Sivrisinek kabusu büyüyor! İşte en çok ürediği alanlar!

İstanbul yaz aylarının başından beri Asya Kaplan Sivrisineği'yle mücadele ediyor. Sivrisinek en çok saksıların suluklarında, kuş suluklarında oluyor.

Sivrisinek kabusu büyüyor! İşte en çok ürediği alanlar!

İstanbul'un sivrisinek üreme haritası çıkarıldı. Buna göre, İstanbul'da 193 bin aktif üreme noktası var. En çok üreme durgun sularda, saksılarının altına konan suluklarda, atık araç lastiklerinde ve mezarlarda bulunan kuş suluklarında oluyor.

Uzman Doktor Önder Yüksel Eryiğit, 'Durgun su diye tabir ettiğimiz alanların hepsi üreme kaynağı diyebiliriz ve maalesef bu üreme kaynağı olarak bahsettiğimiz alanların yüzde 80'ini insan eliyle oluşturulan alanlardır. Evimizdeki balkonumuzdaki çiçeklerin altındaki suluklar uygun sıcaklıkta üç günde, dört beş günde üreme kaynağı haline gelebilirler.' şeklinde bilgi verdi.

Dünyada ve Türkiye'de tehlikeli boyutlara ulaşan ve İstanbul'da sayıları artan Asya Kaplan Sivrisineği'ne karşı alınabilecek önlemler Hacettepe Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve İstanbul Sağlık ve Teknoloji Üniversitesi İşbirliği ile gerçekleştirilen kongrede ele alınıyor. Yerli ve yabancı çok sayıda bilim insanının katılımıyla düzenlenen "İstilacı Sivrisinekler Kongresi" nde İstanbul'un sivrisinek haritası açıklandı.

İBB Vektörlerle Mücadele Otomasyonu verilerine göre İstanbul'da tespit edilen 193 bin aktif sivrisinek üreme alanı var. En çok sivrisinek görülen ilçeler ise Beykoz, Sarıyer, Silivri Çatalca, Büyükçekmece, Şile, Ümraniye ilçeleri. Yine en çok sivrisinek üremesine etken alanlar ise durgun sular, çiçek saksılarının altına konulan suluklar, atık araç lastikleri, mezarlarda bulunan kuş sulukları ve süs havuzları olarak sıralanıyor. "İstilacı Sivrisinekler Kongresi"nde verileri paylaşan İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sağlık Daire Başkanı Uzman Doktor Önder Yüksel Eryiğit," Bizim şu anda reel olarak tespit ettiğimiz kaynak sayısı yaklaşık 193 bin.

Daha çok üreme kaynaklarımız kırsal diye tabir ettiğimiz, yani kendi alanında kırsalı olan ilçelerde üreme kaynakları daha çok fazla. İsim olarak bunu telaffuz etmek gerekirse Sarıyer, Beykoz, Ümraniye, Şile, Çatalca,Silivri, Büyükçekmece şeklinde söyleyebiliriz. Buralardaki üreme kaynakları yılın 12 ayı ve haftalık şekilde haftalık periyotlarla kontrol ediliyor. Eğer bu alanlarda larva görülürse biyolojik etkinlik testleri yapılmış ilaçlarla ilaçlama yapılmakta" dedi.

Eryiğit, "Durgun su diye tabir ettiğimiz alanların hepsi üreme kaynağı diyebiliriz ve maalesef bu üreme kaynağı olarak bahsettiğimiz alanların yüzde 80'ini insan eliyle oluşturulan alanlardır. Evimizdeki balkonumuzdaki çiçeklerin altındaki suluklar uygun sıcaklıkta üç günde, dört beş günde üreme kaynağı haline gelebilirler. Bu yüzden özellikle yaz aylarında sık periyotlarla maksimum beş günlük periyotlarla değiştirilmesi gerekir.

Bahçe içerisinde kontrol dışı bırakılmış süs havuzları, ikinci el lastikler, evin bahçesinde bırakılmış ikinci el lastikler. Yağmur sularıyla lastiklerin içerisinde kalan su birikintileri müthiş bir sivrisinek üreme alanı" diye konuştu. İkinci el lastiklerin depolanması ve saklanmasıyla ilgili yasal düzenleme yapılmasını gerektiğini belirtti.

İstanbul'da geniş bir alanı kaplayan mezarlıklara da dikkat çeken Eryiğit," Mezarlıklarda kuşlar su içsin diye suluklar vardır. Yine uygun sıcaklıkta, uygun ortamda bu sulukların içerisindeki sular, durgun sular çok kısa süre içerisinde üreme kaynağı haline gelirler.

Biz oralara yönelik de çalışmalara geçen yıl başladık. Ekiplerimiz belli periyotlarda oralarda larva üreyip üremediğini kontrol ediyorlar" dedi.