Dost ülkelere çağrı: Artık KKTC'yi tanımalılar

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) Doğu Akdeniz'de Türkiye ve KKTC'nin haklarını görmezden gelerek sözde 5. parselde doğalgaz arama izni vermesiyle Doğu Akdeniz'de tansiyon bir kez daha yükseldi. Ankara, Rum kesimin adımına sert tepki gösterirken, konunun uzmanları da Rumların uluslararası hukuku bir kez daha çiğnediğini dile getiriyor.

"Geçerliliği yok"

Artvin Çoruh Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Sıtkı Bilgin, GKRY'nin provokatif adımlarını ve Papa'nın Rum kesimine ziyaretini Türkiye Gazetesi'ne değerlendirdi. Bilgin "Uluslararası hukuk bakımından Türkiye'nin kara suları uzunluğu ve Münhasır Ekonomik Bölgesi (MEB) bellidir. Doğu Akdeniz'de KKTC'nin de MEB ve karar suları hakkı vardır. Bölgede ayrıca Türkiye'nin Libya ile yaptığı MEB anlaşması söz konusu. Ancak Yunanistan ve Rum kesimi burada sürekli provokasyon yapmaya çalışıyor. Türkiye ve Yunanistan arasındaki kara suları meselesi Rusya ve ABD arasındaki küresel rekabetin bölgesel yansımaları olarak okunmalıdır. Yunanistan, ABD ve AB'nin arkasında olduğunu söylüyor. Bu çerçevede, Yunanistan ve Rum kesimi tahriklerini artıyor. 5. Parsel bölgesinde arama izni Türkiye'nin kara sularındadır" dedi.

Bilgin "KKTC'ye karşı Papa da AB gibi Rum merkezli, çifte standart dayalı ve ön yargıya dayalı bir yol izliyor. Papalık kurumuna da yakışmıyor. Dünyaya adalet ve barış mesajları veriyor. Ama bu yaklaşıma da uygun değil" diye konuştu.

"Kıbrıs meselesi varsa bu İngiltere yüzündendir" diyen Prof. Dr. Bilgin "2006 yılında açılan 1974 yılının belgelerini ilk inceleyen uzmanlardan biriyim. 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı'ndan sonra İngilizlerin kendi mahrem yazışmaları vardı. O dönemde İngiliz diplomatlar kendi aralarında yazışmalarında Kıbrıs meselesinde iki toplumu kastederek, 'artık ateş ve barut bir arada durmaz' ifadelerini kullanmışlardı. Bunlar, İngiliz arşivlerinde yazıyor" açıklamasını yaptı.

"Uygun bir adım olur"

Bilgin şunları söyledi: Türkiye artık, Kıbrıs'ta iki devletli çözüm için pratik adımlarını devreye sokuyor. KKTC'nin tanınması için çaba gösteriyor. İki devletli strateji çok isabetlidir. Günümüzdeki küresel siyasetine de uygun bir adımdır. Başta Azerbaycan ve Pakistan olmak üzere Türk Cumhuriyetleri de KKTC'yi resmen tanımak için artık adımlar atmalıdır.