CHP Sözcüsü Öztrak: VIP'siz, torpilsiz aşı programı istiyoruz

CHP Sözcüsü Faik Öztrak, MYK toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. Öztrak, "Türkiye'de herkesin terörle arasına mesafe koymasını bekleriz" dedi, aşı programı hakkında ise, "Biz de, milletimiz de bir an önce somut bir aşı tedarik planını bekliyoruz" ifadelerini kullandı.

CHP Sözcüsü Öztrak: VIP'siz, torpilsiz aşı programı istiyoruz

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, "Salgın verilerinde olduğu gibi, aşı tedarik sürecinde de karartma uygulanıyor. Gerçekler milletten saklanıyor." dedi.

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplandı.

Toplantıya ilişkin açıklamada bulunan Öztrak, Hakkari'de teröristlerce döşenen el yapımı patlayıcının infilak etmesiyle yaralanan ve tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Piyade Er Selim Gedik'e rahmet, millete ve ailesine sabır diledi.

Gine Körfezi'nde korsanlar tarafından kaçırılan gemi mürettebatının ailelerine sağ salim kavuşmalarını temenni eden Öztrak, dün vefatlarının yıl dönümü olan eski Dışişleri Bakanı İsmail Cem'e, Diyarbakır'da 20 yıl önce terör örgütü tarafından şehit edilen Emniyet Müdürü Ali Gaffar Okkan'a, 28 yıl önce bombalı saldırıda öldürülen gazeteci yazar Uğur Mumcu'ya rahmet diledi.

Salgın süreci aşı tedariki

Öztrak, MYK gündeminde salgın süreci ve aşı tedariki ile ülkedeki ekonomik durum konularının yer aldığını söyledi.

Hükümetin aşı tedarikini eleştiren Öztrak, "Ocak ayı sonundayız. Bugün gelenlerle gele gele 9,5 milyon doz aşı geldi. Ne söylenen takvimi tutturabildiler ne de aşı sayılarını. 'Nasip, beklenti' gibi sözcüklerin arkasına sığınan sarayın kibirlisi, millete kesin bir aşı takvimi veremiyor." diye konuştu.

"Çin'deki aşı firmasıyla imzalanan bir sözleşme varsa neden bu aşıların tedariki gecikiyor? Bu belirsizliğin sebebi nedir? Biontec-Pfizer aşıları ne zaman gelecek?" sorularını yönelten Öztrak, bunların nedeninin millete açıklanması gerektiğini vurguladı.

Aşılara ödenen paraları da milletin bilmesi gerektiğini dile getiren Öztrak, şöyle devam etti:

"Salgın verilerinde olduğu gibi, aşı tedarik sürecinde de karartma uygulanıyor. Gerçekler milletten saklanıyor. Ülkeyi yönetme kapasitesini tamamen yitiren, ülkeye acemi şoförler gibi patinaj yaptıran, milleti zor gününde yapayalnız bırakan saray, aşıda da adaleti yok etti. Bir kural varsa uygulanmak için vardır. Eğer gelen ilk aşı sağlık çalışanlarına ve 80 yaş üstüne yapılacaksa, bunu uygulanmak zorundasınız. AK Parti'nin MKYK üyelerinden, Belediye Meclis üyelerine kadar, bu kriteri taşımayanlar aşılanmaya başladıysa, üniversite hastanelerinde torpilli aşı listeleri ayyuka çıkmışsa, milletin aşı sırasına kaynak yapan yapanaysa ne oldu bu aşı adaleti?

Millet kendini sahipsiz hissediyor. Biz de, milletimiz de bir an önce somut bir aşı tedarik planını bekliyoruz. Somut, VIP'siz, torpilsiz bir aşılama programının uygulandığını artık görmek istiyoruz. Meydana gelecek her sapmanın, her uygulama hatasının sorumlusu Erdoğan'dır. Bu hesabın saray tarafından verilmesini bekliyoruz."

İrfan Fidan'ın Anayasa Mahkemesi Üyeliğine atama sürecini eleştiren Öztrak, Anayasa'nın, Cumhurbaşkanı'na, "Anayasa Mahkemesine üye seçeceksen, bunların üçünü Yargıtayın gösterdiği üyeler arasından seçeceksin" dediğini, buna rağmen Cumhurbaşkanı'nın Fidan'ı önce Yargıtay üyeliğine atadığını, sonra Yargıtay'ın yapacağı seçimleri, Fidan'ın ataması yapılana kadar beklettiğini ileri sürdü.

Öztrak, "(Fidan'ı) Yargıtay üyelerine talimatla Anayasa Mahkemesine aday gösterilecek üyeler arasına seçtiriyor. Sonra da kör gözün parmağına, Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçiyor. Cumhurbaşkanı koskoca Yargıtayı kendi emellerine alet etmiştir. Buna cüret etmiştir. Bu atama açıkça şunu göstermektedir, saray yönetimi liyakate değil, sadakate bakmaktadır." görüşünü savundu.

