Çok erken ‘olma’ Ekrem Bey!
Bu absürtlüğün nedeni kim peki?
Bu sorunun tek bir cevabı var; Ekrem İmamoğlu…
Seçim tartışmaları sırasında “mazbatam da mazbatam” diyerek bir an önce kolları sıvayacağı görüntüsü veren İmamoğlu, mazbatayı alır almaz soluğu Bodrum’da aldı. Yanlış anlamayın, sıkı bir yarıştan çıkmış, gerek fiziksel gerek mental anlamda yıpranmış, tabi ki dinlenecek. Ancak başkanlığını yürüttüğü şehir sular altındayken bu tatile ara verecek, krizi çözecek kaldığı yerden devam edecek. Hakkını yemeyelim şimdi, tatile birkaç saat ara verip şöyle bir göründü, ardından geri döndü.
Sadece bu mu?
Deprem gerçeği ile yatıp kalkan Türkiye’nin kalbi İstanbul’da 5.8 büyüklüğünde deprem oldu. Birinci gün herkes “bu deprem olası büyük depremin habercisi mi?” sorusunu tartışmaya başladı. “Oh ne iyi, bu deprem bir uyarı oldu, herkes şöyle kendine çeki düzen verir, bunları konuşalım” derken İmamoğlu yine sahneye çıktı. Ancak yine bambaşka bir tartışmayla. Millet depremi bıraktı, İmamoğlu’nun toplantıya çağrılıp çağrılmadığını konuşmaya başladı. Sorulan soruları önce kıvrak siyasetçi edasıyla geçiştiren İmamoğlu, sonra “çağrılmadım” diyerek, hiç kimse kusura bakmasın, yalan söyledi. Oysa ilk deprem toplantısında yerini alan İmamoğlu, kararlaştırılmasına rağmen, ertesi gün yapılan toplantıya bilerek katılmadı…
Peki, İstanbul haricinde kah Diyarbakır’da, kah Sivas’ta, kah Paris’te karşımıza çıkan İmamoğlu’na neler oluyor? “Herşey güzel olacak” sloganıyla İstanbullular’ın gönlünü fetheden İmamoğlu’nun nesi var Allah aşkına?
Gazeteci arkadaşımız Kemal Öztürk, İmamoğlu’nun içinde bulunduğu ruh halini şöyle özetlemiş; İstanbul’u yönetmek yerine, Cumhurbaşkanlığı seçimine kayıyor zihni, her krizden ‘mağdur’ algısıyla avantajlı çıkacağını zannediyor, İstanbul’u dünya şehri yapmak için projesi nedir bilinmiyor, klasik siyasi davranışlardan kurtulamıyor.
Bu tespitlerin altına imza atarım.
Tamam anladık, mağduriyet bu milletin prim verdiği bir durumdur, ancak mağduriyet kurgulanmış olursa vatandaş dersini verir. Bu millet cin olmadan şeytan çarpmak isteyenleri anında çözer. Bak; son belediye seçimlerinde Ak Parti’nin yaşadığı durum…
İmamoğlu şunu unutmamalı; milletin verdiği primi iyi değerlendirerek önce İstanbul’da kendini kanıtlamalı. Beylikdüzü’nde kimse varlığından bile haberdar değildi, ama şimdi göz önünde.
CHP’nin içindeki etkili isimlerle yaptığım görüşmelerde edindiğim izlenim hiç de iç açıcı değil bu biline!
