Avrupa'da marketlerde satılan ve doğaya zararlı olduğu tespit edilen bir ürünle ilgili harekete geçirildi. Ürünün marketlerden toplanarak satışının yasaklanması bekleniyor.
Türkiye'de de konuya ilişkin hamle olduğu ve marketlerden toplatılarak satışının yasaklanacağı öne sürüldü.
DOĞADA KOLAY ŞEKİLDE ÇÖZÜLMÜYOR
Gerekçe olarak ise doğada kolayca çözülememesi olarak ifade edildi.
Sözcü'nün haberine göre, ıslak mendil kısıtlaması Türkiye'de de başlayacak. Ticaret Bakanlığı tarafından bu konuda yeni bir düzenleme yapıldığı öne sürüldü.
Ticaret Bakanlığı'nın benzer bir çalışma üzerinde hazırlıklar yürüttüğü ve üretici firmalar ile temas halinde olduğu ifade edilirken, yapılan araştırmalara göre dünyanın en fazla ıslak mendil bazlı ürün tüketen ülkeleri arasında Türkiye üst sıralarda yer almakta.
EV İÇİ TESİSATLARI DA TIKIYOR
Bu tür mendillerin kullanımının ülke genelindeki kanalizasyon sistemlerine de ağır yük bindirdiğine dikkat çeken uzmanlar, ev içi tesisatlarda meydana gelen tıkanıklıklarının yarısının doğada çözünmeyen ıslak mendillerden kaynaklandığını aktarılıyor.
Avrupa ülkelerinde peş peşe yürürlüğe giren kısıtlamalar ile market zincirleri ve üretici firmalara 1 Ocak 2026 tarihine kadar süre tanınırken, söz konusu çalışmayı dünyanın birçok ülkesinin takip etmesi bekleniyor.
Gelecek yıl Türkiye'de yapılacak ve 197 ülkenin katılacağı İklim Zirvesi COP31 sırasında bu tür adımların tüm ülkeler tarafından devreye alınması talep edilecek.
İŞTE ISLAK MENDİLLERİN DOĞAYA ZARARI
İçerdikleri plastik (polietilen, polipropilen, polyester) nedeniyle 100-500 yıl arasında doğada yok olmuyor.
Her yıl dünya çapında milyarlarca ıslak mendil çöpe atılıyor, çoğu denizlere ve okyanuslara ulaşıyor.
Kanalizasyonları ve rögarları tıkıyor, “fatberg” denen dev yağ-mendil birikintileri oluşturuyor (Londra’da 130 tonluk fatberg örneği var).
Deniz canlıları (balık, kaplumbağa, kuş) bunları plastik poşet sanıp yiyor, sindirim sistemleri tıkanıp ölüyorlar.
İçindeki mikroplastikler balıklar tarafından yutuluyor, sonra insan besin zincirine geri dönüyor.
Parfümler, alkol, koruyucu maddeler (paraben, phenoxyethanol, bronopol) su kaynaklarını kirletiyor.
Biyobozunur olduğu iddia edilenler bile gerçekte çok yavaş parçalanıyor, çoğu %100 plastik içeriyor.
Tuvalete atılanlar kanalizasyonda çözülmüyor, pompa ve filtre sistemlerini bozuyor.
Sahil ve nehir kenarlarında biriken mendiller görsel kirlilik yaratıyor.
Yakıldığında toksik gazlar (dioksin, furan) salıyor, havayı zehirliyor.
İçindeki kimyasallar toprağa karışıp bitki ve mikroorganizma hayatını olumsuz etkiliyor.
Üretiminde büyük miktarda su ve enerji harcanıyor (karbon ayak izi yüksek).
Selüloz + plastik karışımı olduğu için geri dönüşümü neredeyse imkânsız.
Deniz tabanında biriken mendiller mercanları ve deniz çayırlarını boğuyor.
Kuşlar yuvalarına mendil parçaları taşıyor, yavruları plastikle sarılıp ölüyor.
İçindeki quaternary ammonium bileşikleri (quat) sucul canlılarda üreme bozukluğuna yol açıyor.
İngiltere’de kanalizasyon tıkanıklıklarının %93’ü ıslak mendilden kaynaklanıyor (resmi rakam).