Diploması e-devlet’ten silinen İmamoğlu için kaçınılmaz son! Sırada ne var?
Ekrem İmamoğlu’nun diploma kaydı geçen hafta cuma günü e-devlet veri tabanından tamamen silindi. Ama dün medyada yer aldı.
Artık lise mezunu.
Yasa dışı ve usulsüz olarak yatay geçiş yaptığı okuldan aldığı diplomanın hukuken geçersiz olduğunu en başından beri söylemiştik.
İlginçtir bu işlem, İstanbul Üniversitesi Yönetim Kurulu’nun 25 Mart 2025 tarihinde aldığı diploma iptal kararının üzerinden tam 50 gün geçtikten sonra yapılabildi.
Neden bu kadar gecikti?
Aylardır İstanbul Üniversitesi’nin içini yazıyorum. Bilenlere, bilmeyenlere. Orada nasıl bir çiftlik düzeni kurulduğunu, Üniversite üst yönetiminde cirit atan kriptoları, Ekrem İmamoğlu’nun avukatları ile al takke ver külah işi sürüncemede bıraktırmak için ellerinden geleni artlarına koymayanları.
Ne oluyor peki?
ERDOĞAN’IN TALİMATLARI BUHAR OLUP UÇUYOR MU YÖK?
YÖK yok hükmünde, Hükümet’in başında kavak yelleri. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan hangi biriyle uğraşsın.
23 Nisan 2025 tarihinde AK Parti MKYK toplantısında, Cumhurbaşkanı Erdoğan, diploma iptali meselesinde 5 üniversite rektörünün kamuoyuna açıklama yapması gerektiğini belirtmişti. Ancak bu talimat ne YÖK tarafından ne de üniversite rektörleri tarafından dikkate alındı.
Sonunda geçen Cuma iptal edilen diploma e-devlet’ten de silindi ama haberi dün düştü medyaya.
REKTÖR ZÜLFİKÂR’I MOTİVE EDEN AYAR
Asıl sorun yukarıda dediğim gibi bu işin neden bu kadar geciktiği.
İstanbul Üniversitesi Rektörü Osman Bülent Zülfikâr’ın yanında iki idare hukuku öğretim üyesi var. Biri Rektör Yardımcısı Cemil Kaya. Diğeri de Genel Sekreter Seyit Rasim Doru. Her ikisinin de cemaziyel evvellerini geçmiş yazılarımda (*) anlattım sizlere.
Bir tıp doktoru ve Onkolog olan Rektör Zülfikâr bu iki isme “teslim” olmuş durumda. Belki de bu teslimiyet karşılıklıdır, bilinmez. Zülfikâr’ın yapması gereken tek bir şey vardı. Üniversite yönetim kurulunun iptal kararını İşletme Fakültesi Dekanlığına tebligat olarak göndermesi. Bunun sebebi çok açık. Hukuksuzluk ve yasa dışı yatay geçiş İşletme Fakültesi’nde yapıldı da ondan. Dolayısıyla da diploma kaydının e-devlet’ten silinmesini kamu kurumlarından İşletme Fakültesi Dekanlığı isteyebilirdi.
Rektör Osman Bülent Zülfikâr bu tebligatı yapması gerektiğini aradan haftalar geçtikten sonra, 28 Nisan 2025’te İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Başkanlığınca Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen, kendisinin de katıldığı "Türkiye Yüz Yılında Türkiye'nin Göç Yönetimi Modeli" programında verilen ayar sonucu idrak etti.
Nasıl olduğunu sormayın, oldu bir şekilde işte.
Sonra İşletme Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Levent Şahin’i arayarak yapılması gerekeni sordu, öğrendi ve kararı tebliğ etti. Ardından da işlem tamamlandı ve Ekrem İmamoğlu ile birlikte diplomaları iptal edilen 27 kişinin e-devlet veri tabanından mezuniyet kaydı silindi.
BU İKİ İSME DİKKAT DEMEKTEN DİLİMİZDE TÜY BİTTİ
Ama dediğim gibi bu noktaya gelinmesinin sebebi Rektör Bülent Zülfikâr’ın Rektör Yardımcısı Cemil Kaya ile Genel Sekreter Seyit Rasim Doru’ya teslim olması. Kendisi diploma iptal sürecini hukuka uygun şekilde yürütmek için talimat vermiş ancak bu iki ismin liderliğindeki bir ekip talimatları uygulamada ağır davranmıştı. Baştan beri süreci uzatmak, Rektör’ün kafasını karıştırmak için ellerinden geleni yaptıkları da Üniversite koridorlarında en çok konuşulan konuların başında geliyor.
