Serebral palsi’li çocuklar için özel proje başlatıldı

Türkiye'de her yıl 6 binden fazla bebeğe tanısı konulan Serebral Palsi hastalığına yakalanan çocuklar için özel bir proje başlatıldı.

Serebral palsi’li çocuklar için özel proje başlatıldı

Doğum öncesinde, doğum sırasında veya sonrasında hasar görmesiyle oluşan Serebral Palsi hastalığında beslenmenin önemini vurgulamak için özel bir proje başlatıldı.

Bebeklik ve çocukluk döneminde en sık rastlanan ancak buna karşın en az anlaşılan engellilik durumu olan Serebral Palsi (Cerebral Palsy), yutma zorluğu ve duruş (postür) bozukluklarından dolayı beslenme problemlerine yol açıyor. Yeme-yutma problemleri, sık kusma, yemek sırasında boğulma riski gibi beslenme problemleri, uzun öğün saatlerine ve yetersiz beslenmeye sebebiyet verirken, bu durum Serebral Palsi’li çocuklarda büyüme-gelişme geriliğine, solunum enfeksiyonlarına ve bağışıklığın düşmesine neden oluyor. Çocukların beslenme problemlerinin önüne geçmeyi hedefleyen Türkiye Spastik Çocuklar Vakfı - Cerebral Palsy Türkiye ile Nutricia Türkiye iş birliği yaparak “Serebral Palsi’de Enerji Dolu Bir Adım - Beslenmeden Olmaz” projesini hayata geçirdi.

"Amaç farkındalık geliştirmek"

Doğru beslenmenin Serebral Palsi’li çocukların fiziksel, zihinsel ve psikolojik gelişimini desteklediğine dikkat çeken Türkiye Spastik Çocuklar Vakfı - Cerebral Palsy Türkiye Genel Direktörü Nigar Evgin, “Serebral Palsi’li çocuklar için son derece önemli bu konu hakkında iki önemli eksik var. İlki, doğru beslenmenin gerekliliği, beslenmenin tedavi sürecindeki önemi ebeveynler tarafından bilinmiyor. Çocukları Serebral Palsi tanısı alan aileler, kendilerini çok uzun ve mücadele dolu bir yolculuğun başında buluyor. Daha çok nörolojik sorunlara odaklanıldığından beslenme değerlendirmeleri gözden kaçabiliyor. Bunun en büyük sebeplerinden biri, beslenme ile ilgili uzman yönlendirmelerinin yetersiz oluşu. Halbuki tedavinin başarılı olabilmesi için, bu çocukların sağlıklı beslenmesi çok kritik. İkinci eksiklik ise bu konuda yetişmiş kalifiye uzman sayımızın yeterli olmaması. Bu iki eksiklik, ebeveynlerin, çocuklarının beslenmesi esnasında doğru pozisyonu sağlayamamasına, doğru materyal ve besin seçimi yapamamasına neden oluyor. Nutricia Türkiye ile birlikte başlattığımız bu proje ile nörolog, diyetisyen, fizyoterapist, psikolog, dil ve konuşma terapistini kapsayan multidisipliner yaklaşımın önemini göstermeyi, beslenmenin önemine dikkat çekmeyi, ailelerin farkındalığını geliştirmeyi ve önümüzdeki süreçte daha geniş kitlelere ulaşmayı hedefliyoruz” diye konuştu.