Dayı ve çetesine 225 yıl! Türkiye'nin narkotik tarihine geçti

Türkiye'de tek seferde ele geçirilen en yüksek miktarda olan 100 milyon lira değerindeki 1 ton 535 kilogram eroin davasında karar çıktı. 'Dayı' kod adlı Baron Mehmet Zeki Fidan ile 6 sanığa toplam 730 yıl 8 ay 14 gün hapis cezası verildi. Yasa gereği toplam ceza, 225 yıl 2 ay 14 güne düşürüldü.

Dayı ve çetesine 225 yıl! Türkiye'nin narkotik tarihine geçti

Erzurum'un merkez Aziziye ilçesinde 24 Ocak 2019'da florit madeni yüklü TIR'ın dorse kısmında 17 çuval dolusu 25 bin 834 taş parçası şekli verilmiş 1 ton 535 kilo eroin ele geçirildi.

İran'a açılan Gürbulak Sınır Kapısı'ndan yurda giriş yaptığı tespit edilen eroin yüklü TIR, hiç yakalanmamış gibi yapılarak teslimatın yapılacağı İstanbul'a gönderildi. Tarihi operasyonla uyuşturucu çetesi çökertildi. Uyuşturucu baronu Mehmet Zeki Fidan yurt dışına kaçmak üzereyken Sabiha Gökçen Havalimanı'nda yakalandı.

3 gün süren film gibi operasyonla yakalanan şüpheliler, İçişleri Bakanlığı'na ait özel jetle Erzurum'a getirildi. Soruşturmayı genişleten savcılık, örgütün İran ayağına da operasyon yaptı. İran'dan uyuşturucuyu temin edip, florit madenin içerisine gizlenmesi ve gümrüğe naklini yapan 'Rüzgar' kod adlı Ali Yıldırım 'Ateş' kod adlı Mahmut Mısır, gümrükleme şirketi sahipleri Erdal Ergi, Ahmet Özdemir, uyuşturucuların İstanbul'da saklandığı deponun sahibi 'Mekanik' kod adlı Hacı Karahan, örgüt üyeleri ile baron arasındaki irtibatı kuran 'Lord' ve 'Mahalle' kod adlı Saruhan Özçelik, 'Dutifoalbar' ve 'Dayı' kod adlı uyuşturucu baronu Mehmet Zeki Fidan tutuklanarak cezaevine kondu. Gümrükleme şirketinde işçi olan Mazlum Özdemir ise serbest bırakıldı.

1314 yıl hapis cezası

Erzurum 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ne açılan davada, 'uyuşturucu veya uyarıcı madde ithal etme, suç işlemek amacıyla örgüt kurma, üye olma' suçlarından örgüt lideri Mehmet Zeki Fidan'ın ve yöneticiler Saruhan Öztürk, Ali Yıldırım ve Mahmut Mısır'ın 166 yıl 6'şar ay, örgüt üyeleri Hacı Karahan, Erdal Ergi, Ahmet ve Mazlum Özdemir'in ise 162'şer yıl olmak üzere toplam 1314 yıl hapisleri istendi.

Avukatların mazereti reddedildi

Erzurum 1'inci Ağır Ceza Mahkemesinde bugün görülen 6'ncı celsede tutuklu sanıklar ve avukatları hazır bulundu. Duruşmaya katılmayan avukatların SEGBİS üzerinden bağlantı kurabilecekleri, mütalaa sonrası savunma için uzun bir süre verildiği, davayı uzatmaya yönelik olduğundan mazeretleri reddedildi.

'Bu buz dağının görünen yüzü'

İlk olarak savunması alınan Mahmut Mısır, tehdit edildiğini iddia etti. Korktuğunda anlatamadığını söyleyen Mısır, "Ellerinden kurtulamadım. Bu buz dağının görünen yüzü. Önünde arkasında kim var bilmiyorum. Tehditle bu işlerin içerisinde tutulmaya çalışıldım. Ticaret boyutunda kesinlikle olmadım. Maden işi ile niye uğraşayım. Bu işe yatırım yapayım. Burada kalırsam Allah canımızı alsın. Bırakmanız da gidecek ailem, arkadaşım, işim yok. Böyle bir suçtan burada olmaktan utanıyorum" dedi.

