Konsolosluğa gelen 50 kilo et

Dizinin bir bölümünde Escobar, kamuoyunun çok yakından tanıdığı bir düşmanını öldürmek zorunda kalır ve öldürür. Sıra ceseti ortadan kaldırmaya gelmiştir. Escobar düşünür ve en temiz yolun ceseti yakmak olduğuna karar verir. Ancak bir sorun vardır. Yakma işlemi sırasında, insan eti olduğu için çevreye çok daha değişik bir koku yayılacaktır. Escobar bunun da çaresini bulur ve normal hayvan eti siparişi verir. Cesedi bu normal etle birlikte pişirir ve sorun ortadan kalkar.

Bu hikayeyi niye mi anlattım?

Biliyorsunuz ülkemizdeki Suudi Konsolosluğu’nda gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayeti işlendi. Bu cinayetle ilgili çok şey yazıldı, çizildi. Kaşıkçı’nın failleri bütün bilgi ve belgeleriyle ortaya konuldu. Ancak ceset hala ortada yok.

Kesildiği, parçalara ayrıldığı ve bir yere atıldığı da söylendi. Yakılıp yok edildiği de. Bütün bu söylenenler iddia olarak havada kaldı.

Peki, Kaşıkçı’nın öldürüldüğü günlerde Suudi Konsolosluğu’na 45-50 kilo et sipariş edildiğini biliyor muydunuz?

Yazıma neden Escobar hikayesiyle başladığımı şimdi anlayabildiniz mi?

**************************************************************************

FETÖ’nün siyasi ayağı

Özellikle 15 Temmuz işgal girişiminden sonra herkesin aklındaki soru bu. Çok da haksız bir soru değil. Böyle bir ihanetin arkasında siyasi akıl olmadan olmaz.

Peki, şu ana kadar elde bu konuyla ilgili ne var? Koca bir sıfır!

Diyorum ki, gelin bir yerden başlayalım!

Örneğin; 15 Temmuz günü, bakın öncesi veya sonrası demiyorum, yurt dışına çıkan siyasiler kimlerdir, bunların bir listesini çıkaralım. Neden yurtdışına gitmişler, o gün kimlerle irtibata geçmişler bunu bir öğrenelim. Çünkü, o gün bir siyasinin yurt dışına çıkmış olması basit gerekçelerle açıklanamaz.

Sizce de, bu yapılırsa elimizde sağlam bir materyal olmaz mı?