Gökyüzünde Retro Rüzgârı! Hangi Gezegen, Hangi Ders?
Temmuz ayında gökyüzü adeta “bir dur, düşün, yavaşla” diyor. Hani bazen hayat hızlı akar, her şey üst üste gelir, sen de durup şöyle bir nefes almak istersin ya… İşte Temmuz’da gökyüzü tam olarak bunu söylüyor bize. Çünkü bu ay bir değil, birkaç gezegen birden retroya giriyor veya zaten retroda yolculuğuna devam ediyor. Peki bu ne anlama geliyor? Gel, hep birlikte hem gökyüzünün dilini çözelim hem de bu yavaşlayan tempoyu hayatımıza nasıl uyarlayabiliriz, ona bakalım.
Önce kısa bir hatırlatma: Retro dediğimiz şey aslında gezegenlerin geri gitmesi değil, Dünya’dan bakınca öyle görünmeleri. Ama bu “geri gidiş” etkisi, hayatımızda eski konuların, geçmişte bırakılmış meselelerin yeniden gündeme gelmesini sağlıyor. Yani gökyüzü sanki eski bir defteri açıyor ve “Bak bakalım burada neyi unutmuşsun, neyi toparlaman gerekiyor?” diye soruyor.
Neptün Retrosu: Hayal Dünyasının Kapıları Açılıyor
4 Temmuz’da Neptün retrosu başlıyor ve neredeyse yıl sonuna kadar devam edecek. Neptün retrodayken, zihnimizin puslu tarafları ön plana çıkar. Kararsızlıklar, biraz dalgınlık ve bazen de gerçeklerden kaçma isteği olabilir. Ama bu dönemde en güçlü yanı ise sezgilerimizin artması, rüyaların derinleşmesi ve hayal gücümüzün yükselmesi. Özellikle sanatla uğraşanlar için verimli bir zaman. Tabii “gerçeklerden kaçmak” tehlikesine karşı da temkinli olmakta fayda var. Bu aralar çok hayal kuruyorsan ya da hayatın yükü ağır geliyorsa, biraz daha gerçekçi bakmaya özen göster.
Merkür Retrosu: Eski Defterler Açılıyor
17 Temmuz’da Merkür retrosu başlıyor ve 11 Ağustos’a kadar devam edecek. İletişimde aksamalar, yanlış anlaşılmalar, kaybolan mesajlar, ertelenen seyahatler bu dönemin klasiği. “Ben öyle demek istememiştim” diyenler çoğalır, eskiden kalan konular, eski arkadaşlar veya birdenbire çıkan eski sevgililer gündeme gelir. Önemli imzaları, yeni anlaşmaları mümkünse ertelemek, mecbursan birkaç kez kontrol etmek akıllıca olur. Elektronik aletlerin de sapıttığı, yolculukların geciktiği, küçük pürüzlerin büyüdüğü bir dönem. Sabırlı ol, işini sağlama al, acele etme. Herkes biraz daha anlayışa ihtiyaç duyacak.
Plüton Retrosu: Derinlerde Ne Var?
Mayıs ayından beri retroda olan Plüton, 15 Ekim’e kadar gölgede kalmaya devam edecek. Plüton’un retrosu kolay bir süreç değildir. Derine gömdüğün duygular, bastırdığın korkular, takıntılar bir şekilde yüzeye çıkabilir. “Ya hep ya hiç” dediğin noktada, kendini dönüştürmen gereken olaylarla karşılaşabilirsin. Bu süreçte güç savaşlarına girmek yerine, kendi gölgene bakmak, kendinle barışmak çok daha verimli olur. Kriz gibi görünen olaylar aslında sana “değişmen lazım” diyor. O yüzden zorluklardan kaçmak yerine, “buradan ne öğrenebilirim” diye bakmak hayatı kolaylaştırır.
Chiron Retrosu: Şifanın Peşinde
29 Temmuz’dan itibaren Chiron retrosu başlıyor ve tam Ocak 2026’ya kadar etkili olacak. Astrolojide Chiron “yaralı şifacı” olarak bilinir. Kendi yarasını tamamen kapatamasa da, başkalarına şifa olmayı öğrenir. Chiron retrosunda, geçmişte üzeri kapatılan yaralar, unutuldu sanılan acılar tekrar gündeme gelebilir. Amaç seni yaralamak değil, aksine şifalanman için o konuyu tekrar önüne getirmek.
