Cumhur İttifakı İBB Başkan adayı Murat Kurum'dan tv100'e konuştu: İmamoğlu korkusundan uyuyamamıştır, nerede Murat ismini duysa korkuyor

tv100 Özel yayınında Cumhur İttifakı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Murat Kurum, Başak Şengül'ün "İmamoğlu ‘Lokantaları küçümsüyorlar oysa buna ihtiyacı olanlar var. Sayın Kurum böyle söyleyince uyuyamadım ben’ diyor." sorusunu "O korkusundan uyuyamamıştır. O kadar endişeli ki, sahayı, anketleri görünce ondan dolayı nerede Murat ismini duysa ‘Nerede’ falan diyor, danışmanının ismini bile değiştirebilir." diyerek yanıtladı. 

Cumhur İttifakı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Murat Kurum, tv100 Özel Röportaj'da Gürkan Hacır, Cansu Canan Özgen ve Başak Şengül'ün sorularını yanıtladı.

Cumhur İttifakı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Murat Kurum'un açıklamalarından satır başları:


"VATANDAŞIMIZ BENİ GÖRDÜĞÜNDE 'BİZİM MAVİ MONTLU ADAM GELDİ' DEDİ"
- Yoğun bir kampanya süreci yürütüyoruz. İstanbul'un her yerine gittik, vatandaşımızla, esnafımızla bir araya geldik. Türkiye beni bakanlık yaptığım dönemden tanıyor. 81 ile hizmetler ettim. Belediye başkanlığı çıkışı da böyle başladı. Asrın felaketinde, deprem bölgesinde çalıştıktan sonra İstanbul'da milletvekili adayı olduğumda, vatandaşımız beni gördüğünde 'bizim mavi montlu adam geldi' dedi. Orada o dostluk, kardeşlik ilişkileri buraya geldiğimizde devam etti. Sahada mayıs seçimlerinde cumhurbaşkanımızı, yeniden cumhurbaşkanı, seni de İstanbul'a başkan yapacağız sözleriyle karşılaştım. Milletimizin talebiyle çalışmalara başladık.

"İSTANBULLULAR BİR KURTULUŞ ARIYOR"
Sevgi yumağı her gün büyüdü. Kampanyayı bunun üzerine kurduk. Ben neysem oyum, bizim samimiyetimizi herkes biliyor. Gittiğimiz her yerde bu duygu ile hareket ettik. Samimiyetimizden ödün vermedik. Samimi bir şekilde kendim olmaya çalıştım, geçmişte de, bugün de, yarın da böyleyim. Gittiğimiz yerde insanlar kendi gibi birini istiyor. İstanbullular bir kurtuluş arıyor. Huzurlu yaşamanın kurtuluşunu arıyorlar.

"2'NİN ÜZERİNDE BİR PUANLA ÖNDEYİZ!"
Geride başladığımız süreçte, kampanyanın 15-20 günü itibariyle kafa kafaya duruma geldi. Sonra yarım puan öne geçtik. Bugün arkadaşlar anket yaptılar. Ham olarak 3 puan öndeyiz. Bunu dağıttıklarında 2'nin üzerinde gözüküyor. Sahadaki durum 3-4 günde bir anketlerle ölçülüyor. 31 Mart akşamı bu seçimi kazanacağız. 1 Nisan sabahı göreve başlayacağız. İstanbul'da herkesin oyuna talibiz. İstanbulluların o beklediği hizmeti getireceğiz. Kimse kaybetmeyecek, herkesin arkadaşı, dostu olmaya talibiz. Bu anlayış ile çalışacağız. Herkesin huzurla yaşacağı, mutlu yaşacağı, trafiksiz, deprem korkusu olmadan bir İstanbul'u hayal ediyoruz. Çalışacağız. Oy oranımız 44'lere geldi. Rakibimizin 42'lerde görünüyor. Kararsızlar dağıtılmış hali. Sandıkta daha farklı da bir sonuç olacak. Farkın açılacağına inanıyorum.

