Cumhurbaşkanı Erdoğan: Evden çıkmayın

Son dakika haberi... Çankaya Köşkü'nde gerçekleştirilen 'Koronavirüsle Mücadele Eşgüdüm Toplantısı sonrası açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan "Evde kalın" çağrısı yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Evden çıkmayın

Erdoğan, Çankaya Köşkü'nde başkanlık ettiği Koronavirüsle Mücadele Eş Güdüm Toplantısı'nın ardından düzenlediği basın toplantısında yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) ilk olarak 2019 yılı Aralık ayında Çin'in Vuhan şehrinde tespit edildiğini, ocak ayının birinci yarısında, hastalığın tam teşhisinin konulmasının ardından ilk ölüm haberinin geldiğini hatırlattı. 

Hastalığın Tayland, Japonya ve Amerika'da da görüldüğünü, ocak ayının son haftasında Çin yönetiminin Vuhan'dan başlayarak virüsün görüldüğü şehirleri karantinaya almaya başladığını anlatan Erdoğan, virüsün Avrupa'da ilk olarak 27 Ocak'ta Fransa'da tespit edildiğini kaydetti.

Erdoğan, Dünya Sağlık Örgütünün, ocak sonunda "acil durum" ilan etmeye karar verdiğini, şubat başında Çin'de ölümler hızla artarken Avustralya, Kanada, Almanya, Singapur, Birleşik Arap Emirlikleri, Vietnam, Filipinler gibi ülkelerden yeni vaka haberlerinin geldiğini ifade etti.

Yolcu gemilerinden sınır kapılarına, uçaklardan trenlere kadar tüm ulaşım araçlarında karantina tedbirlerinin yaygınlaştırılmaya başlandığını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şubat ayının 10'una gelindiğinde, Kovid-19 teşhisi konulanların sayısının 40 bini geçtiğini, ölenlerin sayısının 1000'e yaklaştığını ve SARS salgınındaki can kaybını geride bıraktığını vurguladı.

Filipinler, Japonya, Fransa, Güney Kore gibi, Çin dışındaki ülkelerde de ölümlerin başlamasıyla salgının dünya çapındaki faturasının ağırlaştığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şubat ayının üçüncü haftasında, İran'da ve hemen ardından İtalya'da virüs salgınının hızla yayıldığının görüldüğünü dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şubat ayının son haftasında virüsün, Güney Asya'dan Kuzey Avrupa'ya kadar geniş bir alanı etkisi altına aldığını, Suudi Arabistan'ın 27 Şubat itibarıyla umre ziyaretlerini askıya aldığını açıkladığını hatırlattı. 

Erdoğan, mart ayının ilk haftasında İran'daki, ikinci haftasında ise İtalya'daki ölümlerin dikkat çekici düzeyde arttığını anımsatarak Dünya Sağlık Örgütünün de 11 Mart'ta dünya çapında "koronavirüs pandemisi", yani salgın ilan ettiğine değindi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Pek çok ülke, hava yolu ulaşımı başta olmak üzere sınırlarını insan trafiğine kapatmaya yönelik tedbirler aldı. Aynı şekilde, insanların günlük hayatlarında evlerinde kalmalarını sağlamaya yönelik pek çok önlem açıklandı. Bugün itibarıyla dünyada Kovid-19 hastalığı teşhis edilen kişi sayısı 200 bine, bu hastalıktan dolayı ölen kişi sayısı ise 8 bine yaklaşmıştır. Hastalık teşhisi konanlardan 80 bini iyileşirken, kalanlarının tedavisi sürmektedir." bilgisini paylaştı. 

"Her ülkenin farklı tedbirleri var" 

Erdoğan, her ülkenin, Kovid-19 tehdidine karşı farklı tedbirlerle mücadele ettiğini, kiminin hızla sınırlarını kapatıp sıkı karantina yöntemlerine başvururken, kimilerinin de hastalığın serbestçe seyrine izin vererek doğal bağışıklık sistemini harekete geçirmeyi tercih ettiğini aktardı. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Türkiye, en başından itibaren bu hastalıkla ilgili gelişmeleri yakından izlemiş, tedbirlerini de süratle alarak hayata geçirmiştir. Henüz işin çok başında, 6 Ocak'ta Sağlık Bakanlığımız bünyesinde bir operasyon merkezi, 10 Ocak'ta da Bilim Kurulu oluşturarak gelişmeleri anbean takibe aldık. 14 Ocak'ta Kovid-19 Hastalığı Rehberinin ilk versiyonunu hazırlayarak konuyla ilgili herkesi, teşhisten tedaviye kadar tüm süreçlerle ilgili bilgilendirdik. 20 Ocak'tan itibaren, hastalığın görüldüğü Çin'in Vuhan şehri, Hong Kong, Hindistan, Endonezya, Malezya, Myanmar, Filipinler, Singapur, Tayland, Tayvan, Amerika, Rusya ve Vietnam'dan gelen tüm yolcuları ülkemize girişte taramadan geçirmeye başladık.

