Kimse "Yavuz Ağıralioğlu gibi net" olamadı

Özellikle CHP ve İYİ Parti, seçimdeki başarısızlıklarının daha ağırını, seçim sonrası yaşamaya devam ediyor.

Daha önce de söylemiştim, yine söyleyeyim: Millet İttifakı’nı oluşturan partiler, seçimin üzerinden aylar geçmesine rağmen o kadar bocalıyorlar ki, hâlâ ve her gün tekrar tekrar mağlup olmaya devam ediyor.

Seçim bitti masa gitti. Herkes birbirine girdi. Karşılıklı çok ağır sözler havalarda uçuşuyor.

İYİ Parti lideri Meral Akşener’in açıklamalarına bakalım.

Kılıçdaroğlu’nun adaylığına karşı çıktığını, fakat engelleyemediğini, seçim sürecinde çok şeye katlandığını, zehir içtiğini ifade etti. Yetmedi, bir önceki cumhurbaşkanlığı seçimine kadar gitti ve ikili görüşmelerde Abdullah Gül adaylığı üzerine yapılan konuşmayı ifşa etti.

İyi ama sormazlar mı, “Lider böyle zamanlarda liderliğini kanıtlar. Gereğini yapar. Niçin şu anki tavrınızı o zaman göstermediniz?” diye.

Peki ya CHP Genel Başkanlığı’na adaylığını açıklayan Özgür Özel’e ne demeli?

Özel, diğer partilerin toplam 39 adayına CHP listelerinde yer verildiğini duyunca kulaklarına inanamamış.

Parti teşkilatında büyük tartışmalara, hatta savrulmalara yol açan Sadullah Ergin ismini Ankara adayları arasında görünce “İnşallah isim benzerliğidir” diyerek içinden dua etmiş.

Peki Özgür Özel’e sormazlar mı, “Kemal Kılıçdaroğlu’na en yakın isimlerden biriydiniz. Şimdi genel başkanlığa adaysınız. O zaman neden bir lider tavrı göstermediniz?” diye.

Son günlerde pek açıklama yapmasa da seçim öncesi bir isim vardı; Yavuz Ağıralioğlu. Beğenirsiniz, beğenmezsiniz. Görüşlerine katılırsınız ya da katılmazsınız. Bu önemli değil. İYİ Parti milletvekiliydi. Partinin en parlak isimlerinden biriydi. Parti tabanında bir karşılığı vardı. Fakat başta Kılıçdaroğlu’nun adaylığı olmak üzere bazı konulara karşı çıktı, düşüncelerini açık açık söyledi. Partisini eleştirdi. Yetmedi, sesini yükseltti. Baktı olmadı “tak diye istifa etti.”

Şimdi bakıldığında görülüyor ki hiçbiri bir Yavuz Ağıralioğlu tavrı takınamamış.

Bu durumu anlatan çok güzel bir atasözümüz var: Terazi var tartı var, her şeyin bir vakti var.

Zamanında tartıp, ortaya çıkan sonucu yine zamanında değerlendirip, vaktinde tavır takınmazsanız, “Ben hata yapmadım. Bütün hataları onlar yaptı. Ben şöyle yaptım, böyle yaptım” demeye hakkınız yok.

Hayır yani bu konuyu da tarihe bir not düşelim. Malum, bizim siyasi tarihimiz hep tekerrürlerden ibaret.