'Kullanıldım'

Diğer sanıklar Ali Yıldırım ile Saruhan Özçelik suçlamaları kabul etmedi.

Tüm aşamalarda samimi bir şekilde tüm bildiklerini anlattığını söyleyen Hacı Karahan ise "Benim başıma gelenler bir çok dizi ve filme konu olmuştur. Kullanıldım, kurban seçildim" diye konuştu.

'Ben neymişim?'

Suçlamaları kabul etmeyen baron Mehmet Zeki Fidan da kendini şöyle savundu:

"Saruhan ile benim aramda geçtiği iddia edilen mesajda 'X-ray'a girip çıkmış bu kısım, beni mutlu etti. Demek ki projeyi doğru düşünmüşüm. Sakin olmayan kaçakçılık yapamaz. Sinirler çelik gibi olmalı, kızsan dahi kızdığım konuyu not ederim' diye yazıyor. Bunlar yüklemi, tümleci olmayan devrik cümle. Beni kaç celsedir dinliyorsunuz. Konuşma tarzımı öğrendiniz, bu mesajları ben yazmadım. Benim bu mesajları öyle yazma ihtimalim yok. Örgüt deniyor, hangimizde silah var. Mahmut Mısır 15 Temmuz'da gazi olduğunu söylüyor. Tanka, tüfeğe, F16'ya kafa tutuyorsun, korkmuyorsun ama benden kilometrelerce uzakta ben onu telefonda tehdit etmişim korkuyorsun. Ben neymişim? 18 aydır tek kişilik hücrede kalıyoruz. Geçen haftaki duruşmadan sonra bizi başka hücreye koydular. Karantinaya aldılar. İyi de diğer hücrede de ben tek kalıyordum. Avukatlarım burada yok duruşmanın ertelenmesini istiyorum. Tahliyemi ve beraatimi istiyorum."

Cezalar

Avukatların savunmalarının ardından mahkeme heyeti sanıklara son sözlerini sordu. Kararını açıklayan mahkeme heyeti, Mehmet Zeki Fidan'ı 'örgüt kurma ve yönetmeden' 5 yıl, uyuşturucu madde ithalinden 135 yıl ve 7 milyon 200 bin lira adli para cezasına mahkum etti.

Saruhan Özçelik, 'örgüt yöneticiliğinden' 5 yıl, 'uyuşturucu ithalatından 135 yıl ve 3 milyon 600 bin adli para ve 6136 sayılı kanuna muhalefetten 2 yıl hapis ve 2 bin lira adli parasına çarptırıldı. Ali Yıldırım ise 'örgüt üyeliğinden' 2 yıl 6 ay, 'uyuşturucu madde ithalatından' 126 yıl ve 3 milyon 240 bin adli para cezası aldı. Erdal Ergi ve Ahmet Özdemir, 'örgüt üyeliğinden' 2'şer yıl 1 ay, 'uyuşturucu madde ithalatından' ise 105'şer yıl ve 2'şer milyon 700 bin adli parana mahkum edildi.

Mahkeme, Mahmut Mısır ve Hacı Karahan'ı 'örgüt üyeliğinden' etkin pişmanlıkla birlikte 6'şar ay 7 gün, 'uyuşturucu madde ithalatından' önce 126'şar yıl hapis cezasına çarptırdı. Etkin pişmanlık nedeniyle Hacı Karahan ve Mahmut Mısır'a verilen ceza 52'şer yıl 6 aya indirildi.

Ayrıca 1 milyon 350'er bin lira da adli para cezana mahkum edildiler. 7 sanığın tümüne 'uyuşturucu madde ithalatından' verilen ceza TCK 61/7 gereği 30 yıla düşürüldü. Tutuksuz sanık Mazlum Özdemir, her iki suçtan da beraat etti.

Ceza alan 7 sanığın hükümle birlikte tutukluluk hallerinin devamına karar verildi.