"PARA KULELERİ İLE BALYA BALYA PARALARLA GÜNDEME GELİYORLAR"
İstanbullu 5 seneye baktığında hatırlayacağı hizmet yok. Beceriksiz bir yönetimin sergilediği bahane belediyeciliği var. İBB Başkanı'ndan ne istersiniz? Hizmet istersiniz. İBB Başkanı'ndan gidip 80 ilde cumhurbaşkanı yardımcılığı için miting yapmasını istemezsiniz. Milletin zor anında yanında olmasını beklersiniz, tatilde olmasını beklemezsiniz. İstanbullular 5 yılda hep bunu gördüler. Bahane siyaseti, engelleniyoruz siyasetinin milletçe bir karşılığı yok. Para kuleleri ile balya balya paralarla gündeme geliyorlar. Bir belediye başkanı çıkıp şu vaatleri gerçekleştireceğini söylüyor. Gelinen süreçte bunlar sorulduğunda "hatırlamıyorum" sözüyle karşılaşılıyor. 

 "HER İLDE EMEĞİM, ALIN TERİM VAR"
Her ilde emeğim, alınterim var. Alın teri ile hizmet etmişim. Her ilde dostumuz var. Sandığa gittiğinde seçmenimiz artık bahanelere mi gerçeklere mi inanayım? Eserlere mi inanayım yoksa polemiklere mi inanayım? Sürekli cumhurbaşkanına laf yetiştiren mi yoksa bahanelere sığınmayan bir adaya mı oy vereyim? Seçmen buna sandıkta karar verecek. Kararsızların yüzde 70-80'i işini liyakatle yapana yönelecektir. Benim işlerimle alakalı kimse eleştiri yapabiliyor mu? Yapamıyorum. Murat Kurum bunu geçmişte yaptıysa yine yapar diyorlar. Bu kıyası yaptığımızda arada dağlar kadar fark var. 

"5 YILDA BAHANEDEN BAŞKA BİR ŞEY ÜRETİLMEDİ"
Yeniden Refah Partisi seçmeni, Cumhur İttifakı içerisindeydi. Beraber Türkiye Yüzyılına yol çizdik. Beraber mücadele ettik. Gelinen süreçte onlar da kendi adaylarını gösterdiler. Gelinen süreçte İstanbul'un Erbakan'ın rüyasıydı. Bu emaneti en güzel haliyle korumak, gelecek nesillere aktarmak onun hayaliydi. 2 aday arasında gerçekleşecek bu seçim. Bu seçimde alınan oylar üzerinden partiler varolup yokolma mücadelesi vermeyecek. Yeniden Refah Partisi de bunu biliyor. Bu yerel seçim. Biz herkese hizmet edeceğiz. Büyük güçlü Türkiye davasını gerçekleştireceğiz. Seçmenimiz kendisine yapılan eziyeti biliyor. CHP belediyeciliğinden aldıkları hizmeti biliyorlar. Bu 5 yıllık süreçte bahaneden başka bir şey üretilemdiğini onlar da biliyor. Yeniden Refah Partili seçmenimiz sandıkta iradesini koyacaktır. Mesele İstanbul'un geleceğidir. İstanbul'un geleceğini düşünen herkesin yapacağı eser üreten kadrolara destek olmaktır.

"EŞBAŞKAN ÖZGÜR ÖZEL KUR'AN KURSUNA GİDEN ÇOCUKLARLA İLGİLİ ORTAÇAĞ ZİHNİYETİ DİYOR"
Ayasofya'nın zincirlerinin kırılmasını en çok Erbakan isterdi. Bu gerçekleşmiş. Yeniden Refah Partili seçmen sandığa gittiğinde zincirler kırılsın cami olsun diyene mi yoksa müze olsun diyenlere mi destek olacak? Bunu düşünecektir. İşin sonunda Cumhur İttifakı'ndan parça koparmak CHP'li adaya yarayacak. Yeniden Refah Partili seçmenin bunu isteyeceğini düşünmüyorum. CHP eş genel başkanı Özgür Özel ne diyor? Bizim Kur'an Kurslarına giden çocuklarımızı ortaçağ zihniyeti olarak görüyor. Bu çocukları ortaçağ zihniyeti olarak gören bir zihniyete mi destek olacaklar? 

