Satürn’ü Sevme Sanatı

Uzun zamandır sizden gelen mesajlara göz atıyorum. Fark ettim ki en çok merak ettiğiniz konulardan biri Satürn. "Haritamda Satürn şu evde ne demek", "Transitte Satürn bana neler yaşatıyor", "Neden bu kadar zorlanıyorum" gibi pek çok soru geliyor. O yüzden bugün biraz bu sert ama öğretici gezegeni konuşalım istedim.

Önce şunu söyleyeyim; Satürn tatlı bir gezegen değil. Şansa inanmaz. "Hak ettiysen alırsın" der. Biraz soğuktur, sabırsız insanlara da hiç tahammülü yoktur. Ama işin güzel yanı şu; eğer onun kurallarına göre oynarsan, sana hayatının en sağlam zeminini verir.

“Neden her şey bende daha zor” diyorsan…

Çünkü Satürn oradadır. Haritada bulunduğu yer kolay akmaz. Orası durur, yavaşlar, hatta bazen tamamen tıkanır gibi olur. Ama işte tam da o alanda hayat seni büyütmek ister. Sabretmeni, sorumluluk almanı, emek vermeni bekler. Yani bir anlamda "hadi, burayı sen fethet" der.

Satürn’ü Sevme Sanatı - Resim : 1

O sınav hep aynı konudan gelir

Hayat sana hep aynı temayı mı getiriyor? Aynı kişiler, benzer olaylar, tanıdık duygular… Evet, doğru tahmin ettin. Satürn iş başında. Çünkü o, öğrenmeden geçmene izin vermez. Bu yüzden sınav kağıdında hep aynı soru vardır. Ne zaman ki farklı bir cevap verirsin, işte o zaman geçtin demektir.

Geç kalmış gibi hissediyorsan…

Birçok kişi Satürn etkisinde "herkes benden önde" diye düşünür. Ama Satürn’ün bir zamanlaması vardır. Sana geç vermez, doğru zamanda verir. Ne eksik ne fazla. Zaten erken gelen hiçbir şeyin kıymeti bilinmez. Satürn bunu çok iyi bilir.

Ağır ama kalıcı

Jüpiter sana şans verir. Satürn ise önce çalıştırır. Kopya çekemezsin, torpil işlemez. Ama başardığında, o başarı kolay kolay yıkılmaz. Düşünsene, kendi emeğinle bir dağa tırmanıyorsun. Zirveye ulaştığında ayaklarının altındaki taş bile başka hissettirir.

Korkularla yüzleşme gezegeni

Satürn bazen seni köşeye sıkıştırır. "Yeterli değilim", "geç kaldım", "başaramayacağım" dedirtir. Ama bu sesin senden geldiğini unutma. O korkularla yüzleştiğinde, sınır sandığın şeyin aslında senin duvarın olmadığını fark edersin.

Ve evet, bazen melankoli de getirir

Yalnız hissetmek, ağırlaşmak, hayattan biraz elini eteğini çekmek… Bunlar da Satürn’ün tanıdık halleri. Ama unutma, bazen geri çekilmek sadece toparlanmak içindir. Her şeyin sustuğu yerde en net ses kendininkidir.

Satürn’ü sevme sanatı

Satürn’ü sevmek, hayatın kolay yönlerini değil, seni büyüten taraflarını da kabul etmektir. Onu sevmek sabrı öğrenmek, emeğe saygı duymak ve geç gelenin aslında en doğru zamanda geldiğini fark etmektir. Satürn’ü sevmek, hayatın seni eğitmesine izin vermektir.

Peki Satürn transitteyken ne olur

İşte esas mücadele burada başlar. Satürn gökyüzünde ilerlerken haritanızdaki bazı noktalarla temas ettiğinde, hayat bir anda ciddileşebilir. Her şey daha ağır, daha yavaş, daha sorumluluk gerektirir bir hale gelir. Sanki zaman genişler ama bir türlü geçmez gibi hissedebilirsiniz.

Bu dönemlerde işler ilerlemiyor gibi görünür ama aslında hayat sizi sağlam bir temel kurmaya zorluyordur. Ne kolaylıkla verir ne de kısa yoldan geçmenize izin verir. Eksik kalan ne varsa, dönüp dönüp önünüze getirir. Çünkü Satürn hiçbir ayrıntıyı gözden kaçırmaz.

Bazı ilişkiler biter, bazı görevler artar, bazı hayaller şekil değiştirir. Her şeyden önce sabretmeyi, yeniden yapılanmayı ve gerçeklerle yüzleşmeyi öğretir. Zamanı boşa harcamadan, yapmanız gerekeni yapmanızı ister. Eğer bu dönemde kaçmadan, emek vererek yol alırsanız, sonunda o çok aradığınız güven duygusunu da beraberinde getirir.

Satürn’ün transiti bir tür olgunlaşma sürecidir. Geçicidir ama etkisi kalıcıdır. Dayanırsanız, en sağlam halinizle yolunuza devam edersiniz.

Ez cümle

Satürn’ü sev. Sorunu bul, yüzleş ve harekete geç. Çünkü her ne kadar zorlasa da seni en gerçek halinle tanıştıracak ve sonunda güzelliğe götürecek.