Uzmanlar çene eşitsizlikleri için çözüm buldu! Siz de gece uyurken dişlerinizi mi sıkıyorsun? İşte, detaylar...

Toplumda yaşanan diş sıkma sorunu özellikle gece uyurken sıklıkla yaşanabiliyor. Yapılan bu istemsiz hata ile birlikte sabah uyandığınızda baş ağrısı, çeneden kulağa uzanan ağrı ve çiğneme sırasında yaşanan ağrılar baş gösteriyor. Uzmanlar bu alışkanlığa kalıcı bir çözüm buldu. İşte, detayları...

Uzmanlar çene eşitsizlikleri için çözüm buldu! Siz de gece uyurken dişlerinizi mi sıkıyorsun? İşte, detaylar...

İnsan vücudunda pek çok kas bulunduğu gibi sağlıklı bir yaşam için bu kasların doğru bir şekilde çalışması gerekiyor. Diş sıkma, gıcırdatma problemleri yaşayanlara uzmanlar kalıcı çözüm buldu. Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Ufuk Askeroğlu, çene eşitsizlikler için günümüzde sıklıkla uygulanan tedavi yöntemlerini ve merak edilenlerini sizler için anlatıyor.

Diş gıcırdatma, toplumdaki çoğu insan için yaygın bir rahatsızlıktır. Kişi farkında olmadan dişlerini sıkabilir veya gıcırdatabilir. Bu belirtiler genellikle strese yatkın kişilerde, endişeli, uykulu ve kızgın olduklarında ortaya çıkar. Toplumda sıklıkla karşılaşılan diş sıkma sorunu istem dışı gelişir ve insanlar çoğu zaman bunun farkında olmazlar. Sıkışık dişlerin en yaygın belirtileri şunlardır: sürekli baş ağrısı, çenede kulak ağrısı, şakak bölgesinde sertlik ve çiğneme sırasında çene ağrısı.

Tedavi edilmeyen kişilerde, genişlemiş bir çene, yüzde bozulmalara ve kenarlara neden olabilir. Gıcırdatma sorunu yaşayan kişiler için önerilen yöntem botokstur. Botoks enjeksiyonundan sonra çene bölgesindeki kaslar çalışmayı bırakır. Bu sayede istem dışı sıkma ve gıcırdamaların önüne geçilmiş olur. İşlem sonrası diş sıkmaktan kaynaklanan baş, çene ve kulak ağrıları geçerken, görünüm olarak da hastalara memnuniyet sağlamaktadır.

Uzmanlar çene eşitsizlikleri için çözüm buldu! Siz de gece uyurken dişlerinizi mi sıkıyorsun? İşte, detaylar... - Resim : 1

Çözüm: Masseter Botoks

Diş sıkma için botulinum toksini etkisini 4 ila 5 ay koruyabilir. Taşlama problemlerini ortadan kaldırmak için enjeksiyonlar düzenli olarak tekrarlanmalıdır. Toksin yöntemini seçmenin en büyük faydası, belirli bir süre kasılma olmayacağından, beynin eylemi unutabilmesidir. Kişiden kişiye değişmekle birlikte diş sıkma problemlerinden kalıcı olarak kurtulmak için botoks yöntemini kullanan hastalarda da ortaya çıkabilir.

Uygulanabilecek botulinum toksin yöntemi, kişinin ihtiyacına ve yüzdeki şekil bozukluğunun derecesine göre değişiklik gösterebilir. Masseter botoksu ile sadece soruna çözüm bulmakla kalmaz, aynı zamanda sorunun neden olduğu şekil bozukluğunu da düzeltir. Bu yöntemi kullanarak kişi 4-5 ay içerisinde kendini rahat hissedecektir. Aynı zamanda 3-4 kullanımdan sonra estetik ve sağlık sorunları büyük ölçüde azalacaktır. Kişiden kişiye değişmekle birlikte işlem sonucu iki hafta kadar, bazen bir gün içinde sonuçlanabilir. Kaslar gevşedikçe ağrı azalacak ve çenedeki ince çizgiler azalmaya başlayacaktır.

Uzmanlar çene eşitsizlikleri için çözüm buldu! Siz de gece uyurken dişlerinizi mi sıkıyorsun? İşte, detaylar... - Resim : 2

Bir diğer yöntem ise…

Çene dolgusu günümüzde oldukça yaygın bir yöntemdir. Çene bölgesindeki hacim küçültme ve yapısal bozuklukların tedavisinde de ilk tercihtir. Bunlara ek olarak; çenenin dışarı çıkmadığı, çenenin düz veya sivri olduğu, çenenin düşük olduğu, çenenin geniş veya dar olduğu ve asimetrinin problem olduğu durumlarda kullanılan yöntemdir.

Çene dolgusu işlemi kişilerin yüz hatlarının belirgin olmasını sağlamak için tasarlanmıştır. İşlemden önce alanında uzman kişilerle bir araya gelinip beklentilerin konuşulması önemlidir.

Çene dolgusu işlemi sırasında vücuda hyalüronik asit enjekte edilir. İşlem öncesi kişinin ihtiyacına göre anestezi yapılabilmektedir. Uyuşma sonrası uzman tarafından belirlenen uygun alana dolgu maddesi enjekte edilerek işlem tamamlanır. İşlem yaklaşık 25-30 dakika sürer ve etkisi hemen görülür. İşlem sonrası morluk ve şişlik yan etkiler olabilir. Buz kompresi ile müdahale edilebilir. Hyalüronik asit içeren çene dolgularının kalıcılığı kişiden kişiye değişmekle birlikte genel kullanım süresi 12-18 aydır.