Mahkemeden kumpas mağdurları için emsal karar

Mahkeme, TSK’dan ilişiği kesilen ancak yargı kararı ile kuruma dönen askerlerin doğrudan emsallerinin rütbesine yükseltilmesine karar verdi. FETÖ kumpası sonucu üsteğmen olarak TSK’dan ilişiği kesilen subay yüzbaşılığa hak kazandı. Emsal karardan sonra mevzuat değiştirilmeye hazırlanılıyor.

Mahkemeden kumpas mağdurları için emsal karar

Dava dosyasına göre, FETÖ’nün kumpas davalarından biri olduğu iddia edilen İzmir Askeri Casusluk davasında yargılandığı gerekçesiyle TSK emrinde üsteğmen olarak görev yapan subayın 2013 yılında kurumla ilişkisi kesildi. Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru yapıldı. Yüksek Mahkeme, yeniden yargılanma kararı verdi. AYM’nin kararı üzerine subayın avukatı Şahin Polat, Kütahya İdare Mahkemesi’ne, subayın TSK’dan ayırma işleminin iptali için dava açtı.

Mahkeme de 2018 yılında, subayın, “TSK’dan ayırma işleminin iptaline, statü dışındaki özlük haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine” karar verdi. Böylece subay, TSK’dan ilişkisi kesildikten 5 yıl 4 ay sonra tekrar kuruma geri dönerken, subaylık statüsü dışında, kurumdan ayrı kaldığı süreye ilişkin parasal özlük haklarının kendisine ödenmesine de hükmedildi.

Devreleri terf etmişti

Hürriyet'ten Mesut Hasan Benli'nin haberine göre; subay TSK’ya döndüğünde, kendi devreleri 5 yıllık sürede terfi etmiş durumdaydı. Bunun üzerin subay, Milli Savunma Bakanlığı’na başvurarak, “Emsallerinin rütbe ve kıdem seviyesine ulaştırılmasını” talep etti. Bakanlık, 5 yıllık sürede çalışmadığı için hakkında sicil düzenlenmediğini, bu nedenle mevcut mevzuat gereği sicil alma şartını sağladıktan sonra kademeli olarak emsallerinin seviyesine getirileceğini ancak hemen emsallerinin seviyesine getirilemeyeceği gerekçesiyle olumsuz cevap verdi.

Bir kez daha idare mahkemesine dava

Bu olumsuz yanıt üzerine Avukat Polat bir kez daha idare mahkemesine dava açtı. Avukat Polat, müvekkilinin emsallerinin rütbe ve kıdemine yükseltilmemesi işleminin iptaline karar verilmesini talep etti.

Mahkeme rütbesini de verin

Kütahya İdare Mahkemesi 23 Mayıs 2019 tarihinde davacıyı haklı buldu ve emsallerinin rütbesine yükseltilmemesi işlemini iptal etti. Kararda, “Davacı hakkında anılan dönem içerisinde sicil notu düzenlenememesinin; davacının herhangi bir kusurlu ve/veya hatalı eyleminden kaynaklanmadığı, anılan durumun davacı hakkında hukuka aykırı işlem tesis ederek, davacının görevine son veren davalı idareden kaynaklandığı, bu nedenle davalı idare tarafından tesis edilen ve Mahkememiz tarafından iptal edilen hukuka aykırı işlem nedeniyle davacının (rütbe) terfi ettirilmemesinin emsallerinden geri kalacak olan davacı açısından hakkaniyete aykırı bir durum yaratacağı açık olduğundan, davacının rütbe terfi ve kademe ilerlemesinin emsallerinin rütbe ve kıdemine yükseltilmesi gerekirken aksi yönde tesis edilen dava konusu işlemin hukuka aykırı nitelik taşıdığı sonucuna ulaşılmıştır” değerlendirilmesi yapıldı.

 Mevzuat güncelleniyor

Milli Savunma Bakanlığı’nın itirazı üzerine dosya İzmir Bölge İdare Mahkemesi İkinci İdari Dava Dairesi’ne gitti. İstinaf Mahkemesi, 26 Eylül’de yerel mahkeme kararının dayandığı gerekçenin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle bakanlığın itirazının kesin olarak reddine karar verdi. Avukat Polat, Hürriyet’e, verilen bu kararın ardından MSB’nin mevzuatında güncelleme çalışmalarına başladığını söyledi. Polat, “Kendi kusuru olmadan TSK’dan ilişiği kesilen asker kişiler yargı kararı ile TSK’ya geri döndüğünde, sicil şartı ve rütbe bekleme süresi şartı aranmadan, emsallerinin rütbesine yükseltilecekler” dedi.

Kendinden kıdemsizlere 'komutanım' diyecekti

Dava dilekçesinde, “Davacının kendi isteği dışında kumpas davaları sonucunda ilişiğinin kesildiği, TSK’da çalışmış olsaydı terfi için yeterli sicili alacağı, yargı kararı gereğince mesleğine geri döndüğü, statüde çalışmadığı halde çalışmış gibi kabul edilerek maaşlarının ödendiği; hal böyleyken terfi konusunda da mahkeme kararının esas alınarak, emsallerinin kıdem ve rütbesine yükseltilmesi gerektiği, aksinin kabulü halinde emsallerine ancak 30 Ağustos 2025 tarihinde ulaşacağı, bir kez daha mağdur olacağı, kendisinden daha kıdemsizlere ‘komutanım’ diyeceği, onların komutası altında çalışacağı” anlatıldı.