Ölen hastanın son isteğini yerine getirdikten sonra, koronaya yakalandı

Antalya'da Covid-19 yoğun bakım servisinde görevli hemşire Semiha Kurt, yoğun bakımda tedavi gördükten sonra hayatını kaybeden Fikriye Uyandırmış'ın son isteğini yerine getirdi. Uyandırmış'a portakal getiren hemşire, ardından korona virüse yakalandı.

Ölen hastanın son isteğini yerine getirdikten sonra, koronaya yakalandı

Antalya'da Covid-19 yoğun bakım servisinde görevli hemşire Semiha Kurt, yoğun bakımda tedavi gören Fikriye Uyandırmış'ın (78) saat 02.30'da istediği portakalı, eliyle hastaya yedirdi.

Kısa süre sonra kendisi de koronavirüse yakalanan Kurt, hastanın hayatını kaybettiğini, son isteği portakalın ise hayatta en çok sevdiği şey olduğunu öğrendi.

Kendisinden portakal istedi

Pandemiyle birlikte evinden ayrılıp otelde kalmaya başlayan Kurt, 2 çocuğundan ayrı kaldığı süreçte zor günler yaşadı. Mart ayında nöbette olduğu bir gece saat 02.30'da yoğun bakımda tedavi gören Antalya'nın ilk koronavirüs vakalarından biri olan Fikriye Uyandırmış, Hemşire Kurt'tan, en sevdiği şeyi yani portakal istedi.

Hayatını kaybetti

Kurt, hastane yemekhanesinden bulduğu portakalı Uyandırmış'a eliyle yedirdi ve iyileşeceğini söyleyerek moral verdi. Hemşire Kurt'un kısa süre sonra koronavirüs testi pozitif çıktı ve solunum sıkıntısı nedeniyle çalıştığı hastanedeki Covid- 19 servisinde tedaviye alındı. Bu sırada yoğun bakımda bilinci kapalı şekilde tedavisine devam edilen Uyandırmış ise, bir süre sonra hayatını kaybetti. 20 gün süren tedavisi tamamlanan hemşire, görevinin başına dönerek, hastaları için mücadeleye kaldığı yerden devam etti.

"Nefes alamıyorum, kurtarın bizi hemşire hanım' diyen hastalarımızla birlikte ağladığım zamanlar oldu"

Yoğun bakımda çok zorlandıklarını ve vatandaşların tedbirlere uyarak kendilerine yardımcı olmasını isteyen hemşire Semiha Kurt, “Mart ayından bu yana yoğun bakımda çok zorlu şartlar altında çalışıyoruz. Çok duygusal zamanlar yaşadığımız da oluyor. Psikolojik ve fiziksel olarak çok yıprandık. Hasta kapasitesi olarak çok yoğun günler yaşadık. Kronik hastalığı olan veya fiziksel olarak zayıf ve hastalığı olmayan, dinamik, sağlığı yerinde olan genç hastalarımız da oldu. Çok zor bir süreçti ve hayatını kaybeden hastalarımıza hepimiz çok üzüldük. Gözümüzün içine bakarak, 'Nefes alamıyorum, kurtarın bizi hemşire hanım' diyen hastalarımızla birlikte ağladığım zamanlar oldu" dedi.

"Çocuklarımla o süreçte komşularım ilgilendi"

Koronavirüse yakalandığını söyleyen Kurt, “Mart ayında hastanede çalışanlar arasında koronavirüse yakalanan ikinci kişiyim. Hastalığı atlatana kadar çok zor bir süreç geçirdim. Solunum sıkıntısı yaşadım, ağrılarım oldu, hatta yatamadığım için oturarak uyuduğum oldu ama tüm ekip arkadaşlarım bana destek oldu. Hastalığın ortaya çıkmasıyla birlikte çocuklarıma bulaşsın istemediğim için direkt otele yerleştim. Çocuklarıma sarılmayı geçtim, evime gidemedim. Çocuklarımla o süreçte komşularım ilgilendi" diye konuştu.

"Portakal istedi, ardından vefat etti"

Bazı hastalarıyla kurduğu diyalogların kendisini çok üzdüğünü anlatan Kurt, “Çok üzücü ama benim aklımda yer eden bir olay yaşadım. İlk vakalarımızdan biri olan 78 yaşındaki Fikriye Teyzemiz vardı. Gece 02.30 gibi beni çağırarak portakal istediğini söyledi. Biz de hastane yemekhanesini arayarak portakalı bulduk. Portakalı elimle yedirip kendisine moral vermeye çalıştım. 'İyileşeceksin, güçlü olman lazım' diyerek, onunla konuştum. Fikriye Teyze kısa süre sonra vefat etti. Sonrasında yakınlarından öğrendim ki hayatta en çok sevdiği şey portakalmış. İnanılmaz etkilendim, hala anlattıkça gözlerim doluyor. Teyzenin son arzusunu yerine getirmiş oldum çok mutluyum" dedi.