“Kimin ümmetindensin” denince “Türkiye laik kalacak” diye bağır!
Türkiye'de Alevi-Sünni, Türk-Kürt tartışması/çekişmesi yok...
Ümmetçi, laikçi gibi saçma tartışma yok...
Gündem “Terörsüz Türkiye” ve PKK'nın silah bırakma süreci...
Başkan Recep Tayyip Erdoğan Kızılcahamam'da hafta sonu “manifesto çekerek” muhteşem çerçeve çizdi. Son 2 yılın en kapsamlı konuşmasıydı.
Fakat CHP Genel Başkanı birdenbire konuya “ümmetçilik” diyerek fuzulî tartışma açtı.
Ahirette, "Kimin ümmetindensin?" denince hep bir ağızdan, "Yarabbi, Türkiye laiktir laik kalacak" diye bağırmayı düşünenler varsa bence kendilerini bir daha gözden geçirsinler.
Yine de kendileri bilir. Ama bize bir zahmet karışmasınlar. Sanki “Laiklik” kendi tapulu mallarıymış ve onları “daha üstün” hâle getiriyormuş gibi davranmasınlar. 10 yıllardır istismar ettiğiniz yeter bence!
Ümmeti seviyoruz, ümmetin birliğine inanıyoruz. Size ne oluyor da bizim hayatımıza karışma hakkını kendinizde buluyorsunuz.
Size ne bizim inancımızdan Özgür Bey? Neye inanacağımızı size mi soracağız efendim? Sizin yediğinizi yemek, içtiğinizi içmek, inandığınıza inanmak zorunda değiliz!
Laiklik diye bir tartışmamız var mı? Yok. Bizler bu kavrama değil, bu kavram üzerinden İslam düşmanlığı yapanlara karşıyız.
Sanki “Laiklik Dini” diye inanç varmış gibi davranıyorlar.
Ümmet vardır ve bizimdir. Ancak “ümmetçilik” kavramı yoktur.
Şeriat vardır, ancak “gelmesi beklenen” değildir. Çünkü zaten gelmiştir. Son peygamber Hz.Muhammed, son kutsal ve değişmeyen kelâm Kuran’dır.
Senin dinin sana, benim dinim banadır.
Özgür Özel ise “Terörsüz Türkiye” konusunu maalesef es geçmiş, mevzuyu Alevi-Sünni çatışması çerçevesine çekmiş, barış ve kardeşliğe katkı sunmak yerine “laiklik” tartışması başlatmıştır.
Bunu duyan Mansur Yavaş el yükseltmiş; “Anayasanın ilk 4 maddesini tartıştırmayız” demiş.
Ne alaka Mansur Bey?
Mevzu Terörsüz Türkiye ve PKK silah yakmış.
Ankara’nın belediyelik mevzuları olunca sus pus olan Sayın Yavaş sıra siyasete gelince pek hevesli oluyor. Tamam, biliyoruz, siz de Cumhurbaşkanı aday adayısınız. Ama Allah aşkına Ankara’ya birkaç tane bile olsa yeni yol yapın, su sorununu çözün. Şehre azıcık hizmetiniz olsun. Yoksa unutulup gideceksiniz.
Bu arada Cumhurbaşkanımızın Kızılcahamam konuşmasında “ümmet” ifadesi geçmiyor.
Ama “Terörsüz Türkiye” demesi gereken Özgür Özel "ümmetçilik" tartışması açıyor.
Kaldı ki Cumhurbaşkanımız “ümmet” ifadesini defalarca da kullanabilir.
Bizde "ümmet, laiklik, şeriat, hilafet" kavramları doğru düzgün tartışılmadığı için herkesin kafasında farklı imajlar oluşuyor.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin dünyanın süper gücü olması ortak hedefimiz olmalıdır. Kavramları çarpıtmak vakit kaybıdır.
Maalesef ana muhalefet partisi CHP, ülkemize vakit kaybettirmektedir. Umarım “gerçek gündeme” dönerler.
