Tarihi okulda tarihi İstanbul sergisi: Aziz İstanbul” 24 Mayıs'ta ziyarete açılıyor

Galata Rum Okulu’nun restore edilerek yeniden açılışı nedeniyle düzenlenen “Aziz İstanbul” sergisi 24 Mayıs'ta ziyarete açılacak.

Tarihi okulda tarihi İstanbul sergisi: Aziz İstanbul” 24 Mayıs'ta ziyarete açılıyor

Aziz İstanbul sergisi, 24 Mayıs–12 Kasım 2023 tarihleri arasında Galata Rum Okulu’nda ziyarete açık kalacak. Dr. Fani-Maria Tsigakou ve Hülya Bilgi’nin küratörlüğünde düzenlenen sergide, Athanasios ve Marina Martinos Vakfı (AMMF) koleksiyonlarından İstanbul konulu resimler ile Vehbi Koç Vakfı Sadberk Hanım Müzesi koleksiyonlarındaki kilise eşyasından bir seçki sunuluyor. Binanın restorasyonu ve sergi, AMMF’nin sponsorluğunda gerçekleşiyor.

Sergi, restore edilen Galata Rum Okulu’nun açılışı onuruna düzenleniyor. Sergide, AMMF koleksiyonlarından 18. ve 19. yüzyıldan Avrupalı ressamların İstanbul’u resmettiği yağlıboya ve suluboya tablolar ile Sadberk Hanım Müzesi koleksiyonunda yer alan, aynı dönemde İstanbul’daki atölyelerde kiliseler için imal edilen gümüş ve sedef eserler sunuluyor.

Resimler Avrupalı ressamların İstanbul’a duyduğu hayranlığı gözler önüne sererken, gümüş ve sedef eserler şehrin kendisinin harikulade eserler üreten bir sanatsal yaratıcılık kaynağı olduğunu açıkça gösteriyor. Avrupalı sanatçıların eserleri 18. ve 19. yüzyılların görkemli İstanbul’unun büyüleyici bir panoramasına hayat verirken, aynı dönemde şehirdeki kiliseler için üretilen eserler de şehrin kozmopolit karakterini yansıtıyor. Ortak konusu “İstanbul” olan bu iki eser grubu, bir arada, izleyiciye Osmanlı İstanbul’unun söz konusu dönemdeki ihtişamını, çok yönlülüğünü ve cazibesini yansıtıyor. Bu birliktelik, uluslararası kültür dünyasında prestijli bir konuma sahip olan İstanbul’un yerini daha da güçlendiriyor.

Sadberk Hanım Müzesi Müdürü Hülya Bilgi, “Vehbi Koç Vakfı’nın Türkiye’nin ilk özel müzesi olarak ziyarete açtığı Sadberk Hanım Müzesi, MÖ 6000’den başlayarak Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerini kapsayan bir zaman yelpazesinde, Anadolu topraklarına yerleşmiş çeşitli uygarlıklara ait seçkin eserlerden oluşan geniş bir koleksiyona sahiptir. Müze bu eserleri zaman zaman farklı temalar çerçevesinde düzenlenen sergiler aracılığıyla sanatseverlerle buluşturuyor. ‘Aziz İstanbul’ sergisinde yer alan, müzemizin koleksiyonuna ait, 18. ve 19. yüzyılda İstanbul’daki atölyelerde kiliseler için imal edilen gümüş ve sedef eserler, Osmanlı İstanbul’unun söz konusu dönemdeki ihtişamını, kozmopolit yapısını ve sanat zevkini yansıtıyor. Bu sergi sayesinde ziyaretçiler, Osmanlı İstanbul’unun söz konusu dönemdeki çok yönlülüğünü ve cazibesini birebir deneyimleyecekler” dedi.   

RESİMLER VE PANORAMALAR

AMMF koleksiyonlarından sergide yer alan 34 eser arasında Amadeo Preziosi, Joseph Schranz, Michel-François Préault, Clara Barthold Mayer, Louis Lottier, Anton Ignaz Melling, Louis-François Cassas, Thomas Allom, Alfred-Marie-Joseph de Courville, Antoine-Laurent Castellan, Konstantin Kapıdağlı gibi ressamların çalışmaları var. Sergide sunulan eserlerin çoğu, 19. yüzyılın başından son çeyreğine kadar İstanbul’da yaşamış sanatçılar tarafından üretildi. Ayrıca 17. yüzyıldan iki adet çok nadir panorama, 18. yüzyıldan iki yağlıboya panorama ve 19. yüzyılın ortalarına doğru yapılmış çizimlere dayanan üç taşbaskı panoramaya yer veriliyor.

Çoğu elçilerin maiyetinde İstanbul’a gelmiş sanatçıların yarattığı bu panoramalar, portreler, gerçek yaşamdan sahneler bir döneme ait hafızayı canlı tutuyor. Ayrıca Avrupa resim geleneklerinin estetik çeşitliliği ve farklı yönlerine ilişkin bilgiler de veriyor. Avrupalı sanatçıların 19. yüzyılda ürettikleri, İstanbul’u betimleyen eserlerin tanıklıkları, resim geleneklerinin seçimindeki çeşitli yaklaşımları ortaya koyuyor. Boğaziçi Ressamları’nın İstanbul resimleri daha betimleyici ve pek çok görsel bilgi içeriyor. Buna karşılık, Oryantalistlerin ve Romantik sanatçıların eserleri, izleyiciyi, sanatçının kendi bakışının masalsı şehir ve onun son derece cazip sahneleri üzerindeki etkisini paylaşmaya davet ediyor.

GÜMÜŞ VE SEDEF ESERLER

Bir sanatsal yaratıcılık kaynağı olan İstanbul’un kendi sanat ürünleri arasında, gümüş ve sedef işçiliğinin zarif örneklerinin, İstanbul kiliselerindeki ayinlerde kullanılan dini eşyanın önemli bir yeri vardır. Sergide yer alan Sadberk Hanım Müzesi koleksiyonlarından 25 dini eser, Osmanlı zanaatkârlarının ulaştığı doruğu ve şehrin kozmopolit yapısını gösteriyor.

Muhteşem işçilikleri, güçlü mistik içerikleriyle adeta ışık saçan gümüşler ile sedef ve fildişi süslemeli ahşap kutular, 18. yüzyıldan 20. yüzyıl başına kadar İstanbul’daki atölyelerde imal edildi. Aralarında kilise ayinlerinde kullanılan dini eşya (paten, kalis, ekmek kutusu, gülabdan), dini törenlerde kullanılan çeşitli kaplar ve adak eşyası bulunuyor. Çoğu tuğralı olan gümüş eserler, Osmanlı tebaası Hıristiyan cemaatlerin ihtiyaçları doğrultusunda, İstanbul’daki gümüş atölyelerinde çalışan farklı inançlara sahip ustalar tarafından, farklı kaynaklardan gelen üslupların senteziyle üretilmişti.