Bu dönemde aidiyetsizlik duygusu, yalnızlık, kimlik karmaşası, topluma veya aileye ait hissedememek gibi temalar yoğunlaşabilir. Kendini yalnız ve çaresiz hissettiğin, “hiçbir yere ait değilim” dediğin zamanlar olabilir. İşte burada Chiron’un en önemli mesajı geliyor: Bilgiyle, öğrenmeyle, kendini ve başkalarını anlamakla şifalanabilirsin. Bir öğretmenle, danışmanla karşılaşmak, bir yol göstericiyle temas kurmak ya da kendin başkalarına rehberlik etmek, bu dönemin en şifalı yolları olabilir.
Chiron, öğretmenlik ve rehberlik temasını güçlendirirken, toplumsal yaralara da ışık tutar. Afetlerde kaybolan çocuklar, evini veya sevdiklerini kaybedenler, toplumun görünmeyen acıları bu süreçte daha belirgin olabilir. Bireysel yaralarla birlikte toplumsal yaralara şifa getirmek, yardımlaşmak ve birlikte iyileşmek çok kıymetli.
Ancak Chiron retrosunun bir başka hassas noktası var: Derinleşen yaralar, yalnızlık ve aidiyetsizlik duygusu bazı kişilerde umutsuzluk ve çaresizlik hissini artırabilir. Bu dönemde intihara meyil artabilir, özellikle kendini hiçbir yere ait hissetmeyen, çaresiz kalan kişiler için hayat daha zorlayıcı hale gelebilir. Böyle zamanlarda profesyonel destek almak, bir danışmandan ya da psikologdan yardım istemek büyük bir güç göstergesidir. Yalnız olmadığını, herkesin bir yerlerde bir yarası olduğunu, iyileşmenin mümkün olduğunu bilmek çok önemli.
Bazen bir arkadaş, bir aile üyesi, hatta hiç tanımadığın bir yardım hattı bile bu süreçte hayat kurtarıcı olabilir. Kırılganlığını kabullenmek, yardım istemekten çekinmemek, başkasının da sana şifa olabileceğini bilmek büyük bir adımdır.
Chiron retrosunda unutma ki; şifa hem bireysel hem toplumsal gelir. Yaralarınla barış, ihtiyacın olduğunda el uzatmaktan çekinme ve başkalarının da senin şefkatine ihtiyacı olabileceğini unutma. Bu süreçten güçlenerek, iyileşerek ve yeniden umutla çıkabilirsin.
Satürn Retrosu: Sabır ve Sorumluluk Testi
12 Temmuz’dan itibaren Satürn de retroya dönüyor ve Kasım sonuna kadar geri gidecek. Satürn hayatın öğretmeni; sabır, disiplin, sorumluluk gibi konuları gündeme getiriyor. Bu retroda bazı işler gecikebilir, planlar değişebilir. Ama aslında amaç, sağlam temeller atmamız, işleri daha iyi organize etmemiz için zaman tanımak. Sabırsızlanmak yerine, “Ben bu işin neresindeyim, nerede hata yaptım, neyi daha iyi inşa edebilirim?” diye bakmak gerekiyor. Uzun vadeli hedefler için hazırlık yapmak, temeli güçlendirmek için çok uygun bir dönem.
Peki, Bütün Bunlar Ne Anlama Geliyor?
Temmuz ayında gökyüzü bize açıkça “acele etme, geçmişle yüzleş, planlarını gözden geçir” diyor. Hatalardan ders almak, eski konuları toparlamak, sabırlı ve esnek olmak bu ayın ana teması. Kimi zaman yavaşlamak bir kayıp değil, büyük bir kazançtır. Kendine şans tanı, geçmişi affet, geleceği ise yeniden inşa etmek için zaman ayır. Çünkü retro dönemler aslında hayatın “tamir arası” gibidir. O tamirde, zaman zaman toz kalkar, eski defterler açılır; ama iş bittiğinde yeni bir düzene, yeni bir enerjiye kavuşursun.
Unutma, gökyüzüyle kavga etme. Onun ritmine ayak uydurmak, kendi hayatına da huzur ve denge getirir. Temmuz’da gökyüzünün rehberliğinde, yavaşlayarak, düşünerek ve kendine dönerek ilerle. Emin ol, sonrasında her şey çok daha sağlam olacak.