YÖK'ten ve 12 üniversiteden akademisyenlerin katılımıyla oluşturulan Bilim Kurulumuzun belirlediği tedbirlerin ilgili kurumlar tarafından süratle hayata geçirilmesini temin ettik. 27 Ocak'ta, Dışişleri Bakanlığımız seyahat uyarılarını yayınlamaya başladı. 1 Şubat'ta, Dışişleri, Sağlık ve Milli Savunma Bakanlıklarımızın iş birliğiyle, Çin'in Vuhan kentindeki vatandaşlarımızı askeri bir uçakla ülkemize getirerek karantinaya aldık. Karantina sonunda bu yolculardan hiçbirinde, hamdolsun, virüs çıkmadı. Riskli bölgelere yapılan tüm uçuşlarda, yolcuların termal kamerayla taranması ve uçakta bilgilendirilmesi işlemine geçtik. 3 Şubat'ta, Çin'e olan tüm uçuşları durdurduk. Bu tarihten sonra da aşamalı olarak önlemleri genişlettik."

"8 sınır kapısında sahra hastaneleri kurduk"

Erdoğan, 23 Şubat'ta hastalığın ortaya çıktığı ve yayılmaya başladığı İran'dan Türkiye'ye olan tüm hava, kara ve demir yolu geçişlerini kapattıklarını, 27 Şubat'ta İran, Irak ve Gürcistan'la olan 8 sınır kapısında sahra hastaneleri kurduklarını, 29 Şubat'ta İtalya ile Türkiye arasındaki tüm yolcu trafiğini durdurduklarını anlattı.

Umreden dönen herkesin 2 Mart'ta sağlık muayenesinden geçirilmesini kararlaştırdıklarını ve vatandaşlara 14 günlük karantina kuralına uymalarını tavsiye ettiklerini aktaran Erdoğan, 6 Mart'ta, son 14 gün içerisinde İtalya'da bulunan yabancı uyrukluların Türkiye'ye girişini yasakladıklarını, Türk vatandaşları için de 14 günlük evde karantina zorunluluğu getirdiklerini vurguladı.

"Birileri farklı şeyler söyleyebilir, bütün hedefimiz insan hayatıdır"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 10 Mart'ta, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın Türkiye'de ilk defa, Avrupa'dan gelen bir vatandaşta Kovid-19 testinin pozitif çıktığı bilgisini kamuoyuyla paylaştığını belirterek 12 Mart'ta başkanlığında yapılan toplantıda, oldukça önemli tedbirler alarak hemen uygulamaya geçirdiklerinin bilgisini verdi.

Erdoğan, "Bunlar arasında, okulların tatil edilmesi ve uzaktan eğitime geçilmesi, kamu çalışanlarının yurt dışı görevlerinin ertelenmesi, spor müsabakalarının seyircisiz oynanması gibi hususlar da yer alıyordu. Birileri farklı şeyler söyleyebilir, bütün hedefimiz insan hayatıdır." dedi. 

Altyapısı uygun Mesleki ve Teknik Anadolu Liselerini, dezenfektan ve cerrahi maske üretimi yapabilecek hale getirdiklerini, uzaktan eğitimi, hem internet, hem televizyon aracılığıyla vererek tüm çocukların erişebilmesine imkan sağladıklarını ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:

"Haziran ayında yapılacak Liselere Geçiş Sınavı ve üniversiteye giriş sınavının soru hazırlıkları da tatil süreleri göz önünde bulundurularak yapılacaktır. Gelişmelere göre, bu sınavları da ileri bir tarihe ertelemeyi gündemimize alabiliriz. 20 bin öğretmenimizin daha atamasını gerçekleştirdiğimizin müjdesini milletimizle paylaşmak istiyorum, hayırlı olsun. Hani diyorlar ya 'istihdam durdu', 20 bin öğretmen..."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 13 Mart'ta, Türkiye'deki vaka sayısının 5'e çıktığını, aynı gün, yine başkanlığında yapılan kapsamlı bir toplantıda yeni kararlar aldıklarını hatırlattı.

Almanya, Fransa ve İspanya dahil 9 Avrupa ülkesi ile olan hava yolu ulaşımını durdurduklarını, hastanelere ziyaretçi sınırlaması getirdiklerini, kamuda çalışan hamilelere, süt izninde olanlara, engellilere ve 60 yaş üzeri personele 12 gün idari izin verdiklerini, özel kreşleri, gündüz bakım evlerini, özel çocuk kulüplerini tatil ettiklerini, kışlalardaki askerlerin çarşı izinlerini durdurduklarını ifade eden Erdoğan, ceza-infaz kurumlarındaki görüşler ile nakillere ara verdiklerini bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, acil olmayan duruşmaların ve diğer adli işlemlerin ertelenmesinin yolunun açıldığı bilgisini verdi.

Erdoğan'ın açıklamalarından başlıklar:

- Hep söylediğimiz gibi Türkiye’nin en büyük gücü birliğidir, beraberliğidir, kardeşliğidir.

- Allah’ın yardımı ve milletimizin desteğiyle, bu sıkıntılı süreci de, bırakınız tökezlemeyi veya yıkılmayı, daha da güçlenerek atlatacağımıza tüm kalbimle inanıyorum.

