki bölücü terör örgütüyle ilgili endişelerimizin muhataplarımız tarafından da önemli ölçüde paylaşıldığını gördük." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu durum Amerika ile yürüttüğümüz güvenli bölge çalışmalarının bir an önce sonuçlanmasını özellikle güçlendirdi. Zirve sırasında ve sonrasında yaptığımız açıklamalarda ifade ettiğimiz gibi iki hafta içinde buradan bir sonuç çıkmazsa kendi hareket planlarımızı devreye sokacağız. Avrupa ülkelerinden hem İdlib hem Fırat'ın doğusu konusunda çok daha güçlü bir destek bekliyoruz. Artık laf bizi doyurmuyor. Laf ola beri gele yok, icraat bekliyoruz." ifadesini kullandı.

- "2 ile 3 milyon arasında sığınmacıyı iskan edebiliriz" 

Erdoğan, 3 milyon 600 bin mülteciyi Türkiye'de ağırladıklarını belirterek, "Dünyada bunun benzeri yok. Öyleyse Batı da bunun benzerini yapması lazım. Şayet İdlib'de sükuneti hızla sağlamazsak bu bölgede yaşayan 4 milyon insanın yükünü kaldıramayacağımızı açıkça söylüyoruz. Fırat'ın doğusunu güvenli hale getirmek suretiyle buraya güvenli bölgenin derinliğine bağlı olarak 2 ile 3 milyon arasında halen ülkemizde ve Avrupa'da yaşayan Suriyeli sığınmacıyı iskan edebiliriz." diye konuştu.

Her iki hususun Türkiye kadar Avrupa'yı da yakından ilgilendirdiğine işaret eden Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Türkiye'nin mücadelesine verilen desteğin samimiyeti ve boyutu bu sorunların çözümüne veya derinleşmesine yol açacaktır. Biz kendi sınır güvenliğimizi garantiye alma yanında özellikle Suriye'nin toprak bütünlüğü ve siyasi birliği temelinde bir çözüm için samimi çaba göstermekten asla vazgeçmedik. Buna karşılık bölgede etkinlik gösteren her ülkenin aynı tavır içinde olmadığı da bir gerçektir. Ülkemizin yaklaşımı böylesine insani ve çözüm odaklıyken hala önümüze külfet paylaşımından terör örgütlerine dirsek temaslarına kadar her konuda engeller çıkartılmasını kabul edemeyiz. Önümüzdeki aylarda yaşanacak gelişmeler, Suriye krizinin suhuletle mi çözüleceği, yoksa derinleşeceği mi hususunda belirleyici olacaktır."