Korona testinizin doğruluğunu nasıl anlarsınız?
Bilim Kurulu Üyesi profesörler halk arasında ve ünlü camiasında bahsedilen koronavirüs testlerinin yanıltıcı sonuçlarına cevap verdiler. Bilim insanları koronavirüsü tespit eden PCR testinin en doğru test olduğunu ve yaklaşık yüzde 60 kesin sonuç verdiğini ifade ettiler.
Birçok insandan sonra ABD’li ünlü iş insanı Elon Musk’un bir günde 4 test yaptırıp ikisi negatif ikisi pozitif çıkınca da ‘Bir şeyler dönüyor’ yönündeki açıklamasını değerlendiren uzmanlar, “Hiç bir test yüzde yüz doğru sonuç vermez. Önemli olan semptomdur. PCR koronavirüste en güçlü tanı yöntemidir. Düzmece bir durum varsa insanlar neden ölüyor?” dedi.
Prof. Dr. Fehmi Tabak, "Temas öyküsü, semptomları ve akciğer tomografi bulguları teşhis açısından çok önemli. Şu an için aktif hastanın yüzde 60'ının PCR testi pozitif" diye konuştu.
Kovid-19 testlerinin güvenilirliği geçtiğimiz günlerde milyarder iş insanı Elon Musk’ın sözleriyle yeniden gündeme geldi.
Musk, “Oldukça düzmece bir şeyler dönüyor. Bugün dört kez korona testine girdim. İki testin sonucu negatif, diğer iki testin sonucu ise pozitif çıktı.Aynı makine, aynı test, aynı hemşire. ABD’nin hızlı antijen testi” açıklaması kafaları karıştırırken, uzmanlar ise Musk’ın sözlerine şüpheyle yaklaştı.
Prof.Dr.Tevfik Özlü (Bilim Kurulu Üyesi); ”Şayet Elon Musk’ın ima ettiği gibi testler ve hastalık sözüm ona uydurulmuşsa insanlar neden ölüyor. Akciğer tomografisine bakıp oluşan tahribatı açıkça görüyoruz.
Birilerinin iddia ettiği gibi hayal mahsulü bir durum yok. Hiç bir test yüzde 100 doğru veya isabetli sonuç vermeyebilir. Musk’a hangi klinikte, hangi ürün kitiyle, kimler tarafından test yapıldığı önemli.
Test sonucunun farklı çıkması üzerinden salgın veya Kovid-19 olmadığı, uydurulduğu sonucu çıkarmak akıl alır gibi değil. 39 derece ateşi olan, tomografide ciğerleri iflas etmiş hastaları yaşatmaya çalışıyoruz.
PCR nasıl alındığı çok önemli. Kandan antikor ve antijen testleri ile sürüntü testi dediğimiz PCR’ı kullanıyoruz. PCR çok hassas bir test. Doğru uygulama ve kit ile yüzde 90 hatasız sonuç alınır.
Hastalığın ilk devresinde üst solunum yolundan örnek aldığınızda pozitiflik oranı yüksek çıkar. Virüs alt solunum yoluna indiğinde test sonucu negatif çıkabiliyor ancak bu durum hasta olunmadığı anlamı taşımıyor.”
Haluk Eraksoy (İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı); “Önemli olan hastanın klinik belirtileridir.
Tek başına test sonucuna bakarak hasta muamelesi yapmıyoruz. PCR testinin en önemli özelliği bir kişinin bulaştırıcı olup olmadığını anlamamıza yardımcı olmasıdır.
Testin doğruluk payı yüzde 70 seviyesindedir. Hastalık belirtisi olanları, test sonuçları negatif olsa da hasta kabul ediyoruz. Aynı laboratuvar koşullarında, aynı test kiti ve sağlık personeli tarafından alınan örneğin 4 farklı sonuç vermesi imkansız.”
Prof.Dr.Fehmi Tabak (İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı) “Kovid-19 için kandan bakılan antikor ve antijen testleri ile sürüntü dediğimiz PCR yöntemi kullanıyoruz.
PCR testinde hastalığın evresi ve sürüntünün doğru alınması çok önemli. PCR’ın doğruluk oranı yüzde 60-70 arasında ancak sadece test sonucuna göre hasta değerlendirmesi yapmıyoruz.
Hastanın temas öyküsü, semptomları ve akciğer tomografi bulguları teşhis açısından çok önemli.
Öte yandan Sağlık Bakanlığı’nın, koronavirüs nedeniyle evde kalma sürecinde vatandaşların ve görevi başındaki sağlık personelinin yaşayabilecekleri psikolojik sorunlara yönelik kurduğu Psikososyal Destek Hattı’na bugüne kadar 38 bin 266’sı sağlık çalışanı olmak üzere toplam 177 bin 998 başvuru yapıldı.
Kovid-19 ile mücadelede, alınan tedbirler kapsamında evde kalan vatandaşların ve görevi başındaki sağlık çalışanlarının yaşadıkları sorunların çözümüne katkı sunmak amacıyla bakanlık tarafından nisan ayında 81 ilde psikososyal destek hattı kurulmuştu.
Destek hattında alanında uzman psikolog, sosyal çalışmacı ve çocuk gelişimcilerden oluşan ekipler, vatandaşlara ve sağlık çalışanlara yardımcı olmuştu.
Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre, nisan ayında hayata geçen, “Psikososyal Destek Danışma Hatları”na bugüne kadar 139 bin 732’si vatandaş, 38 bin 266’sı sağlık çalışanı olmak üzere toplam 177 bin 998 başvuru yapıldı.
Pandemi sürecinde ayrıca 13 bin 775 gebeye, bin 987 yaşlı bireye, 2 bin 70 yaşlı bireyin bakım verenine, 985 engelli bireye, bin 183 engelli bireyin bakım verenine ve bin 690 diğer dezavantajlı gruplar olmak üzere toplam 21 bin 453 bireye psikososyal destek hizmeti verildi.