“TERÖRSÜZ TÜRKİYE, İSRAİLSİZ BÖLGE”
Terörsüz Türkiye sürecinde Gazze ve tüm Filistin özgürleşecek.
PKK mevzunun görünen yüzü!
Siz arka plana bakın.
Çok daha büyük bir savaş geliyor; doğru oynayan kazanacak.
Barış isteyenler savaşa hazır olanlardır. Sen hesabını kışa göre yap, yaz çıkarsa bahtına!
“AZ ÖTEDE ZIPLAYIN ARTIK HAYDİ”
Siz, "Zıplamayan Tayyipçi" diye siyaset ürettiniz.
Ülkeniz için üretebildiğiniz siyaset bu kadardı!
Koskoca milletvekilleri öyle zıplayıp durdunuz.
Gitsin diye zıpladığınız adam terörü bitirdi ve siz de bundan istifade edeceksiniz.
Haydi şimdi ikileyin ve az ötede zıplayın. Ülkeye katkınız yok, bari görüntü kirliliği yapmayın.
“BU KEZ KAMERALARI BANTLAYAMADILAR”
CHP'li belediyelerde rüşvet görüntülerinin "sıradan" hâle gelmeye başlaması ülke muhalefeti adına kara lekedir.
"Belediyeleri biz aldık, birinci partiyiz" sözünü meydanlarda söylemelerinin hiçbir anlamı kalmadı.
CHP derhal kendine çeki düzen vermek zorunda!
En son Şile Belediyesi’ndeki rüşvet iddiası görüntüleri gündeme düştü.
Elbette yargılama mahkemede olacak, bizim “hüküm verme” hakkımız yok.
Ancak herkesin izlediği görüntüler üzerinden şunları söyleyebilirim:
1)Şile Belediyesi’ne 16 Haziran 2025’te soruşturma açılmış.
2)20 bin Euro rüşvet aldığı iddia edilen Avukat Ali Şafak, geçtiğimiz Mart’ta belediye ile “danışmanlık hizmeti” vermek için anlaşmış. Yani belediyenin ya da belediye başkanının “savunma avukatı” değil.
3)Haziran’da soruşturma açılmasına rağmen görüntülere göre Avukat Ali Şafak 9 Temmuz’da rüşvet iddiası ve “suçüstü kamera kaydıyla” gözaltına alınmış.
“Mahkeme sürecinde neler olur?” elbette yargı karar verecek.
Lakin Manavgat’ta baklava kutusundan 110 bin Euro çıkmasının ardından Şile’deki bu görüntüler Türkiye muhalefeti adına üzücüdür.
Keşke bu olaylarla anılmak yerine “hizmet siyaseti” ile rekabet edip ülkeye değer katsalardı.
“ANKARA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ’NİN ASTRONOMİK SU FATURALARI”
Benim gibi Ankara'da yaşayan dostlar... Aynı havayı teneffüs ettiğimiz canlar...
Hangi partiye, kime, neye oy verdiyseniz verdiniz.
Mesele siyasî olmanın ötesine geçti.
Ankara'da belediyenin aldığı su faturası ücretleri, devletin aldığı elektrik faturasını geçti!
Belediye yetkilileri ne yapıyorsunuz?
Paralara ne oluyor?
Hani “Allah’ın suyundan” para alınmasına şaşırıyordunuz.
SON SÖZ: ABD ve İngiltere derneklerinden fonlananlar Terörsüz Türkiye'den rahatsız oluyor. Sözde milliyetçi görünen ama özde varlığını teröre borçlu olanlar Terörsüz Türkiye'den rahatsız oluyor. Tasmasını Hans’a, Şalom'a, Mıdırgıç'a kaptıranlar Terörsüz Türkiye'den rahatsız oluyor. Sürekli karalama peşindeler; ekmekleri gitti. İşin hülâsası; “PKK ve türevleri milleti mi kandırıyor, oyalıyor?” diye şüphelenen varsa şunu bilsin; TSK ve MİT uyumuyor, nokta!