Oktay Kaynarca'dan Oyuncular Birliği Sendikası'na yanıt

Oktay Kaynarca, açıklamalarına tepki gösteren 'Oyuncular Birliği Sendikası'na yanıt verdi.

Oktay Kaynarca'dan Oyuncular Birliği Sendikası'na yanıt

Oktay Kaynarca'nın açıklaması şu şekilde:

"Bir kaç cümlem var affınıza sığınarak... Basın yolunu tercih ederek beni yargılayan “arkadaşlarıma” ben de basın yoluyla cevap hakkımı kullanmak istiyorum.

Oyuncular Birliği Sendikası’ en baştan söyleyeyim güvendiğim, yakın arkadaşlarımın da içinde bulunduğu, oyuncuların emeklerinin hakkını savunmak için kurulmuş olduğuna inandığım bir sendikadır. Oyuncular birliği sendikası benimle ilgili bir bildiri yayınlamış, sebebi ise magazin programında seyredip gördükleri bir röportaj. Belli ki dışarıdan arayıp ağzı köpürerek, yönetmenlerin  bir araya gelmeye çalıştığı yeni bir oluşumda da adımı malzeme yapmak isteyen bağıran atıp tutan bazı “oyuncu” arkadaşlar var. Bu arkadaşların, dolduruşlarıyla (ki isimlerini biliyorum) benim “Setler iptal edilsin diye bağıranlar şimdi nerede, setler çalışmaya başladı ne değişti niye sesleri çıkmıyor” dememe  alınmışlar. Bir araya gelmişler, genel kurullarını toplamışlar ve boş yere bağırmadıklarını, bu açıklamama karşı kınama yazısı yayınlamış, mühürlü imzalı bir genelgeyle ilan etmişler. Sonuna da eklemişler bazı oyuncularımıza rağmen çalışmalarımız devam edecektir diye.

Sanırım benim de bu genelgeyi okuyup “Hay Allah ya koca sendika bir bildiri yayınladıysa ben de galiba gereksiz bir şey yaptım susayım hatta özür dileyeyim” dememi bekliyorlardı.

Aralarında arkadaşlarımın da bulunduğu yönetim kuruluna, yani bildiride imzası olanlara cevabım şudur ki; biliyorum bir sendika sorumluluğuyla, o dönem insanların sağlıklarının tehlikesi telaşıyla, setlerin iptali doğrultusunda bildiriler yayınladınız, duyurular yaptınız, hatta dayatmalara kadar gitti bu durum. Gel gelelim durum oradan gözüktüğü gibi değildi sevgili dostlar. Öncelikle unutmayalım. Başarı kolay elde edilebilir ancak mühim olan başarıyı hak ediyor muyuz, etmiyor muyuz sorusunu kendinize sorabiliyor olmanızdır. Ben yıllar süren sanat ve sektör hayatımda bunu birinci ilkem haline getirdim. Başarımda katkı sahibi olan başta emekçi arkadaşlarım ve diğer oyuncu arkadaşlarım olmak üzere, onların da hakkını vermek istedim.  Bildiğiniz üzere setlerde sadece oyuncular yok, oyuncuların neredeyse dört, beş katı kamera arkası çalışan emekçileri var ve oyuncular da dahil herkes haftalıkla yani bölüm ücreti alarak çalışırlar.

 Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz ekibi olarak en az sizin kadar bu meseleye hassas yaklaştık ve durumu kendi aramızda gayet demokratik bir şekilde ve üstelik her hafta kapalı oylama yaparak değerlendirdik ve büyük oy farkıyla çalışmaya devam etme kararı aldık. Yapımcılarımız ise bu demokratik seçime saygı gösterip gerçekten çok ciddi bölüm başı maliyetler içeren virüs engelleyici önlemler aldı ve işimizi yapmaya devam ettik dostlar, yani fırıncılar marketler çiftçiler kargo şirketleri vs gibi.

Gelgelelim sizlerin setlerin iptali konusundaki ısrarlarınıza daha duyarsız kalmamak adına sekiz bölüm erken final yaptık yani iki ay önce bitirdik işimizi. Yüz elliye yakın kişi iki ay daha az para kazanıp evlerine iki ay daha az para götürebildiler. Soruyorum size o günden bu güne ne değişti, emin olun o zamanki şartlarla şimdiki şartlar aynı. O zaman setler iptal edilsin diyen sizler şimdi başlayan setlere niye sesinizi çıkarmıyorsunuz. Normalleşme başladı diyeceksiniz evet ama verilere bakıldığında normalleşme süreci ile o süreç arasında çalışmayı engelleyecek ne gibi bir uçurum var, bir istatistik veriniz var mı mesela? Benim var isteyene gönderirim. Keşke set emekçilerinin bu çalışmadıkları iki ayını da nasıl kapatacaklarına dair istatiksel bir çalışma yapsaydınız. Bizler işlerimizi severek yapan, çalışma şartlarını elimizden geldiğince iyileştirmeye çalışan ekip başlarıyız ve emin olun sizin düşündüğünüzden daha fazla düşünüyoruz birlikte sahada omuz omuza çalıştığımız arkadaşlarımızı. Elimizden geldiğince her dertlerine telaşlarına ortak olmaya çalışıyoruz. Sevgili dostlar çünkü bizim kuralımız sette herkes eşittir…

Telaşınızı, iyi niyetinizi yaptıklarınızı, örgütlenme mücadelenizin önemimi ve değerini anlamakla birlikte, bu süreçteki tavrınıza katılmıyorum ve zorunda da olmadığımı belirtmek istiyorum. Bazı arkadaşlara rağmen işimizi en iyi şekilde yapmaya devam edeceğiz.

Sevgiler..."