"Millet salgında hükümeti yanında göremedi"

Öztrak, Tekirdağ'da AK Parti il başkanının, Süleymanpaşa'daki Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencilerinin evlerine, karne ve takdirnamelerini götürdüğünü, karne dağıtımını partisinin seçim müzikleri eşliğinde, videosunu çekerek paylaştığını öne sürdü.

"Bu öğrencilerin karne ve takdirnamelerini AK Parti il başkanının eline kim verdi? AK Parti il başkanı, çocuklarımızın kişisel verilerine, bilgilerine nasıl ulaştı?" sorularını yönelten Öztrak, bunun ciddi bir suç olduğunu savundu.

Öztrak, "Anlaşılan AK Parti il başkanı karneleri lise müdüründen almış. Devlet memuru olan lise müdürü, bir öğrencinin karnesini ve adresini, yani küçücük çocuklarımızın kişisel bilgilerini hangi yetkisine dayanarak bir siyasi partinin il başkanına veriyor?" diye sordu.

Milletin salgında hükümeti yanında göremediğini öne süren Öztrak, dünyada hükümetlerin esnafına, çiftçisine, besicisine, işçisine, KOBİ'sine, tüm vatandaşlarına salgında kazanamadıkları para için bütçeden karşılıksız destek verdiğini söyledi.

Hükümetin esnafa faiziyle borç verdiğini, kamu bankalarının verdiği borçlar için yeme içme mekanlarının kapısına dayandığını, icra takibi başlattığını ileri süren Öztrak, bir şarkıcının borçlarının ise aynı kamu bankaları tarafından 8 ay ertelendiğini iddia etti.

Öztrak, bugün zordaki esnafın Halk Bankasına, 1 Ocak 2021 ile 30 Haziran 2021 arasındaki kredi taksitlerinin ve vergi borçlarının "mücbir sebep" gerekçesiyle ertelendiğini hatırlatarak, esnafın vergi ve kredi borcunun silinmesi gerektiğini söyledi.

"Yerel mahkemeler Anayasa Mahkemesi kararlarını yok sayıyor"

Hükümetin milleti unuttuğunu, sesini duymadığını öne süren Öztrak, "En sonunda Erdoğan geçtiğimiz cuma çıktı, 'Kapanan dükkan, kapanan şirket diye bir şey yok' deyiverdi. Erdoğan, sarayından zırhlı makam arabasıyla çıkacağına herhangi bir caddeye, bir sokağa yürüyerek gitse, beş dakika dolaşsa, boş dükkanları ve kapanan iş yerlerini görecek. Satılık ve kiralık ilanlarını görecek. Esnafın halini anlayacak." görüşünü savundu.

"Erdoğan 'Yüksek faiz sebep, enflasyon neticedir' tiyatrosunu yeniden başlatıyor." diyen Öztrak, büyük umutlarla getirilen Hazine ve Maliye Bakanı'nın da bu laflara gıkını çıkaramadığını ileri sürdü. 

Öztrak, "Yeniden 'Ben yüksek faize karşıyım' denmeye başlandı. Sayın Erdoğan, yüksek faize karşıysanız, elinizi kim tutuyor? Ellerinizi yeni atadığınız bakan ve Merkez Bankası Başkanı mı tutuyor? Anlaşılan yeni günah keçileriniz bunlar olacak." dedi.

Dünyanın en yüksek politika faizine sahip 10 ekonomiden biri olunduğunu ifade eden Öztrak, "Sayın Erdoğan, faizi düşürme konusunda elinizi tutan mı var? Yoksa faiz baronları mı elinizi tutuyor da faizi indiremiyorsunuz? Lafı dolandırmaya hiç gerek yok Sayın Erdoğan, yüksek faizin sebebi sizsiniz. Bu ekonominin rayına oturması için de ilk sizin o koltuktan kalkmanız gerekiyor." diye konuştu.

Siyasi partilerin genel başkan yardımcılarının, gazetecilerin sokak ortasında, saldırıya uğradığını aktaran Öztrak, hükümetten kınama olmadığını söyledi.

Yerel mahkemelerin Anayasa Mahkemesi kararlarını yok saydığını, alt mahkemelerin Anayasa Mahkemesini takmadığını savunan Öztrak, Enis Berberoğlu'nun milletvekilliğinin elinden alındığını, Anayasa Mahkemesinin ikinci kez hak ihlali kararı vermek zorunda kaldığını kaydetti.

"Genel Başkanımız milletvekillerimizle her zaman görüşür"

Öztrak, açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

"Üç milletvekilinin Muharrem İnce'nin kuracağı partiye geçeceği iddiaları var. O milletvekilleriyle görüşüleceği haberleri çıktı. Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile de görüşme yapılacak mı?" sorusuna Öztrak, "Genel Başkanımız milletvekillerimizle her istedikleri zaman görüşür. Dolayısıyla bunda olağanüstü bir durum yoktur." yanıtını verdi.

