Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın örnek verdiği kelebek etkisi nedir?

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın "Kelebek etkisi " (butterfly effect) uyarısı dikkat çekti. Ufak bir değişikliğin çok daha büyük değişimlere yol açması anlamına gelen Kelebek Etkisi terimini Edward Lorenz ortaya attı. Peki Kelebek etkisi nedir, nelere yol açar? İşte detaylar...

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın örnek verdiği kelebek etkisi nedir?

''Amazon Ormanları'nda bir kelebeğin kanat çırpması, ABD'de fırtına kopmasına neden olabilir.'' cümlesi ile dünya çapında akıllara kazınan kelebek etkisi 1963 yılında ortaya çıktı. 

Bir sistemin başlangıç verilerindeki küçük değişikliklerin büyük ve öngörülemez sonuçlar doğurabilmesine verilen isimdir. Edward N. Lorenz'in çalışmalarından biri olan Kaos teorisi ile ilgili olan bu kavram, hava durumu hakkında verilen şu örnek ile bilinir olmuştur: ''Amazon Ormanları'nda bir kelebeğin kanat çırpması, ABD'de fırtına kopmasına neden olabilir.''

Teoriye temel oluşturan matematiksel ve temel bilimsel bulgular, 18.yüzyıla ve hatta antik çağlara kadar geri gidiyor. Buna göre, Yunan ve Çin mitolojilerinde yaradılış efsanelerinde başlangıçta bir kaosun olması rastlantı değildir. Poincare, Weierstra ss, von Koch, Cantor, Peano, Hausdorff, Besikoviç gibi çok üst düzey matematikçiler tarafından bu teorinin temel kavramları oluşturulmuştur.

Karmaşık sistem teorisinin en belirgin özelliği, analitik oluşu yani parçadan tüme yönelmesi (Tümevarım). Genelde karmaşık problemleri çözmede kullanılan ve bazen çok iyi sonuçlar veren bu yöntemde, önce problem parçalanıyor ve ortaya çıkan daha basit alt problemler inceleniyor. Sonra, bu alt problemlerin çözümleri birleştirilerek, tüm problemin çözülmüş oluyor. Ancak bu yaklaşım ihmal ettiği parçalar arasındaki ilişkileri görmezden gelebiliyor. Sonuç olarak parçaların toplamı asıl sorunu vermekten uzaklaşmış olabiliyor.

Tümdengelim yöntemi de diğer seçenektir. Bütüne bakarak daha alt olgular hakkında çıkarsamalar yapmak. Doğrusal bir sistemin girdisi x, çıktısı da y kabul edilirse, x ile y arasında doğrusal sistemlere özgü şu ilişkiler olacaktır. Şöyle:

Özellikleri sağlayan sistemlere verilen karmaşık bir girdiyi parçalara ayırıp her birine karşılık gelen çıktıyı bulabilir, sonra bu çıktıların hepsini toplayarak karmaşık girdinin yanıtı elde edilebilir. Ayrıca, doğrusal bir sistemin girdisini ölçerken yapacağınız ufak bir hata, çıktının hesabında da başlangıçtaki ölçüm hatasına orantılı bir hata verecektir. Halbuki doğrusal olmayan bir sistemde Y kestirmeye çalışıldığında ortaya çıkacak hata, X'in ölçümündeki ufak hata ile orantılı olmayacak, çok daha ciddi sapma ve yanılmalara yol açacaktır. İşte bu özelliklerinden dolayı doğrusal olmayan sistemler kaotik davranma potansiyelini içlerinde taşırlar.

Kaos görüşünün getirdiği en önemli değişikliklerden biri ise, kestirilemez determinizmdir. Sistemin yapısı ne kadar iyi modellenirse modellensin, bir hata bile, yapılan kestirmede tamamen yanlış sonuçlara yol açacaktır. Buna başlangıç koşullarına duyarlılık adı verilir ve bu özellikten dolayı sistem tamamen nedensel olarak çalıştığı halde uzun vadeli doğru bir kestirim mümkün olmaz. Bugünkü değerlerini ne kadar yi ölçersek ölçelim, 30 gün sonra saat 12'de hava sıcaklığının ne olacağını kestiremeyiz. Bu görüş paralelinde ortaya konan en ünlü örnek ise yukarıda verilen Kelebek Etkisi denen modellemedir.

Kelebek etkisi ile kaos teorisini açıklayan en iyi örnek şu şekilde:

1861-1865 yılları arasında Amerika İç Savaşı devam eder. Amerika'nın güney eyaletleri dış işlerde birbirine bağımlı ama iç işlerinde bağımsız olmak yani konfederasyon isterken, kuzey eyaletleri birbirine çok daha katı bir şekilde bağlı olmak isterler, yani federasyon isterler. Ayrıca kuzeyde modern kapitalizmin kuralları gereğince, emek gücüne harcadığı emek karşılığı ücret yani yövmiye ya da maaş ödenirken, güneyde ise köle işgücü vardır. Kuzey eyaletleri Amerika'nın güney eyaletlerindeki köle işgücünün tasfiye olmasını isterler, çünkü böylece kuzeye gelecek olan fazla işgücü yüzünden işçilik ücretleri düşecektir. Bundan dolayı Amerika'nın kuzey ve güney eyaletleri arasında 1861 yılında savaş çıkar ve kuzey eyaletleri Amerika'nın güney eyaletlerinin limanlarını ablukaya alırlar. Amerika'nın güney eyaletleri ise İngiltere ve Rusya'ya pamuk satamaz ve 19. yy'ın en önemli sanayilerinden birisi tekstildir. Bunun üzerine Rusya ve İngiltere pamuk yetiştirebileceği alanlar araştırmaya başlar. 1860lardan 1880lere kadar Rusya tüm Orta Asya'yı işgal eder, çünkü burası pamuk üretimi için çok elverişlidir. İngiltere ise Hindistan'ın Doğu kısmını işgal eder yine pamuk üretimi için. Görüldüğü gibi, Amerika'da çıkan bir iç savaş neticesinde Orta Asya'yı Rusya işgal ederken Doğu Hindistan'ı da İngiltere işgal etmiştir. İşte "Kelebek Etkisi" ya da "Kaos Teorisi" buna denir.

Kelebek Etkisi filmi

Bu teoriyi işleyen "Kelebek Etkisi" adlı film de dikkat çekmişti. 2004'te yayınlanan filmi Eric Bress ve J. Macky Gruber yönetmişti. Filmin başrollerinde Ashton Kutcher, Amy Smart ve Elden Henson yer almıştı.

2002 yılında geçen filmde yoğun stres altındaki Evan Treborn karakterinin günümüzde yaşadığı sağlık sorunlarının geçmişle bağlantısı inceleniyor. Treborn tesadüf eseri zamanda yolculuk yapıp geçmişe döndüğünü farkedince travma yaşamasına neden olan bölümleri hayatından silmeye çalışıyor. Ancak bu ufak tefek değişiklikler kelebek etkisine neden olarak Treborn'un hayatını tamamen değiştiriyor.

Filmin konusu şöyle: Evan Treborn, özellikle yoğun strese yaşadığı anlarda baygınlık geçirmektedir. Bunun nedeni ise karanlık geçmişidir... Treborn çocukluğunda cinsel tacizlere maruz kalmış ve kuvvetli psikolojik travmalar yaşamıştır. Treborn tesadüf eseri zamanda yolculuk yapıp geçmişe dönebildiğini fark eder ve geçmişinin bu bölümlerini silmek için uğraşmaya başlar. Çocukluğuna geri dönmeyi başaran genç adam geçmişini yeniden kurgulamaya başlar.