Milyonlarca yıl önce doğal seleksiyon sonucu ortadan kalkan o canlı türü hakkında yapılan araştırmalar sonucunda ortaya çıkan yeni detaylar şaşkınlığa neden oldu. Tam 150 yıllık doğa kuralını paramparça etmişler. İşte araştırma hakkındaki detaylar.
150 YILLIK BİR PRENSİP
Biyolojide Bergmann Kuralı, bir hayvanın vücut boyutunu dış çevreyle ilişkilendiren 150 yıllık bir prensiptir. İlk kez 1847'de Alman biyolog Carl Bergmann, soğuk iklimlerdeki hayvanların, sıcak iklimlerdeki yakın akrabalarına göre daha büyük vücut boyutlarına sahip olmasının beklendiğini fark ederek tanımladı. Örneğin, kutup ayıları genellikle ortalama Amerikan kara ayısının üç katından daha ağırdır.
Ancak Alaska Fairbanks Üniversitesi ve Birleşik Krallık'taki Reading Üniversitesi'nin yeni araştırmaları bu kuralın sorgulanmasına neden oldu.
EVRİMİN FARKLI BOYUTLARI
UAF yüksek lisans öğrencisi ve çalışmanın baş yazarı Lauren Wilson, yaptığı açıklamada, "Çalışmamız, dinozorlarda ve memelilerde farklı vücut boyutlarının evriminin yalnızca enlem veya sıcaklığın bir fonksiyonuna indirgenemeyeceğini gösteriyor." dedi.
VÜCUT BÜYÜKLÜĞÜ
Nature Communications dergisinde yayınlanan çalışmada Wilson ve meslektaşları, vücut büyüklüğü ile iklim arasındaki ilişkinin tarih öncesi hayvanlar için hala geçerli olup olmadığını belirlemek için fosil kayıtlarını incelediler. Wilson, "Bergmann kuralının yalnızca homeotermik hayvanların bir alt kümesine (sabit vücut sıcaklıklarını koruyanlar) ve yalnızca sıcaklığı düşündüğünüzde, diğer tüm iklim değişkenlerini göz ardı ederek uygulanabileceğini bulduk." dedi. "Bu, Bergmann'ın 'kuralının' kuraldan çok istisna olduğunu gösteriyor."
KAYDA DEĞER ARTIŞ
Veri seti, Alaska'nın Prince Creek Formasyonu'nda bulunan, bilim tarafından bilinen en kuzeydeki dinozorları içeriyordu. Yine de, bu hayvanların katlanmak zorunda kaldığı dondurucu sıcaklıklara ve kar yağışına rağmen araştırmacılar, daha ılıman akrabalarıyla karşılaştırıldığında vücut boyutunda kayda değer bir artış bulamadılar.
BİLİMSEL KURALLAR
Araştırmacılar, bu bulguların, günümüzün bilimsel kurallarını ve hipotezlerini test etmek için fosil kayıtlarının neden kullanılması gerektiğine dair iyi bir örnek olduğunu söyledi. Reading Üniversitesi'nde doktora sonrası araştırmacı ve kitabın diğer başyazarı Jacob Gardner, "Fosil kayıtları, tamamen farklı ekosistemlere ve iklim koşullarına açılan bir pencere sunarak, bu ekolojik kuralların uygulanabilirliğini tamamen yeni bir şekilde değerlendirmemize olanak tanıyor." kağıt, bir açıklamada söyledi.
EVRİMSEL KÖKENLER
Alaska Üniversitesi Kuzey Müzesi müdürü ve çalışmanın diğer yazarlarından Patrick Druckenmiller şunları ekledi: "Evrimsel kökenlerini göz ardı ederseniz modern ekosistemleri anlayamazsınız. İşlerin nasıl yürüdüğünü anlamak için geçmişe bakmalısınız. bugünkü haline geldi."