Balıkçılar bile duydukları anda ağızları 5 karış açık kaldı. Yeni bir çalışma, küçük bir balık türünün devasa bir ses üretme yeteneğini ortaya çıkardı. Senckenberg Doğa Tarihi Müzesi'nden yapılan bir habere göre, Danionella cerebrum 10 ila 12 milimetre veya yaklaşık 0,4 ila yaklaşık 0,5 inç uzunluğundadır ve Myanmar'ın sığ, bulanık sularında yaşamaktadır. Duyanlar "Yok artık" dedi.
GÜRÜLTÜ ÜRETİYORLAR
Müzede ihtiyolog olan Ralf Britz ve uluslararası bir araştırma ekibi, yakın zamanda Ulusal Bilimler Akademisi Bildiriler Kitabı'nda 26 Şubat'ta yayınlanan bir çalışmada türleri inceledi. Balığın, bu büyüklükteki bir hayvan için alışılmadık bir durum olan 140 desibelin üzerinde gürültü seviyeleri üretebildiğini buldular.
EN KÜÇÜK OMURGALILARDAN BİRİ
Araştırmacılar, "en küçük omurgalılardan biri" olan balığın, vücut büyüklüğüne kadar 140 desibel ses çıkardığını söyledi. Britz, açıklamada balıkların genellikle sessiz hayvanlar olarak kabul edildiğini söyledi. Ancak müze, sesin, bir insanın, havalanan bir uçağın yaklaşık 330 feet uzağında duyacağı ses ile karşılaştırılabilir olduğunu söyledi.
BENZERSİZ BİR SES
Müze yetkililerine göre bu ses, uçamayan bir kakapo'nun 130 desibele ulaşan çiftleşme çağrısından ve hortumuyla 125 desibel'e kadar çıkabilen bir filin sesinden daha yüksek. Araştırmacılar, türün erkeklerinin benzersiz bir ses üreten yapıya sahip olduğunu buldu. Timpanik kıkırdak, özel bir kaburga ve yorulmaya dayanıklı bir kas içerir.
"ÇAĞRI YAPMAK İÇİN"
Çalışma, mekanizmanın, Britannica'ya göre balığın "yukarı doğru yüzmeden veya batmadan" derinliğini korumasını sağlayan bir organ olan yüzme kesesindeki kıkırdağı vurduğunu ve "hızlı, yüksek sesli bir nabız" yarattığını söyledi. Çalışmada "Bu darbeler, iki taraflı değişen veya tek taraflı kas kasılmalarıyla çağrı yapmak için birbirine zincirleniyor" dedi.
DİĞERLERİYLE İLETİŞİM KURUYOR
Araştırmacılar, balığın bu mekanizmayı türün diğer üyeleriyle iletişim kurmak için kullandığını söyledi. Müze, çalışmanın sonuçlarının omurgalılarda iskelet hareketinin hızının kas hareketi ile sınırlı olduğu fikrine karşı çıktığını belirtti. Müze yetkililerine göre balıklar biyomedikal araştırmalarda model olarak kullanılıyor.