Hindistan'daki bilim insanları, soyguncu timsahların sürüler halinde avlanmak, balıkçılları ve ak balıkçılları yakın menzile çekmek için yem olarak sopaları kullanmak, nehirde yüzen çiçek çelenklerine ilgi göstermek ve hatta kovalanan vahşi bir köpeği kurtarmak gibi bazı garip davranışlar sergilediğini gözlemlediler. 26 Ağustos'ta Tehdit Altındaki Taksonlar Dergisi'nde yayınlanan yeni çalışma, Hindistan'ın Maharashtra kentindeki Savitri Nehri'nde yaşayan soyguncu timsahların (Crocodylus palustris) bilişsel olarak bilim adamlarının şu anda inandığından daha gelişmiş olduğunu öne sürüyor.
HEYECAN VERİCİ GÖZLEMLER
Bu gözlemler ne kadar heyecan verici olsa da, iletişime geçilen bir Canlı Bilim uzmanı şüpheci yaklaşıyor ve avlanma davranışlarının daha önce bildirilmiş olmasına rağmen son iki iddianın neredeyse kesinlikle antropomorfik varsayımlar olduğunu belirtiyor. Araştırmada yer almayan Los Angeles Kaliforniya Üniversitesi'nde sürüngenlerin nörofizyolojisi konusunda uzmanlaşmış bir biyolog olan Duncan Leitch, "Timsahların karmaşık bir davranış dizisi var. Fakat bu sonuçların bazıları, zekanın insan tanımını kullanıyor ve bunu timsahlarda bulmaya çalışıyor." dedi.
BALIKLARIN ETRAFINDA GİRDAP OLUŞTURUYORLAR
Yeni çalışma, soyguncu timsah gruplarının balık sürülerinin etrafında daireler çizerek yüzerek bir girdap oluşturduğu birkaç örneği kaydetti. Hareketlerinin balıkları kuşattığı tahmin edildi ve timsahların bu davranışı sergilerken onları tükettiği gözlemlendi. Benzer davranışlar daha önce diğer timsahlarda da gözlemlenmişti.
KUŞLARI İKNA ETMEK İÇİN YÖNTEMLERİ VAR
Yakın tarihli bir makale, soyguncu timsahların, sığır balıkçılları (Bubulcus ibis) gibi yürüyen kuşları cezbetmek için sopa kullandığını söyledi. Bu kuşlar yuvalarını inşa ederken dallar kullanırlar ve birinci sınıf dallar için rekabet yoğun olabilir. Bu nedenle, timsahın burnuna yerleştirilmiş bir dal cazip bir seçenek gibi görünebilir. 2013 tarihli bir makale ayrıca, timsahların yürüyen kuşları ikna etmek için sopalar kullandığına dair bir dizi anekdotsal gözlemi de kayıt altına aldı.
İNANILMAZ DERECEDE GELİŞMİŞ BİR SİSTEM
Leitch, "Timsahların duyu sistemleri inanılmaz derecede gelişmiş. Çok iyi bir görme duyuları var. Dokunma duyuları hayvanlar aleminin en iyileri arasında yer alıyor. Kesinlikle çevrelerinden sinyal almaya ayarlanmışlar. Bunun kargaların alet kullandığını görme şeklimizdeki zeka olup olmadığını söylemek zor." dedi. Belirtilen anekdot niteliğindeki kanıtların timsah araştırmacıları arasında geniş çapta kabul görmediğini ekledi.
ÇİÇEKLERE KARŞI İLGİLERİ VAR
Yazarlar ayrıca, soyguncu timsahların, cenaze törenleri sırasında nehre bırakılan kadife çiçeği çiçeklerinden oluşan çelenklere ilgi duyduğunu da söyledi. Araştırmacılar, timsahların hem çiçeklerin rengi hem de antibakteriyel özellikleri nedeniyle baştan çıkarılabileceğini öne sürdü. Ancak timsahların çiçeklerle etkileşime girdiği veya çiçekleri tükettiği gözlemlenmedi; sadece onlara yakın bir yerde bulundular. Yazarlar, esaret altında tutulan timsahların begonvil çiçekleriyle oynadığının gözlemlendiği olaylara değinmesine rağmen, soyguncularda böyle bir davranış gözlemlenmedi.
SAVUNMASIZ KÖPEĞİ KURTARDILAR
Araştırmacılar ayrıca genç bir köpeğin, bir grup yetişkin vahşi köpek tarafından nehre doğru kovalandığı bir olayı da bildirdi. Üç soyguncu timsah, köpeği yemek yerine onu kıyıya geri itmiş gibi görünüyordu. "Timsahlar, köpeği, nehir kıyısında bekleyen vahşi köpek sürüsünün saldırısına karşı savunmasız olacağı yerden uzaklaştırdı. Bu timsahlar aslında köpeğe burunlarıyla dokunuyor ve kıyıya güvenli bir şekilde tırmanmak ve sonunda kaçmak için onu daha da ilerlemesi için dürtüklüyorlardı." dedi. Yazarlar bu eylemi empatik olarak yorumladılar; timsahların köpeğin güvenliğinden endişe duymuş olabileceğini öne sürdüler.
TİMSAHLAR EMPATİ KURAR MI?
Leitch, bariz bir av öğesini tüketmemeleri kesinlikle ilginç olsa da, timsahların diğer türlerle empati kurabildiğine dair çok az kanıt bulunduğunu söyledi. Leitch, "Onlarantropomorfik bir perspektiften geliyor olabilirler ve potansiyel olarak sahip olamayacakları yetenekleri atfetmeye çalışıyor olabilirler" dedi. Bu makalede sunulanlara benzer anekdotsal bulgular, ek araştırmalar için umutlar sunabilir. Ancak Leitch, daha titiz bir araştırmanın yokluğunda bunların sadece anekdotsal olduğunu söyledi.