Dikkat! Uzman Fizyoterapist Cem Koçak uyardı! Yüzme o hastalığa iyi gelmiyor!
Uzman Fizyoterapist Cem Koçak, ergenlik dönemine yakın yaşlarda ortaya çıkan skolyoz rahatsızlığıyla ilgili önemli bilgiler verdi. Koçak, omurga eğriliği olan skolyoz tedavisi için yüzmenin önerildiğini ve bunun skolyoz üzerinde aşırı negatif etkilerini aktardı.
Skolyoz, genellikle çocukluk veya ergenlik döneminde gelişen omurganın anormal bir eğriliğidir. Skolyoz genellikle omurganın üç yönde eğrilmesi ile karakterize çok yönlü bir omurga deformasyonu olarak da bilinir. Küresel nüfusun yüzde 2-4'ünü etkiler ve kızlar arasında daha yaygındır.
Uzman Fizyoterapist Cem Koçak, skolyoz hastalığıyla ilgili altın tüyolarda bulundu. Koçak, skolyoz tedavisinde doğru bilinen yanlışları açıkladı.
Skolyoz için çeşitli yöntemlere başvurulduğunu belirten Cem Koçak, “Çeşitli efsanelere, yazıtlara konu olan omurga deformiteli insanlar çağlar boyunca dışlanmış hatta onlardan korkulmuştur. Peki zaman içinde yüzme ve skolyoz nasıl buluştu diye sorarsak; yüzme çok eskilerden gelen terapaik etkilerinden yararlanılan birçok hastalığa şifa olarak önerilen bir egzersiz yaklaşımı olarak hâlâ bilinmekte” dedi.
“ÇIĞ ETKİSİ GİBİ YAYILDI”
İleri derece skolyozu olan kişilerde akciğer kapasitesinin azalmasının vücut dayanıklılığını olumsuz etkilediğini kaydeden Cem Koçak, “Suyun kaldırma kuvveti omurgaya binen doğrudan yüklenmeleri ortadan kaldıracağı için omurga sağlığına ve kas gelişimine alternatif bir yaklaşım sunuyor. Bir de suyun insan üzerinde rahatlatıcı etkisini unutmamak lazım. Bunun yanında akciğer kapasitesini geliştirir. Yüzme ile kişinin genel kondisyonu ve nefes alma kapasitesi artar. Lakin bize kattıkları kaşık aldıkları ise kepçe misali. Bu pozitif etkilerinden ötürü birçok skolyozlu bireylere yüzme önerilmeye başlandı ve bu bir çığ etkisi gibi yayıldı” ifadelerini kullandı.
YÜZMENİN NEGATİF ETKİLERİ SORGULANMAYA BAŞLADI
Zaman içerisinde bilim insanlarının üç boyutlu bir omurga deformitesine iki boyutlu egzersizlerin etkisini sorgulatacak gelişimler ve gözlemler sundu ve yüzmenin negatif etkileri belirgin sürede gözlenince bu sorgulanmaya başlandı.
Skolyozlu bireylere yüzmenin önerildiğini ve bunun çığ gibi yayıldığını kaydeden Koçak, “Zaman içerisinde bilim insanlarının üç boyutlu bir omurga deformitesine iki boyutlu egzersizlerin etkisini sorgulatacak gelişimler ve gözlemler sundu ve yüzmenin negatif etkileri belirgin sürede gözlenince bu sorgulanmaya başlandı. Arkasından gelen uzun soluklu bilimsel klinik çalışmalar şaşırtıcı ama bir o kadar mantığa sığar veriler ile yüzmenin skolyoz üzerinde aşırı negatif etkilerini ortaya koydu” dedi.
Koçak, sözlerinin devamında şu ifadelere yer verdi:
Çalışmalardan biri 2014 yılında Fabio Zaina ve arkadaşlarına ait. 217 öğrenci ile yapılan çalışma açık açık gösteriyor ki yüzme gövde asimetrileri ve hiperkifoz riskinde artırıyor.
Yüzme tam bir spor ve skolyoz için bir tedavi seçeneği olarak görülmesi gerektiğini sunuyor.
Suyun bir direnci olduğunu ve asimetrik güç dağılımı olan skolyoz hastalarının suyun direncine asimetrik olarak direnç uyulması bu mekanizmanın en basit açıklaması. Yani şöyle düşünürseniz sol kolunuz 5 kilogram sağ kolunuz 8 kilogram şiddetinde bir kuvvetle suda kulaç atıyorsa suda size aynı şekilde sola 5 kilometre sapa 8 kilogram şiddetinde karşılık direnç uygulayacaktır ve asimetrik bir gelişimi destekleyecektir. Bir de tek taraflı solunum gibi alışkanlıkları da göz önünde bulundurmakta fayda var.
Bilim güncel ve her daim taze kalmayı gerektirir ve güncel bilimsel veriler yüzmenin skolyoz için risklerini göz önünde koyuyor ve bilinçli ailelerin bu konuda daha dikkatli olması gerekiyor.
