Thodex'in kurucusu Faruk Fatih Özer'den şaşırtan savunma! "Şirketim hacklendi"

Arnavutluk Adalet Bakanlığınca iadesinin ardından getirildiği Türkiye'de tutuklanan kripto para borsası Thodex'in kurucusu Faruk Fatih Özer, hakim karşısına çıktı. Dolandırıcılık yapıldığı gerekçesiyle açılan 7'si tutuklu 21 sanığın yargılandığı davada Özer, savunma yaptı. Kimseyi dolandırmadığını iddia eden Özer, savunmasında, "Ben kimseyi dolandırmadım. Bir şirket kurmuştum ve şirketim hacklendi." ifadelerini kullandı.

Thodex'in kurucusu Faruh Fatih Özer, yargılandığı dolandırıcılık davasında hakim karşısına çıktı. Özer, burada yaptığı savunmasında, "Ben kimseyi dolandırmadım. Bir şirket kurmuştum ve şirketim hacklendi." dedi.

Duruşmada ilk kez savunması alınan Özer, kimlik tespitinde, bir şirket yönettiğini ancak aylık gelirini bilmediğini söyledi.

Duruşmada yazılı hazırladığı savunmasını okuyan Özer, "Thodex" sitesinin nasıl kurulduğundan bahsederek, "Medyada ve iddianamede yer alan iddialar asılsızdır. Ben kimseyi dolandırmadım. Bir şirket kurmuştum ve şirketim hacklendi. E-ticaret yaparak ticaret hayatıma bu şekilde başladım. İlk kuruluş amacımız e-ticaret yapmaktı. E-ticaretle uğraştığım için kripto para dikkatimi çekti. Sonrasında sosyal çevrem sayesinde kazanç elde edeceğimi gördüm ve şirketi bu yöne çevirdim. Bünyeme kattığım yazılımcılarla mobil işlemlere başladım. Kripto para borsası kurmak için tüm hayatım dijital dünyayla iç içe girdi. Rakip şirketlere de baktığımda eksik olduklarını fark ettim ve bu alanda büyümeye karar verdim." ifadelerini kullandı.

"HER İŞLEMDE KOMİSYON PARASI ALINIRDI"

Özer, yazılımcı şirkette yaptığı satın alma sözleşmesini sunarak, "14 Eylül 2017'de, Şişli'de coin şirketini 100 bin lira sermayeyle kurduğunu" söyledi.

İstanbul Ticaret Odası'ndan aldığı belgeyi de mahkemeye sunan Özer, "Thodex sitesine giren kullanıcılara aydınlatma metni sunuluyordu. Siteye üye olan kişilerin kimlik bilgileri ve istenilen görselle birlikte kişinin doğru kişi mi olduğu belirleniyordu. Alım satım, sitenin arka planındaki sistemden yapılıyordu. Kullanıcılar satın alma ve satma işlem komutu verdiğinde sistem liste sırasına alır, ardından her işlemde komisyon parası alırdı." diye konuştu.

"TEK YETKİLİ BENDİM"

Şirket bünyesindeki tüm departmanlarda tek yetkilinin kendisi olduğunu belirten Özer, ablası Serap Özer ve diğer sanıkların herhangi bir yetkilerinin bulunmadığını, tüm kararları kendisinin aldığını kaydetti.

Bankayla olan işlemlerin otomatik yapıldığını dile getiren Özer, "Şirket üzerinde yapılan işlemleri, bankalara excel tablosu şeklinde her hafta kendim kontrol ederek gönderiyordum. Güvenlik açığı olmaması için bunu sadece ben yapıyordum. Çalışanlarımın 2 senedir tutuklu olması hukuk sistemimizde kara bir leke olarak hatırlanmasını istiyorum." beyanında bulundu.

Sanık savunması sırasında mahkemeye, fotoğraf ve yazıların bulunduğu dövizler sundu. Bunlardan bir tanesinde çizgi film karakterinin olması nedeniyle sanığı uyaran mahkeme başkanı, savunmaya katkısı olmayacağını ifade ederek görselleri sanığın avukatına iade etti.