Kendi aralarında nişanlananlar bu habere dikkat!

Çevresine 'nişanlıyız' diyerek yıllardır birlikte olduğu genç kızdan, 15 bin TL bedelli askerlik parasını aldıktan sonra başka bir kadınla evlenen genç mahkemelik oldu.

Kendi aralarında nişanlananlar bu habere dikkat!

Nişan merasimi yapmadan sözlü olarak nişanlanan ortaokul arkadaşları iki genç, uzun yıllar birlikte oldu. Bedelli askerlik yasası çıkınca damat adayı, sözlü olarak nişanlandığı genç kızdan 15 bin liralık bedelli askerlik ücretini istedi. Genç kız, eş dost ve akrabalarından 15 bin lirayı tedarik etti. Bundan sonra damat adayı, gelin adayına karşı davranışlarını değiştirdi. Gelin adayı genç kız, bir süre sonra nişanlısına ulaşmakta zorluk çekmeye başladı.

Dolandırıldığını anlayan genç kız, Aile Mahkemesi'ne başvurdu. Bedelli askerlik görevi biter bitmez bir başkası ile evlendiğini beyan eden genç kız davalıdan 15 bin TL askerlik bedelinin iadesini istedi. Davalının başka biri ile evlenerek ağır hayal kırıklığına uğramasına, psikolojisinin bozulmasına, insanlara ve evliliğe olan güveninin sarsılmasına ve çevresinde küçük düşmesine sebebiyet vermesi nedeniyle 25 bin TL manevi tazminat olmak üzere toplam 47 bin liralık tazminat davası açtı.

Davada son noktayı koyan Yargıtay, 'nişan' merasiminin detaylı tanımını yaparak, nişanın bozulmasında maddi ve manevi tazminat isteminde nişanın şekil ve şartlarının önemli olduğuna hükmetti. Yüksek Mahkeme, geleneksel anlamda "nişan merasimi" olmadan , nişanlıymış gibi gayri resmi şekilde birliktelikten doğan tazminat davalarının Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülmesi gerektiğine karar verdi.

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, emsal nitelikte bir karara imza attı. Nişanın; evlenme yaşına gelmiş kız ve erkeğin aileleri ile yakın dostları tarafından yörenin örf ve adetleri doğrultusunda evleneceklerine ilişkin bir çeşit söz verme olduğu hatırlatıldı. Nişanlanmanın bir aile hukuku sözleşmesi olduğunun vurgulandığı kararda; "Nişanın hukuken geçerli olması için belli bir rituel içinde yapılmış olması, nişanın duyurulması(ilan edilmesi) ve aile bireylerinin şahitliği çerçevesinde yapılması gerekmektedir. Taraflar arasında geleneksel anlamda nişan merasimi bulunmamaktadır.Somut olayda; taraflar gayri resmi şekilde bir araya gelmiş olup, bu durumda nişandan ve yasal olarak korunması gereken bir birliktelikten söz edilmesi mümkün değildir. Dosya kapsamından tarafların nişanlanmadıkları anlaşıldığına göre, taraflar arasındaki ilişkinin aile hukuku prensiplerine göre değil, borçlar hukuku kurallarına, özellikle de haksız eyleme ilişkin hükümlere göre değerlendirilmesi gerekmektedir. Kararın oy birliği ile bozulmasına hükmedilmiştir" ifadeleri yer aldı.