Son dakika... AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik: Cunta çağrılarının arkasında Yassıada rejimi vardır

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik AK Parti MYK sonrası yaptığı açıklamada, "Rejim tartışması çıkarılmak isteniyor. Cunta çağrılarının arkasında her zaman için Yassıada rejimi vardır" ifadelerini kullandı.

Son dakika... AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik: Cunta çağrılarının arkasında Yassıada rejimi vardır

AK Parti MYK sonrası, AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik son dakika açıklamalarında bulundu.

AK Parti Sözcüsü Çelik'in açıklamalarından satır başları:

Normalleşme adımları bizi rehavete sevk etmemeli.

Büyük bir salgınla güçlü bir şekilde mücadele ediyoruz. Sadece iri devlet olan bir takım devletlere nazaran nasıl güçlü bir devlet olduğumuzu hep beraber görmüş olduk.

"Darbe iması" tartışması

- Türk siyasi tarihi açısından tarihe geçmesi gereken bir tartışma yaşadık. 10 gündür devam ediyor. Bir internet sitesindeki yazarın Sayın Cumhurbaşkanımızı merhum Başbakan Menderes'in akıbetiyle tehdit eden bir yazının çıkmasına kadar varan bir süreç.

- Bunlar demokrasiyi felç etme örgütünün gönüllü üyeleridir.

- Askeri vesayeti, yargı vesayetini tahrik etmeye çalışırlar bunlar. 'Saray rejimi' tartışmasını çok uzun zamandır yapıyorlar.

- Bu zihniyet türlü şekillerde karşımıza çıkar.

- Bu cunta çağrılarına direniyoruz. Cunta çağrılarının ardından Yassıada kodu vardır. Kim rejim tartışması açıyorsa muhakkak surette zihninin arka planında Yassıada rejimini yeniden hayata geçirme stratejisi vardır.

- Bu, milli iradeye dönük suikast girişimidir.

- Libya'daki gelişmeleri yakından izliyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız bizzat takip ederek orada milli menfaatler doğrultusundaki gelişmeleri desteğini yinelemektedir.

- Doğu Akdeniz'de Yunanların yaptığı kışkırtmalara karşı siyasi olarak gerekli girişimleri yapıyoruz hem de silahlı kuvvetlerimiz, hava, kara, deniz kuvvetlerimiz kararlı mücadelesini sürdürüyorlar.

- Suriye'deki tabloyu gözümüzden kaçırmıyoruz. Suriye halkının ülkemizin güvenliğini korunmasına dönük menfaatlerin takip edilmesi önemlidir.

- Türkiye bütün bu süreçte G-20 içerisinde ya da başka yerlerde, büyük devletlerden büyük ve akil devlet olarak ayrışmıştır.

- Esnaf ve vatandaşlarımıza verilen destek de önemlidir. Şimdiye kadar ekonomik istikrar kalkanı kapsamında 200 milyar TL destek verildi.

- Ziraat, Halk, Vakıf Bankası ve katılım bankaları temel ihtiyaç desteği kapsamında 5 milyon 100 bin vatandaşımıza 29 milyar 629 milyon tutarında bir kaynak sunmuştur.

- Esnaf Destek Paketi kapsamında 535 bin  249 esnafımıza 13 milyar 258 milyon TL'lik bir finansman desteğine ulaşmıştır.

- İşletmelere sunulan kefaletli işe devam kredi desteği toplam 124 milyar 386 milyon finansman tahsis edilmiştir.

- Bu finansman tahsisi yapılan firmaların yüzde 97'sinin KOBİ'ler olması, orta kesimlere dönük yaygın bir destek paketinin yürürlüğe koyulmuş olmasıdır.

- Hiçbir vatandaşımızı yalnız bırakmadık.

- Virüs öncesi dünya ile sonrası dünya farklı. DSÖ, 'İlk kriz, aşının eşit dağıtımı' dedi. Radikal bir değişim ve dönüşümün olacağı kesin.

- Gıda ve sanayi alanlarına daha çok eğileceğiz.

- 102 ülkeden 65 vatandaşımız getirilmiştir. Bir muhalefet yetkilisi sürekli olarak dış ülkelerden getirdiğimiz rakamlar arttıkça o kadar meseleyi takip etmekten uzak ki, 'niye ikide bir değişik sayılar açıklıyorsunuz' diyor, matematikten bile kopmuş zihniyetle karşı karşıyayız.

ABD'de yayınlanan 'Dini Özgürlükker' raporu

- Özellikle azınlıklar konusunda Türkiye'ye yapılan değerlendirmelerin tamamı haksız ve yanlıştır.

- Tümüyle propaganda metni gibi, rapor değil.

- Bu bilgileri kimden alıyorlarsa, bu aldıkları kişileri bizim azınlık mensuplarımızdan olmadıkları, tamamen başka sahiplerle hareket eden odaklar olduğu bilinmektedir.

- FETÖ elebaşına masumiyet atfı da manidardır.