“Mimari çalışmalarda doğaya saygı önemli!”

Mimari projelerin insan için yapıldığını fakat çalışmalarda doğayı göz ardı etmemek gerektiğini ifade eden YAD Mimarlık Kurucusu Yasin Demir, Mimari çalışmalarda doğaya saygının önemli olduğunu söyledi.

“Mimari çalışmalarda doğaya saygı önemli!”

Mimari projelerin insan için yapıldığını fakat çalışmalarda doğayı göz ardı etmemek gerektiğini ifade eden YAD Mimarlık Kurucusu Yasin Demir, “Mimari çalışmalarda doğaya saygı önemli. Biz, insan olarak doğa ile bir bütünlük içerisindeyiz. Bu nedenle doğanın, mimari çalışmalarda ön planda bulunması çok önemli” ifadelerinde bulundu.

Özellikle son dönemlerde insanların doğaya bir dönüş içerisinde olduğunu ve yapılan projelerin temeline doğanın konulmaya çalışıldığını belirten Yasin Demir, konu hakkındaki açıklamalarını şu sözlerle sürdürdü: “Biliyorsunuz insanlar artık tatil döneminde sakin yerlere gidiyor. Şehrin merkezinden uzaklaşmak için insanlar, köyler dönüş yapıyor. Bunların her biri bizlere, mimari çalışmaların temelinde insan olsa da aslında yapılan çalışmaların her birinde doğanın bir öge olarak konulduğunu gösteriyor. Doğayı dışlamamız zaten mümkün değil. Sonuçta biz doğa içerisinde varız. Bu nedenle yapılan mimari çalışmalarda doğanın göz ardı edilmemesi gerektiğini düşünüyorum.”

Mimari Çalışmaların Temelinde İnsan Var
Mimari çalışmaların temelinde insan olduğunu söyleyen Yasin Demir, aslında her mimari çalışmanın insan için yapıldığını ifade etti. Konuyla ilgili açıklamalarını sürdüren Demir, açıklamalarını şu sözlerle sürdürdü: “Bir binayı restore etmek olsun, yeni bir bina inşa etmek olsun; yapılan her mimari çalışmanın temelinde insanın olduğunu görüyoruz. İnsan yaşantısını zenginleştirmek için yapılan mimari projelerin, gün geçtikçe farklı teknikler kullanılarak hayata geçirildiğini görüyoruz. Yapılan çalışmalarda da doğanın genellikle ön planda olduğunu gözlemlemek mümkün.”

Yapılan Çalışmalarda Doğa Göz Ardı Edilmemeli
Yapılan mimari çalışmalarda doğanın göz ardı edilmemesi gerektiğinden bahseden Yasin Demir, açıklamalarını şu sözlerle noktaladı: “İnsanların gündelik hayat içerisinde yaşadıkları stres arttıkça bu stresten kurtulmak için sakin yerlere gitme ihtiyacı da o derece artıyor. Bu durum, yapılan projelerde doğanın çok daha fazla ön plana çıkmasını sağlıyor. Apartmanların bahçe alanları zenginleştiriliyor, gökdelenlerde doğal alanlar oluşturuluyor. Yapılan çalışmaların her biri, insanların doğayla çok daha fazla iç içe olmasını sağlıyor. Bu tutumun çok önemli olduğunu ve katlanarak artması gerektiğini düşünüyorum. Doğa varsa biz varız. Bu nedenle mimari çalışmalarımızda doğayı göz ardı etmemeli, doğanın çalışmaların temelinde yer almasını sağlamalıyız.”