HDP’nin oyununa gelmeyin

Bir şekilde bu tür oyunlarla Türk siyaseti içindeki yerlerini muhafaza ediyorlar. Seçimlerde kolkola girdikleri siyasi partileri, süreç ilerledikçe vatandaşın önüne atmaktan çekinmiyorlar.

Bugün de önlerinde İYİ Parti var.

Önce Sırrı Süreyya Önder, “Dün bize aracı gönderen, ‘Şurada kiminle çalışalım? Nasıl çalışalım? Şunu nasıl yapalım? ‘ diye fikrimizi merak eden bir siyasal parti, bugün bize koordinat biçemez. İYİ Parti’yi kastediyorum. Hatırları hoş olsun diye isim verecek değilim. Aracılar, isterlerse kendilerini ve konuşulanları açıklayabilirler” diye konuştu.

Sonra Mithat Sancar, Meral Akşener’in ‘memleket masası’ önerisini hedef alarak, “Derdiniz memleket masası değil de Saray’da oturacağınız bir masaysa bunun için muhalefeti alet etmeyin. Daha açık davranın” şeklinde eleştirdi.

Buraya bir not düşmeden geçemeyeceğim; İYİ Parti yetkililerinin bu iddiaları çok daha güçlü argümanlarla çürütmesi elzemdir. Şu ana kadar yapılan açıklamaların yetersizliği ortadadır.

Gelelim tekrar HDP’ye!

PKK terör örgütü ve terör olaylarına mesafe koymayan, terör örgütlerini ağız dolusu eleştiremeyen HDP’li isimler, bu tür siyasi manevralarla var olmaya çalışıyorlar.

Ancak, millet unutmaz!

HDP bugüne kadar Türkiye’nin aleyhine çalışan terör örgütlerinin tamamıyla işbirliği yaptı. FETÖ militanlarının Diyarbakır Büyükşehir Belediye binasının arka kapısından alındığını unutmadık daha…

************************************************************************

İstanbul’u yönetmeyi deneyin

Çok fazla konuşulmadı, arada kaynadı gitti…

Hizmetlerinden çok başka konularla gündeme gelmesine alıştığımız İstanbul Büyükşehir Belediyesi yeni bir skandala daha imza attı. Belediyenin basın sözcüsü Murat Ongun, Kağıthane-Kabataş ve Boğazköy-Bakırköy hattında bazı duraklardan ‘organize’ şekilde normalin üzerinde yolcu bindiğine dair tweet attı. Ongun buradaki hedefin; kalabalık görüntülerinin paylaşılarak Başkan İmamoğlu’nun gerekli tedbirleri almadığı algısı yaratmak olduğunu yazdı. İmamoğlu da, Ongun’a uyarak, “Eğer siyaset buysa lanet olsun siyasete” dedi ve suç duyurusunda bulundu.

Savcılık da işi gücü bıraktı, bu saçma iddiayı incelemek zorunda kaldı, çünkü ortada bir suç duyurusu vardı. Yapılan inceleme sonucunda, ki çok detaylı bir araştırma yapıldı, iddiaların tamamen uydurma olduğu ortaya çıktı. Çıkan sonuçları şimdi burada tek tek sıralamak istemiyorum.

Ya sıkılmadınız mı artık?

Bırakın bu tür atraksiyonları da İstanbul’a hizmet etmeye odaklanın! İnsanları kutuplaştırmanın, emekçileri haksız yere suçlamanın size kazandıracağı bir avantaj yok.

Hatırlatmak isterim tekrar!

Sayın Ekrem İmamoğlu, siz İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanısınız! Ha, başka kimliği hedefliyorsanız, mertçe çıkın ortaya ve ‘Ben bu olmak istiyorum’ diyerek haykırın!