Yardımcısı korona olan Meral Akşener yaşadıklarını anlattı

20 yıldır evlerinde yardımcılık yapan çalışanın virüs testi pozitif çıkan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener “İlk aklıma gelen ailem oldu. Oğlum, eşim, onları düşündüm. " dedi. Testler yapıldı rahatladık. Çalışanımızın da durumu iyi” dedi.

Yardımcısı korona olan Meral Akşener yaşadıklarını anlattı

"Testler yapıldı rahatladık." diyen Akşener, yardımcısının dumunun da iyi olduğunu söyledi. 

İKİNCİ TESTE İHTİYAÇ DUYULMAYACAK GİBİ

Akşener, yardımcısının test sonucunu öğrendiği anda hissettiklerini, karantina günlerini, özlemlerini ve salgından sonraki ilk özgürlük gününde yapacaklarını Hürriyet’e anlattı:Yardımcısı korona olan Meral Akşener yaşadıklarını anlattı - Resim : 1

 “Yardımcımın COVID-19 olduğunu öğrendiğimde ilk aklıma gelen ailem oldu. Eğer bir bulaşı olduysa oğlum, eşim onları düşündüm. Torunumu uzun süredir telefon aracılığıyla görüyorum. Ondan yana içim rahat. Konu kendime gelince de, elbette bir tedirginlik yaşadım. Ne bir nefes eksik, ne bir nefes fazla. İman etmiş olsak da, insan tedirgin oluyor. Bilimin bile henüz net tanımadığı bir belayla karşı karşıyayız. Testler yapıldı, sonuç geldi, rahatladık. İkinci bir teste şimdilik ihtiyaç duyulmayacak gibi. Çalışanımın sağlık durumunu ilk anda itibaren takip ediyorum. Yıllardır evimizin bir parçasıdır. Hastalığı hafif seyrediyor. Durumu gayet iyi.

 Son iki haftadır yalnızca iki televizyon yayını için dışarı çıktım. Günün büyük bölümü evde bilgisayar başında çalışarak geçiyor. Salgınla ilgili kurul oluşturduk. Olumlu adımları takdir etmenin yanı sıra hükümete önerilerimiz de oluyor. Bir kısmının uygulanmasından da memnuniyet duyuyoruz.

Uzun zamandır bekleyen kitaplar vardı, okuyorum. Mutfakta da vakit geçiriyorum. Bir yandan bilimin ışığına inanırım, diğer yandan da maneviyatımızın ışığına.

 ÖZGÜRLÜĞÜN KIYMETİ

Salgın özgürlüğün, sağlığın, kendimize zaman ayırmanın kıymetini hatırlattı. Bu vakitler, herkesin şapkasını önüne koyma vaktidir. Sürecin sonunda yapmak istediğim ilk şey torunumu görmek, ardından deniz kenarında yürümek. Tabiat bize mesaj veriyor. Ve hayvanlar da tabiatın bir parçası, onları unutmayalım.”