"ÖZGÜR ÖZEL, CHP'YE KENDİ İRADESİYLE GELMEDİ"
Özgür Özel, CHP'nin başına kendi iradesiyle gelmedi. İBB'nin kaynakları ile kongrede, delegelerle yapılan çalışmalar, kapı arkasında zoom toplantıları ile yapılan dizayn çalışmaları, kirli ittifaklarla saf dışı bırakma çabaları... İstanbul dururken ilgisini parti kongresine verilmesi oranın dizayn edilmesine ilişkin süreci gördük. Kendi genel başkanlarını sırtından hançerlediler.  Bunlar birilerinin maşası. İstanbul dertleri değil, dertleri Erdoğan'ı devirmek. Erdoğan seçildi arkadaş. Sürekli sayın cumhurbaşkanımıza laf yetiştiriyorlar. Kendinizi o konuma çekemezsiniz. Senin işin üretmek. 

 "İSTANBUL'UN NE EKSİĞİ VARSA SÖKÜP ALIP GELİRİM"
Ben yüzde 52 ile seçilmiş cumhurbaşkanımızla istişare etmeyip de onun gibi gidip yabancı büyükelçilerle kar yağarken balık lokantasında mı istişare edeceğim? Ben hangi bakana gitmem gerekiyorsa gidip istişare edeceğim. Bu fırsatı kullanacağım. Ben niye laf yetiştireyim. İstanbul'un ne eksiği varsa söküp alıp gelirim. Bakanların hepsi benim arkadaşım. 

"İMAMOĞLU KORKUSUNDAN UYUYAMAMIŞTIR, NEREDE MURAT İSMİNİ DUYSA KORKUYOR"
Şengül'ün "İmamoğlu ‘Lokantaları küçümsüyorlar oysa buna ihtiyacı olanlar var. Sayın Kurum böyle söyleyince uyuyamadım ben’ diyor." sorusunu Kurum "O korkusundan uyuyamamıştır. O kadar endişeli ki, sahayı, anketleri görünce ondan dolayı nerede Murat ismini duysa ‘Nerede’ falan diyor, danışmanının ismini bile değiştirebilir." diyerek yanıtladı. 

"7-24 KREŞ HİZMETİ VE KADIN KIRAATHANELERİMİZ OLACAK"
Şengül'ün "Kadınlar gençler, iş, kültür-sanat farklı farklı alanlarda birçok beklenti var. Bu vaatlerde neler var?" sorusuna Kurum "Burada bakış açımız şu olacak biz sürdürülebilir, kalıcı sosyal yardımlar istiyoruz. Vatandaşımızın ev ekonomisinin, hane ekonomisinin yükseldiği bir duruma gelsin istiyoruz. Kadınların İstanbul’unda 100 bin kadın girişimcimize, 100 bin TL sermaye desteği vereceğiz, İSMEK’le birlikte onlara eğitimler vereceğiz. E-ticaret sistemini kurup orada kadınlarımızın el emeği ürünlerimizin pazarlamasını yapacağız. 0-6 yaş çocuklarımız ücretsiz bir şekilde bizim belediye otobüslerinden metrolardan faydalanacaklar. 7-24 nöbetçi kreşlerimiz olacak."  yanıtını verdi.

“ÜNİVERSİTEDE OKUYAN HER BİR GENCİMİZE 10 BİN LİRA BURS DESTEĞİ VERECEĞİZ” Üniversitede okuyan her bir gencimize 10 bin lira burs desteği vereceğiz. Paylaşımlı ofis yapacağız. 100 bin gencimize 100 bin lira sermaye desteği vereceğiz. Gençlerimizin her anlamda kendilerini yalnız hissetmeyeceği bir İstanbul istiyoruz.