Yavuz gemisi, Doğu Akdeniz'de sondaja başladı

Altıncı nesil ultra derin deniz sondaj gemisi Yavuz, KKTC tarafından verilen ruhsat sahasında ilk sondaja başladı. Bölgede bulunan Enerji Bakanı Fatih Dönmez, bin 710 metre civarında bir sondaj derinliğine ulaşıldığını açıkladı

Yavuz gemisi, Doğu Akdeniz'de sondaja başladı

Bölgedeki sondaj çalışmalarını yerinde incelemek üzere Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne (KKTC) giden Bakan Fatih Dönmez, KKTC Başbakanı Ersin Tatar ve KKTC Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy ile açıklamalarda bulundu.

Yavuz sondaj gemisinin filoya en son katılan gemilerden biri olduğunu söyleyen Dönmez, Fatih sondaj gemisinin de adanın batısında çalışmalarını sürdürdüğünü söyledi.

Yavuz sondaj gemisinin Karpaz-1 kuyusunda sondaj çalışmalarına başladığını ifade eden Dönmez, “Bugün itibarıyla bin 710 metre civarında bir sondaj derinliğine ulaşmış durumdayız. Burada yaklaşık 2,5-3 aylık bir program söz konusu olacak. Öyle ümit ediyoruz ki hedef noktaya ulaştığımızda inşallah burada doğal gaz varlığına da ulaşmış olacağız." diye konuştu.

- Sloganımız "Varsa bulacağız"

Yavuz gemisi, Doğu Akdeniz'de sondaja başladı - Resim : 1

Bakan Dönmez, "varsa bulacağız" sloganıyla çalışmalarını sürdürdüklerini vurgulayarak, "Bu noktada varsa (petrol-doğal gaz) bunun da en kısa sürede keşfini gerçekleştirmiş olacağız. Barbaros Hayrettin Paşa sismik araştırma gemimiz de KKTC’den almış olduğumuz ruhsat bölgelerinde ve adanın güneyinde Türkiye Cumhuriyeti Petrol İşleri Genel Müdürlüğünün kendisine vermiş olduğu ruhsat bölgelerinde sismik araştırmalarına devam ediyor. Ağustos ayı içerisinde ikinci sismik gemimiz MTA Oruç Reis gemisini de Akdeniz’e göndereceğiz. Böylece iki sismik gemisi, iki sondaj gemisiyle Akdeniz’de bu çalışmaları sonuna kadar yapacağız.”

- "Bu operasyonları yapabilen 5-6 ülkeden birisiyiz"

KKTC’de yaşayan Türklerin hak ve menfaatlerinin sonuna kadar arkasında olduklarını belirten Dönmez, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin (GKRY) bir oldubittiye getirerek tek taraflı ilan ettiği hukuksuz yetki alanlarını tanımadıklarını söyledi.

Dönmez, geçen ay KKTC hükümetinin, adanın doğal kaynaklarının ortak komite kurularak birlikte değerlendirilmesine ve hakkaniyet ölçüleri içerisinde adil şekilde paylaşılmasına ilişkin bir teklif sunduğunu hatırlattı.

Bu teklifi hükümet olarak desteklediklerini ifade ettiklerini anımsatan Dönmez, şöyle devam etti:

"Maalesef GKRY bu teklifi reddetti. Bu ciddi teklifi yeniden değerlendirmek suretiyle sonuç almak üzere tarafların bir araya gelmesinin, her iki tarafın da menfaatine olacağını bir kez daha ifade etmek istiyorum. Garantör ülkeler olarak gerektiğinde bu toplantılara destek vermeye hazır olduğumuzu da bir kez daha huzurlarınızda ifade etmek istiyorum. İnşallah buradan yakın bir süre içerisinde müjdeli haberler veririz ama tabi bu arama işi riskli bir iş, bilinmezleri çok. Bu bilinmezleri azaltmak için teknolojinin son imkanlarını burada kullanıyoruz. Şu anda güvertesinde bulunduğumuz bu sondaj gemisi dünya çapında 15-16 gemiden birisi. Bu operasyonları yapabilen 5-6 ülkeden birisi durumundayız. Türkiye Petrolleri bu sondajlarla önemli bir tecrübe ve birikim de kazanmış oluyor. Ağırlıklı Türk personelle bu işlemleri yerine getiriyoruz ve inşallah en kısa süre içerisinde burada gördüğünüz personelin tamamı belki Türk vatandaşlarından oluşacak hale gelmiş olacak.”

 - “Yüksek maliyetli çalışmaların sürdürülmesi kolay değil”

KKTC Başbakanı Tatar da Türkiye’nin kararlı duruşunun Doğu Akdeniz’de hak ve çıkarların korunması açısından çok önemli olduğunu belirtti.

Gemideki mürettebatı ve mühendisleri, hidrokarbon bulma çalışmaları kapsamında yaptıkları önemli çalışmalardan dolayı tebrik ettiğini ifade eden Tatar, “Türk hükümetine bir kez daha teşekkürlerimizi ifade etmek istiyoruz çünkü Doğu Akdeniz’de hak ve çıkarlarımızın korunması bakımından, bu zenginliklerde Kıbrıs Türklerinin de haklarını savunabilmek ve başarılı çalışmalar içerisinde bulunmak için oldukça yüksek maliyetli çalışmaların sürdürülmesi kolay bir olay değildir.” dedi.

Tatar, bölgede önemli bir zenginliğin olduğunun tahmin edildiğini ve bu zenginliklerden hem Türkiye hem de KKTC’nin paylarını alması gerektiğini kaydetti.