Türkiye için ‘tehlike’ sinyali

Yerel seçime sayılı günler kala herkes sandıktan çıkacak sonuca kilitlendi. Başta adaylar ve mensup oldukları partiler hem ellerindeki belediyeleri korumak hem de yeni belediyeler kazanmak için canhıraş bir mücadele veriyorlar.

Akademisyenler ise seçim öncesi yayınladıkları raporlarla Türk seçmeninin röntgenini çekiyor ve siyasetçilere faydalı olabilecek verileri sunuyor.

Siyasetçiler bu verilerden ne kadar faydalanıyor ya da hangi dersleri çıkarıyor, doğrusu bilmiyoruz.

Masamda duran bir araştırma da herkesin faydalanması gereken ‘’ders notları’’ ile dolu…

DURUM PARLAK DEĞİL…

Araştırma 23 Şubat ile 10 Mart 2024 tarihleri arasında 1606 kişi ile ‘’çevrimiçi’’ modeliyle yapılmış.

İstanbul Üniversitesi (İÜ) İktisat Fakültesi Pazarlama Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Süphan Nasır, İÜ Yönetim ve Strateji Bilim Dalı doktora öğrencisi Erdeniz Erdem ve yine aynı bölümde Araştırma Görevlisi olan Damla Sarı imzası taşıyan araştırma nasıl bir seçim ve toplumsal yaşam atmosferi içinde olduğumuzu özetliyor.

Geniş kapsamlı bu araştırmadan öne çıkan birkaç başlığı ele aldığımızda ülkenin halinin pek de parlak olmadığı görülüyor.

TAHAMMÜL YOK!

Araştırmadan öğrendiğimize göre, “Türkiye’deki her beş seçmenden biri partisi ile ilgili olumsuz görüş ve fikirlere tahammül dahi edemiyor.”

Yine aynı araştırmaya göre, “Seçmenlerin yüzde 50.1’i, karşıt görüşlü kişiler ile siyasi konuları konuşmama ve daha az sosyalleşme eğilimi taşıyor.”

Bu tablo, Türkiye açısından ciddi bir tehlike sinyalidir…

“Üç oy daha fazla alabilmek adına’’ toplumu kamplaştıran ve seçmenini konsolide etmeye çalışan tüm siyasetçiler, ülkenin içinde bulunduğu bu ruh halini iyi analiz etmeli; sadece bugünü değil, geleceği de düşünmelidir.

Zira; iyi bir siyasetçi günü kurtaran değil, geleceği kurandır…

Bakalım bugünün siyasetçileri bize nasıl bir gelecek bırakacak?