- Biz “önce insan” diyen bir medeniyetin, “insanı yaşat ki devlet yaşasın” diyen bir kültürün mensuplarıyız.

- Bunun için aldığımız her tedbir, insanlarımızın hayatını ve geleceğini korumaya yöneliktir.

- Bu tür hastalıklar, pek çok insanın farkında olmadan virüse maruz kalması ve yine farkında olmadan virüsü başkalarına bulaştırmasıyla yayılıyor.

-Sağlıklı insanlar hastalığı rahatça atlatırken, herhangi bir rahatsızlığı olan, bağışıklık sistemi zayıf kişiler ölümcül sonuçlarla karşı karşıya kalabiliyor.

- Henüz aşısı ve kesin tedavisi olmayan bu hastalıktan en iyi korunma yolu, virüsün bulaşmasını engellemektir.

- Alınan ve tavsiye edilen tedbirlerin tamamı, hem kendimizin, hem de diğer insanların sağlığını koruma amaçlıdır.

- KOVİD-19 hastalığından en iyi korunma yöntemi, herkesin kendi kendine alacağı tedbirlerdir.

- Hiç kimse, bencilliği veya özensizliği sebebiyle, tüm toplumun sağlığını tehlikeye atma hakkına sahip değildir.

- Dünyadaki diğer ülkeler gibi Türkiye’deki tedbirler de, salgın riski ortadan kalkana kadar geçici olarak uygulanacaktır.

- Açıklanan tedbirlere hep birlikte hassasiyetle riayet edersek, evde kalma süresini 3 haftayla sınırlı tutabiliriz.

- Bu süreçte en çok hassasiyet göstermemiz gereken husus, bireysel temizliğimize ve diğer insanlarla olan mesafemize dikkat etmektir.

- Bilim insanları, KOVİD-19 virüsüne karşı en etkili tedbirin temizlik olduğu konusunda hemfikirdir.

- Hem inancımızda, hem kültürümüzde, kalp temizliği yanında vücut temizliği, hane temizliği, çevre temizliği de çok büyük önem taşır.

- Temizliğin imandan geldiği öğüdüne uygun şekilde, günde 5 vakit elini, yüzünü, ağzını-burnunu, kollarını, başını, ayaklarını yıkayan kişi, İslami olarak da, tıbbi olarak da en ideal temizliği yapan kişidir.

- Kültürümüzde musafahalaşmak, sarılmak, küçüklerin yüzlerinden, büyüklerin ellerinden öpmek elbette önemli bir yer tutar.

- Zira sevgisini dokunarak göstermeyi seven bir milletiz.

- Ancak, yaşadığımız süreç, bir müddet buna ara vermemizi gerektiriyor.

- Salgın tehlikesi tamamen ortadan kalkana kadar, sevgimizi yüreğimizle göstermekle ve dilimizle ifade etmekle yetineceğiz.

- Mecburiyeti olmayan hiç bir vatandaşımız tehdit ortadan kalkana kadr evinden çıkmamalı kimseyle temas etmemelidir. 

- İşlerine giden vatandaşlarımız, mesai bitimiyle birlikte hemen evlerine dönmeli, kapıdan girer girmez de, kimseyle temas etmeden ilk iş sabunla ellerini, yüzünü yıkamalıdır.

- İster kamu, ister özel olsun tüm işyerlerinde de virüsün yayılma ihtimalini en aza indirecek tedbirlerin tamamı alınmalıdır.

- Çocuklarımızdan, dışarıya çıkmadan evde kitap okuyarak, derslerine çalışarak vakitlerini değerlendirmelerini istiyoruz.

- En büyük risk grubunu oluşturan yaşlılarımızın, sadece evden çıkmamakla yetinmeyerek, bir süre, ailenin dışarıyla irtibatı olan diğer fertleriyle de mesafeli şekilde hayatlarını sürdürmeleri daha doğru olacaktır.

- Kimi Avrupa ülkelerinin, dezavantajlı grupları, özellikle de yaşlıları adeta gözden çıkartan anlayışlarına asla katılmıyoruz.

- Tam tersine bizim kültürümüzde, yaşlılarımızı el üstünde tutmak, dünya ve ahiret saadetinin temel şartlarından biri olarak kabul edilir.

- Bilim Kurulumuzun önerisiyle, önce İstanbul ve Ankara’da başlatılacak bir çalışmayla, 65 yaş üzerindeki tüm yaşlılarımıza koruyucu maske ve kolonya dağıtacağız.

- Yalnız yaşayan 65 yaş üzeri vatandaşlarımızın ihtiyaçlarının karşılanmasında, devlet kadar, yakınlarına ve komşularına da görev düşüyor.

- Bu insanlarımıza hep birlikte yardımcı olarak, süreci suhuletle geçirmelerini temin etmeliyiz.

- Kamu bankalarımız 76 yaş üzeri emeklilerimizin maaş ödemelerini, istelerse evlerinde yapacaklar.

- Huzurevlerimizdeki doktor sayısını da artırarak, yaşlılarımızın sağlığını daha yakından takip edeceğiz.