Genel Sekreter Seyit Rasim Doru, İstanbul Hukuk Fakültesi İdare Hukuku Anabilim Dalı’na KİŞİYE ÖZEL KADRO ile atandığı belirtilen bir isim.
Bunu nereden biliyoruz? Medyaradar’dan Ercan Öztürk’ün haberine göre 30 Aralık 2024 tarihinde Resmî Gazete de İstanbul Hukuk Fakültesi İdare Hukuku Anabilim Dalı’na iki doktor öğretim üyesi alımı ilanı yayınlandı. Hukuk Fakültesi İdare Hukuku Anabilim Başkanı Prof. Dr. Aydın Gülan, Araştırma Görevlisi Seyit Ahmet Doru ve Muhammed Geçgün için çıkarılan bu ilanın iptal edilmesi için dekanlığa bir yazı yazdı. Ancak her iki isim de bu bölüme geçtiler. İdare Hukuk Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Aydın Gülan isyan ediyor. Çünkü bu kişiye özel kadrolu Rasim Doru hakkında ''Bu kişi raporlu olmamasına rağmen üniversiteye gelmiyor. Sınavlara ve derslere katılmıyor' sözleriyle feryat ediyor.
Bunu size neden anlattım?
RASİM DORU BU YALANI SÖYLEDİ Mİ GERÇEKTEN?
Biliyorsunuz İstanbul Üniversitesi’nin içi, orada olan bitenler hakkında çok ayrıntılı bilgilere sahibim ve bu bilgi akışı da devam ediyor. Bunu Rasim Doru’ya önceki yazılarımda da ima etmiştim; şiirsever, sanatsever genç diyerek. Anladı o.
Fakat dün işittiklerim beni hakikaten dehşete düşürdü.
Rektör Osman Bülent Zülfikâr özellikle de önceki günkü “İstanbul Üniversitesi’ndeki Zülfikâr Hanedanı” başlıklı yazım (**) ve ondan önceki yazılarım nedeniyle hayli dertliymiş. Bu bilgilerin nasıl olup da bana geldiğini merak ediyormuş. Duyduğuma göre Rasim Doru, “İdare Hukuku anabilim Dalı Başkanı Aydın Gülan iletiyor efendim” demiş. Bu kuyruklu yalanı ispat etmesini istemiş doğal olarak Rektör Zülfikâr. Rasim Doru ikincisini de patlatmış hemen:
“Efendim ben Fuat Uğur’u telefonla aradım. O bana söyledi bilgileri Aydın Gülan’dan aldığını”
Pesss!
Ben bu yalancılığı bir yerden tanıyorum, siz de tanırsınız.
Oysa ne Aydın Gülan’ı tanıyorum ne de Rasim Doru’yu.
Rasim Doru bana telefon filan da etmedi üstelik.
Ama bu türden operatif davranış modelleri olanların en iyi yaptıkları şeylerdir bunlar. Düşman olarak gördüğü iki kişiyi birden itibarsızlaştırmak ya da birbirine düşürmek.
REKTÖR ZÜLFİKÂR ONLARA MECBUR DEĞİL
Artık bundan sonraki süreç belli.
Rektör nitelikli hukukçulardan görüş alarak çalışmalarını sürdürmek yerine nedense Kaya-Doru ikilisinin oyuncağı olmuş durumda. Bence Rektör Zülfikâr, diploma iptaliyle ilgili idari işlemin hukuki sonuç doğurmasını engelleyen, kamuoyunda Ekrem İmamoğlu’nun arkasında hizalanan siyasi ve hukukçu aktörlerin bu süreci siyasi araç haline getirmesine sebep olduğu anlaşılan Cemil Kaya ve Rasim Doru ile ilişkilerini yeniden gözden geçirmelidir
Üstelik sırada diploma iptali için GEREKÇELİ KARAR’ın yazılması varken. Gerekçeli Karar’ın yazımı Kaya-Doru ikilisine teslim edildiği takdirde İmamoğlu’nun avukatlarının elini güçlendirecek argümanlar sunacak şekilde bir yazım tekniği ortaya koyacaklarından endişe etmekteyim.
Dolayısıyla da Bülent Zülfikâr’ın güçlü ve sağlam hukukçularla çalışmasında fayda var. Şunu çok iyi biliyorum. Aldığım istihbaratlar o yönde. Rasim Doru’nun hedefindeki isim Prof. Dr. Aydın Gülan çok iyi bir idare hukukçusu. Bildiğim bir isim daha var misal. Donanımlı bir hukukçu; Prof. Dr. Melikşah Yasin…
Sonuçta Ekrem İmamoğlu’nun diploması e-devlet’ten silindi.
Sırada ne var peki?
Gidişat öyle gösteriyor ki yakında siyasetten de silinecek.
