Terör saldırısının ekonomiye yönelik spekülasyon planı nedir? İslam Memiş uyardı!

İstanbul Taksim İstiklal Caddesi'nde dün saat 16.20’de teröristlerin gerçekleştirdiği bombalı saldırıda hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, acılı ailelerine sabır, yaralılarımıza geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum.

Dün bombalı terör eyleminde hayatını kaybedenler arasında küçük bir kız çocuğu evladımız da vardı.

Teröristler, terörist seviciler ve destekçileri yine gerçek kahpe yüzünü göstermiş oldular.

Cuma günü sosyal medya hesaplarımdan, “Yarından itibaren operasyon çekerler” uyarım vardı.

Başladılar!

Neden mi?

Türkiye, 2022’de ekonomik krize rağmen dış politikada ciddi başarılara imza attı.

2022’de tüm dünya liderleri, yabancı turistler, yatırımcılar Türkiye’ye akın etti.

Türkiye, 2022’de sadece jeopolitik önemini, dış politikadaki başarısını göstemedi.

Türkiye, tam bağımsızlık ilanı ile yeni yatırımlara, devasa projelere, milli yatırımlara hız verdi.

Dünya, Türkiye’nin trasfer merkezi için ne kadar uygun bir ülke olduğunu görmüş oldu.

Türkiye son iki yıldır almış olduğu ekonomik darbelere rağmen 2023 hedefinden vazgeçmedi.

Kolay mı yüzde 85 enflasyon, 18,50’nin üzerinde bir dolar kuru, 20 yılın dibinde bir Euro; dünyadaki merkez bankaları faiz artırırken üç aydır TCMB’nin faiz indirmesi, yüzde 5’lik büyüme hedefi ile mücadele etmek?

Kolay mı dünya bin yıllık bir değişim sürecinden geçerken, toplumsal dengeleri sağlamak, sancılar ile zicirleri kırmak?

Kolay mı sınırlarınızdaki ve ülkenizdeki teröristleri temizleyecek, bölgede söz sahibi olacak ve milyonlarca sığınmacının olduğu ülkede dengeleri sağlayacaksınız?

Teröristlerin teslim oldukları görüntülerin yayınlandığı ve Türk Devletleri Teşkilatı’nın toplanma tarihlerine dikkat çekmek isterim.

Çarşamba, Perşembe, Cuma günleri.

Pazar günü de teröristler eylem gerçekleştirdi.

Burada iki mesaj var:

1- Teröristlere ve terör destekçilerine “biz burdayız, teslim olmayın” mesajı

2- Dünyaya da “biz eylemlerimize devam edebiliriz, bize destek olun” mesajı

Geçen hafta Türkiye’ye gelen İsveç’in yeni Başbakanı Ulf Kristersson, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a verdikleri tüm taahhütleri yerine getireceklerine dair söz vermişti.

İsveç Başbakanı’nın Türkiye ziyaretinden sonra terör örgütü PKK/YPG yandaşları sokağa çıkıp NATO anlaşmasının iptal edilmesi için gösteri yaptılar.

Yani, teröristler onları beslenyen devletlere de bir noktada “başınıza bela oluruz” mesajı veriyorlar.

Türkiye’nin ekonomisine zarar vermek için de şunlar hedefleniyor:

- Turizm sektörünü etkileyelim

- Havacılık sektörünü sekteye uğratalım

- Yatırımlarda sigortacılık, taşımacılık ve güvenlik sektörlerine darbe vuralım

- Büyüme hedefine ulaşamasınlar

- Korku ve kaos ile beyin göçünü hızlandıralım

- Dış politikada yeni gerginlikler inşa edelim; ittifaklar bozulsun, güvenlik zaafiyeti oluşsun, devletin gücü sorgulansın

- Türkiye’yi dünya basınında tekrar Ortadoğu gibi tanıtalım

- Yabancı yatırımcı gelmesin, kredi notları düşsün

- Türkiye terör operasyonlarına ara versin biraz toparlanalım

Hedeflenen bunlar ancak artık iş işten geçti.

Daha ağır darbe alacaklar, inlerinde kül olacaklar.

Şimdi taaruz sırası kurum ve kuruluşlarda!

Turizm Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı ve alt müdürlüklere çok büyük görevler düşüyor.

Terör eylemleri söz konusu olunca Türk Milleti kenetleniyor, onda sorun yok.

Ancak alınan tedbir ve kararlar, cevap hızı ve iletişim daha güçlü olmalı.

Özellikle İletişim Başkanlığı bu süreçte sosyal medya algısında ciddi çaba sarfetmeli.

Borsa ralli sürecindeyken, yeni teşvikler, yeni yapılandırmalar, yeni müjdeler açıklanacak, kredi muslukları açılacakken, düşüş için nakitte bekleyen milyonlar varken, Türkiye seçim sürecindeyken; milli ve yerli bir sisteme giriş yapacakken bu eylemlerin başlaması tevâfuk değildir.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın daha aktif sahada olması, vatandaşlar ile daha fazla temas kurması, kurum ve kuruluşlardaki değişimlere biraz daha hız vermesi, seçim için bekletilen startı daha erken vermesi önemli olacaktır.

Bu sefer olmaz, olmayacak, olmamalı.

Türkiye bu fırsatı kaçırmamalı.

Sosyal medyada ciddi bir algı operasyon süreci olacağını düşünüyorum.

Geçen yıl yaşadığımız sürecin aynısı.

Dolar 30-40 lira olacak, ekonomi çökecek, bittik vesaire.

Kesinlikle geçen yıl ki tuzağa düşmeyin!