İngiltere'de hükümeti saran kriz büyüdü: "Her an her şeyin çökebileceği hissi hakim"

İngiltere'de başbakanlığının ikinci ayında hükümet programını iptal edip Maliye Bakanı'nı görevden alan Liz Truss'a öfke katlanarak artıyor.

İngiltere'de hükümeti saran kriz büyüdü: "Her an her şeyin çökebileceği hissi hakim"

İngiltere'de göreve geldikten bir ay sonra ekonomi politikası nedeniyle istifa çağrılarının hedefi olan Başbakan Liz Truss'a yönelik tepkiler dinmiyor.

Truss'ın vergi indirimini öngören yeni ekonomi programını açıklamasının ardından sterlin, dolar karşısında rekor seviyede düşmüştü. Truss ise geri adım atarak hata yaptığını kabul etmiş, maliye ve hazine bakanlarını değiştirmişti. Bu gelişmelerin ardından Truss'a istifa çağrıları başlamıştı.

BBC News Editörü Chris Mason, BBC Türkçe'de yayımlanan haberinde İngiltere'de ortaya çıkan kaos için "Her an her şeyin çökebileceği hissi hakim" diyor.

Hükümeti saran kriz anbean büyüyor. Bu kaosun kontrol altına alınması neredeyse imkansız gözüküyor. Her an her şeyin çökebileceği hissi hakim.

Hükümetin işleyemediği çok bariz.

Muhafazakârların hissettiği yoğun öfke de sükunete imkan tanımıyor.

Başbakan hükümet programını bir ay içinde çöpe atıp maliye bakanını görevden aldı, bir gün içinde hem içişleri bakanını hem de kıdemli danışmanını kaybetti ve ekibi saatler boyunca partideki iki kıdemli siyasetçinin hâlâ görevde olup olmadığı sorusuna yanıt veremedi.

Güçsüz hükümet, sıradan bir oylamayı güç gösterisine dönüştürmeye çalışıp beceriksizce zayıflığının göstergesi haline getirdi.

Bakanlar aşağılandı, vekillerin kafası karıştı.

Bütün bir akşam boyunca Muhafazakâr Parti’nin parti disiplininden sorumlu üyesi ve yardımcısının görevlerine hâlâ devam edip etmediği sorusuna ne Başbakanlık ne de kıdemli bakanlar yanıt verebildi.

Muhafazakâr Partili vekiller gördüklerine inanamıyor.

Çok üst düzey bir Muhafazakâr Partili siyasetçiyle konuştum. Analizi o kadar sertti ki ağzım açık kaldı.

Liz Truss’ın yaptıkları için “affedilemez, felaket ve dehşet verici” ifadelerini kullandı:

“Hem partiyi hem ülkeyi bıktırdı ve genel seçime yol açacak. Yetkisi olmadan nasıl bir diktatör gibi davranabildi?”

Peki başbakan bundan sonra ne yapabilir?

Sabah uyandıktan sonra yenilgiyi kabullenebilir.

Fakat bunu yapacağına dair bir sinyal olmadığını da eklemem lazım.

Partisi artık yolun sonuna geldiğini söyleyebilir.

Muhafazakârlar içinde hoşnutsuzluk had safhada.

Veya hiçbir şey olmamış gibi yoluna devam etmeye çalışabilir.

Onu hâlâ destekleyenler, başka bir başbakan bulmanın zor olduğuna dikkat çekiyor ve yeni biri bulunsa bile bu kadar sık başbakan değiştirmenin halka absürt geleceğini belirtiyor.

O zaman erken seçim çağrıları karşı konulamaz hâle gelir. Şu an anketlerde çok geride olan Muhafazakar Parti’den milletvekilleri neden şimdi seçime gidip sandalyelerini kaybetmeyi göze alsın ki?

Fakat yeni hükümetin beklenen ömrü her geçen gün kısalıyor.

Kaos katlanarak artabilir.