Bakan Nureddin Nebati'den Kur Korumalı Mevduat açıklaması

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, geçen yılın Aralık ayında devreye alınan Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesaplarının bütçeye getirdiği yüke ilişkin açıklama yaptı. Bakan Nebati, "Spekülasyonların aksine KKM’nin bütçeye maliyeti sınırlı kalmıştır" dedi.

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati Halkbank Üreten Kadınlar Buluşması programında geçen yılın Aralık ayında devreye alınan Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesaplarının bütçeye getirdiği yüke ilişkin iddialara yanıt verdi.

Yeni ekonomi modelini uygulamaya devam edeceklerini vurgulayan Bakan Nebati’nin açıklamaları şöyle:

Küresel fırsatlardan faydalanmak için ekonomi modelimizi kullanmaya devam ediyoruz. Uygulamaya aldığımız destekleyici enstrümanlarla finansal istikrarı sağlamlaştırdık. Böylece döviz mevduatlarının oranı 10 puan azalmıştır. Bununla beraber spekülasyonların aksine KKM’nin bütçeye maliyeti sınırlı kalmıştır. Toplam 21 milyar tutarında bir ödeme gerçekleşmiştir. Maliyetleri yayınlıyoruz ve yayınlamaya devam edeceğiz. Öyle kafadan atmakla olmuyor.

Kurumlar vergisini 1 puan indirdik. Selektif kredilere öncelik verdik. Yeni paketleri de devreye alma zamanı geliyor.

Tüketici kredilerinin sadece üretime yönlendirilmesi için BSMV oranını artırdık. Bunların enflasyonla mücadeleye katkı sunacağını düşünüyoruz.

Tüketici kredilerini makro ihtiyati tedbirler çerçevesinde sıkılaştırdık, fakat kredilerde dar gelirli vatandaşlarımıza pozitif ayrımcılık yapmaya devam edeceğiz.

Tasarruflarını TL’de değerlendirmek isteyen vatandaşlarımıza tasarladığımız GES’leri bireysel yatırımcılarımıza sunuyoruz. Önümüzdeki haftaya kadar talep toplama süreci devam edecek. Talepler çok iyi geliyor. Kupon gelirleri 3 ayda bir ödenecek.

Türkiye basiretli ve azimli insanların ülkesidir. Biz zorluklar karşısında asla pes etmeyiz.
Tüm dünyada yaşanan bir dönüşüm söz konusu. Üretim ekonomisi olma yolunda adımlar atan bir Türkiye’miz var. Elbette değişim kolay olmaz. Bir anlamda ülkemizin doğum sancıları diyebileceğimiz bu değişim süreci, Türkiye’nin küresel sahnedeki etkinliğini artırma yolundaki etkinlik olacaktır.

Bizi yolumuzdan çevirmek isteyenler olacaktır, ancak biz geçen yüzyılın başında milli mücadele sürecinde topyekûn seferber olmayı bilmiş bir milletin torunlarıyız. Esen her rüzgarla savrulacak kuru bir yaprak değiliz.