"İstanbul'da Yunanistan heyeti kabul edildi ve görüşmeler başladı. CHP bu gelişmeleri nasıl değerlendiriyor?" sorusu üzerine Öztrak, uluslararası ilişkilerde her zaman müzakereden yana olduklarını belirtti.

 "Cumhurbaşkanı Erdoğan 'Ana muhalefet aktörlerinin ve kadrolarının hiçbiri bizimle eser ve hizmet siyaseti yarışına girmemiştir' dedi. Değerlendirmeniz nedir?" sorusuna Öztrak, "İktidarında 62 milyar dolara sattığı limanlar, Tekel, Etibank, Sümer Holding gibi kuruluşlar kimlerin eseriydi? Kendi eseri miydi? İnsanda vefa denen bir şey olur. Bunların içerisinde sarayın tek bir eseri var mı?" karşılığını verdi.

Öztrak, şöyle devam etti:

"Sakarya Tank Palet Fabrikasının Katar'a peşkeş çekilmesi hiç şüphe yok sizin eseriniz. 'Milletin cebinden tek kuruş çıkmayacak' deyip saray beslemesi 5 müteahhidi dünyada devletten en fazla iş alan ilk 10 şirket arasına sokmak tabii ki sizin eseriniz. Ekonomimizi dünyada en yüksek faiz veren 10 ekonomi arasına sokmak tabii ki sizin eseriniz. Merkez Bankasındaki 128 milyar doları bir kapris uğruna har vurup harman savurmak, sonra da ülkeyi yüksek faize mahkum etmek sizin eseriniz. Yokluk, açlık, işsizlik, kuyruklar sizin eseriniz Sayın Erdoğan."

- "Bizden tek adam çıkmaz"

"Cumhurbaşkanı Erdoğan bugün yaptığı konuşmada 'CHP tek adamcağız siyaseti işliyor.' dedi. Bu değerlendirmeye ilişkin görüşünüz nedir? sorusuna Öztrak, "Anlaşılan Erdoğan 'tek adam' unvanından çok rahatsız olmuş, kendine ortak arıyor. Bizden tek adam çıkmaz." cevabını verdi.

"Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP'nin bir siyaseti olmadığını HDP ve İYİ Parti'yi dengede tutarak ittifakı korumaya çalıştığını söyledi. Siz bu eleştirilere ne diyorsunuz?" sorusu üzerine Öztrak, CHP'nin ülkeye hakkı, hukuku ve adaleti, "gerçek demokrasi"yi getirmenin mücadelesini verdiğini söyledi. Öztrak, "Öyle görünüyor ki Erdoğan'ın geçtiğimiz haftaki darbe paranoyası sona ermiş, CHP paranoyası da yeniden başlamış. On parmağında on kara sürüp duruyor." diye konuştu.

"İçişleri Bakanı HDP ilçe başkanlığına yapılan operasyonun görüntülerini paylaştı. PKK terör örgütüne ait simgelerin yer aldığı görüldü. Bu görüntüleri ve operasyonu nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna Öztrak, şu yanıtı verdi.

"Terör örgütü mensuplarının resimlerinin, terör örgütünün simgelerinin propaganda malzemesi olarak kullanılmasını makul görmemiz tabii ki mümkün değildir. Türkiye'de herkesin terörle arasına mesafe koymasını bekleriz. Bundan da hiç kimse muaf değildir. 

O terör örgütü elebaşının mektuplarından seçimlerde medet ummak da, kırmızı bültenle aranan terör elebaşının kardeşini devlet televizyonlarına çıkartmak da, o mektubu okumak için öğretim görevlisini devlet televizyonuna çıkartmak da, Cumhurbaşkanının danışmanlarının bu kişilerle görüşmesi de bundan muaf değildir. 

Bugün HDP binasında olanlarla ilgili mangalda kül bırakmayan İçişleri Bakanlığı ve sarayın İletişim Başkanlığı koltuğunda oturan memurlar o gün neredeydiler? Hukuku siyasetin oyuncağı haline getiremezsiniz. Kural varsa herkes için var."

Bir gazetecinin, "AKP 'Erken seçim yok, Cumhur İttifakı devam' dese de hem Erdoğan'ın hem de muhalefetin kendi içindeki ziyaretleri sürüyor. Siz Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ziyaretlerini nasıl yorumlarsınız?" sorusuna Öztrak, "Bu son ziyaretlere baktığımız zaman aslında Erdoğan'ın yönetme kabiliyetini yitiren bir hükümetin, koltukları işgal etmeye devam edemeyeceğini gördüğünü gösteriyor. Kendisine olan, ittifakına olan kamuoyu desteği hızla yüzde 50'nin altına düşüyor. Bu nedenle de ittifakını güçlendirmenin yollarını arıyor." yanıtını verdi.