Arkeologların yaptıkları kazılardan çıkardıkları her daim insanların ilgisini çekmeyi başarıyor. Ancak arkeologlar bu sefer topraktan çıkarmadı. Daha çok yaptıkları kazılarla gündeme gelen arkeologlar, bu sefer girdikleri ormanda tek bir kazma darbesi bile vurmadan 4.000 yıldan bu yana hiç kimsenin görmediği bir değer keşfetti.
ORMANDA DETEKTÖR İLE ARAMAYA ÇIKTILAR
Polonya Basın Ajansı'nın haberine göre Piotr Gorlach, ülkenin güneydoğusundaki Subcarpathia Eyaleti, Ukrayna sınırı yakınındaki Korzenica köyü yakınlarındaki ormanlarda metal dedektörüyle arama yaparken bu bulguyu elde etti.
"Günü aramayı bitirdim. Arabaya döndüğümde alışkanlıktan dedektörü açık bıraktım. Bir ara sinyal geldi. Orman zeminini kazarken düz metal bir nesne gördüm. Gorlach, PAP'a verdiği demeçte, "Yeşil patinayla kaplı. Bu bölgede aradığım Birinci ve İkinci Dünya Savaşı'ndan kalma askeri eşyalardan çok daha eski bir şeyle karşı karşıya olduğumu hemen fark ettim."
ÖN ARAŞTIRMASINI YAPTILAR
Gorlach daha sonra Jarosław'daki Orsetti Evi Müzesi'nden arkeologlara bulgusu hakkında bilgi verdi ve onlar da eserin ön araştırmasını gerçekleştirdi.
Jarosław müzesindeki arkeolog Marcin Burghardt'a göre hançer, MÖ 3. binyılın ikinci yarısına tarihlenebilir.
ÇOK NADİR OLDUĞU BİR DÖNEME DAYANIYOR
Jarosław'daki müzeden bir başka arkeolog olan Elżbieta Sieradzka-Burghardt, Newsweek'e eserin, bronzdan yapılmış ilk eşyaların ortaya çıkışından önce, Polonya'nın bu bölgesindeki bakır objelerin çok nadir olduğu bir döneme dayandığını söyledi. (Bronz, geleneksel olarak bakır ve kalay birleştirilerek oluşturulan bir alaşımdır.)
Sieradzka-Burghardt, "Hançerin güneydoğu Polonya'da Taş Devri'nden Bronz Çağı'na geçişe ilişkin araştırmalar için oldukça önemli olduğunu kanıtlayabilir" dedi.
Arkeoloğa göre bu eser, Podkarpackie eyaletinde bulunan türünün tek örneği ve bugüne kadar orada keşfedilen en eski metal hançer.
Sieradzka-Burghardt, "Polonya'daki tek benzer hançer 1960'larda ortaya çıkarıldı, bu nedenle yeni buluntu büyük bir sürpriz oldu." dedi. Arkeolog PAP'a, bakırdan yapılmış eşyaların MÖ 3. bin yılda "son derece nadir" olduğu göz önüne alındığında, yalnızca en yüksek sosyal statüye sahip kişilerin bunları karşılayabildiğini söyledi.