Akışta Kalmak mı, Kontrol Etmek mi?

Hayat bazen elindekileri sıkı sıkıya tutmanı, bazen de tamamen bırakmanı ister. İşte tam da böyle bir dönemdeyiz. Gökyüzü bize artık “elde tutarak” değil, “akışa güvenerek” büyümeyi öğretiyor.

Kazanç, güvenlik, konfor... Hepimizin peşinde koştuğu bu üç kelime son zamanlarda anlam değiştirmeye başladı. Artık sahip olduklarımız değil, içimizde taşıdığımız değerler belirliyor yönümüzü. Bir yandan parayı, işi, kariyeri korumaya çalışırken diğer yandan ruhumuzun da bir karşılık beklediğini fark ediyoruz. Çünkü ne kadar düzen kurarsak kuralım, hayatın kendisi plan tanımıyor.

Achernar adında parlak bir yıldız var gökyüzünde. Efsanelerde “nehirlerin sonu” olarak geçer. Yani bir şeylerin hızla sona erişini anlatır. Bu yıldız etkisini hissettiğimiz zamanlarda, bir şeyleri fazla zorladığımızda evren bize küçük bir uyarı gönderir: “Dur, biraz yavaşla.” Hızla kurulan düzenler, hızla dağılabilir. Bazen bir iş, bazen bir ilişki, bazen de bir hayal...

Dünya genelinde de bu dönem, su ve ateş dengesinin sınandığı bir zaman dilimini gösteriyor. Seller, yangınlar, ekonomik dengesizlikler gibi doğa ve insan eliyle gelen hatırlatmalar... Hepsi aslında aynı şeyi söylüyor: “Akışa saygı duy.” Çünkü doğa da insan da aşırılığı sevmiyor. Fazla kontrol, tıpkı fazla kayıtsızlık gibi dengeyi bozuyor.

Bireysel olaraksa bu enerji, hepimize bir sınav sunuyor:
Gerçekten neye değer veriyoruz?
Bir eşyaya mı, bir insana mı, yoksa hayatın kendisine mi?

Bu dönemde birikimlerimizi, kaynaklarımızı, emeğimizi gözden geçirme zamanı. Ne kadarına gerçekten ihtiyacımız var ne kadarını sadece korkularımız yüzünden tutuyoruz? İşte bu soruların cevabı, önümüzdeki dönemde yolumuzu belirleyecek.

Evren bize “kaybetmek” gibi görünen olaylar yaşatabilir ama aslında o kayıplar, bizi daha büyük bir kazanca yönlendirir. Bazen bir eşyayı, bazen bir işi, bazen bir insanı bıraktığımızda içimizde yeni bir alan açılır. Oraya huzur, güven ve gerçek bolluk yerleşir.

Bu dönem, para kazanmak kadar “ruhsal kazanç” dönemidir. Nehrin sonuna gelmiş olsak bile, Achernar’ın ışığı bize yolu gösteriyor. Tek yapmamız gereken, suyun bizi nereye götürdüğüne biraz daha güvenmek.