CHP'li Adıgüzel'den tv100 canlı yayınında önemli açıklamalar: 'Geççek' CHP için mi yapıldı?

CHP Genel Başkan Yardımcısı İstanbul Milletvekili Onursal Adıgüzel, siayasi tartışma yaratan Tarkan'ın yeni şarkısı 'Geççek'le ilgili açıklama yaptı. Onursal Adıgüzel, "Muhalefetle Tarkan anlaşmış, bir parça yazdırmışlar, seçim şarkısı olacakmış. Bunlar tamamen yalan" dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı, İstanbul Milletvekili Onursal Adıgüzel tv100'de yayınlanan Pazar Siyaseti'nde Pınar Işık Ardor'un gündeme ilişkin sorularına yanıtlar verdi, çarpıcı açıklamalarda bulundu. 

İşte Onursal Adıgüzel'in siyaset, ekonomi, gündem ve dış politikadaki gelişmelere ilişkin değerlendirmelerinden önemli satır başları: 

Tarkan, kendini Türkiye'ye ispatlamış bir Megastar. Bizde severek dinliyoruz. Üzerine çok fazla gidildi. Tarkan'ın "geççek şarkısı" zamanın ruhunu yansıtıyor. Türkiye'nin içinde bulunduğu ekonomik durum, pandemi ve kutuplaşmayla birlikte dinleyicilerde böyle düşündü. Şarkıyı dinlediklerinde bu zor günler de geçecek bitecek diye düşündü. Bir kere şöyle komplo teorileri üretildi, muhalefetle Tarkan anlaşmış, bir parça yazdırmışlar, seçim şarkısı olacakmış. Bunlar tamamen yalan. Türkiye'nin içinde bulunduğu durumda çifçisi, emeklisi, hepsi dertli. Bakıyorsunuz grevler var. İnsanlar mutlu değil Türkiye'de. Tarkan'ın bu şarkısı umut oldu insanlara. Biz muhalafet olarak 84 milyonun birlikte şarkı söylediği bir ortamı yaratmaya çalışıyoruz. İktidar Türkiye’nin hep birlikte bir şarkıyı söylemesinden bile korkuyor. Hep birlikte bir şarkı söylemesi, yan yana gelmesi çok rahatsız ediyor. Muhalefeti suçlamaya çalışıyorlar ama oradaki paniği o gece gördük.

6 muhalefet lideri ne mesaj verdi?

6'lı masa umut masasıydı aslında. Gençler artık kavga istemiyor. Diyalog istiyor. Bu masa da geleceğe umut oldu aslında. Bu masanın toplanmasında parlamenter sistem çalışması vardı. Gerek Bahçeli'nin eleştrileri gerek Cumhurbaşkanımızın eleştirileri oldu bu toplantıyla ilgili. Bahçeli çıktı ağza alınmayacak sözler söyledi, Cumhurbaşkanı Erdoğan bu masanın itibarsızlaşması için mücadele etti. Ama ben sokağa çıkıyorum ve milyonlarca vatandaşımızın bu masanın bir araya gelmesinden dolayı mutlu. Çünkü vatandaşımızın diyalog istiyor, memleketin faydası için bir araya gelebilen siyasetçiler istiyor.

"Bu Parlamanter Sisteme dönüş için kurulmuş bir masa"

20 yıllık Türkiye yönetimine bakın benim yüzde ellim senin yüzde ellin. Ne oldu bu yüzde 50 anlayışı? Geldiğimiz noktada Türkiye ekonomisini iflas ettirdi, dış politikada birçok sorunla baş başayız. Eğitim sistemimiz çökmüş durumda. Sağlık sisteminde hastalar sokakta kalmış durumda. Görünüyor ki 20 yıllık kutuplaşma siyasetinin hiçbir mantığı yok. Hele de Cumhur İttifakı'nın yöneticileri, Sayın Cumhurbaşkanı ve Bahçeli'nin her seferinde kaşı çatık çıkıp kürsüde hakaret etmeleri bu ülkede insanları mutlu etmiyor. İnsanlar birliktelik istiyor. Bu Parlamanter Sisteme dönüş için kurulmuş bir masa. Bunun için bir çalışma hazırlanmış durumda. Eğer bir ittifak kuracaksa Cumhuriyet Halk Partisi önümüzdeki süreçte geçmişteki Millet İttifakı'nda olduğu gibi ilkeler ittifakı kuracak ve ilkeler etrafında birleşek.

Biz dış politikada herkesle görüşebiliriz. Burada bahsettiğim konu. Sürdürebilirlilik... Ahbap çavuş ilişkisi değil.

15 Temmuz'un sorumlusu sayılıp özellikle İçişleri Bakanı'nın ve Cumhurbaşkanı'nın hedef gösterdiği Birleşik Arap Emirlikleri'ne ne değişti de gittin? Bunu açıklaması lazım. Biz şeffaflıktan yanayız.

"HDP’nin Millet İttifakı’na katılmak gibi bir isteği yok"

HDP, 6 milyon oy alan bir parti. Meclis'te kendisini temsil eden bir parti. Biz de 6 siyasi partiyle bir anayasa çalışması yapmışız. Bunu geçen hafta karara bağlamışız. Pazartesi günü ortaya ciddi bir taslak çıkacak. 28 Şubat'ta bu çalışamalar kamuoyuyla paylaşılacak. Bunun bir yerinde HDP'nin olmasınnın mantığı yok zaten. Diğer tarafından da PKK ile olan ilişkilerini onlara sormak lazım. HDP, PKK ile arasına mesafe koymak zorundadır. HDP’nin Millet İttifakı’na katılmak gibi bir isteği yok.

"Kılıçdaroğlu'nun aday olmasını isterim"

6 muhalefet liderinin bir araya geldiği masada o gün aday konuşulmadı. Meselelenin özü diyalog. İnsanlar bunu istiyor. Onun için bu masada diyalog var. Kimin aday olduğunun orda konuşulmasına bence gerek yok. İktidarın söylecek bir sözü olmadığı için konu adaya geliyor. Seçim takvimi ortaya çıktıktan sonra Millet İttifakı'nın adayını herkes görecek zaten. Benim gönlümden geçen isim tabii ki sayın genel başkanımız. Bizim içimizde aday tartışması yok. Kendi içimizde biz bunları gülerek izliyoruz.

CHP Genel Merkezi 13. katında neler oluyor?

CHP’nin trolleri yok. Organik büyümeye, etkileşime inanıyor. Hiçbir hesabı finanse etmek gibi bir derdi yok. Bilgi ve iletişim teknolojilerinden sorumluyum. Yönetim bilişim sistemlerimiz var. Güçlü seçmen ve seçim analiz sistemlerimiz var. 973 ilçemizden herkesin görevi dahilinde girebildiği ekranlarımız var. Sayfalarımız var. Bunların giriş ekranlarını kopyalamışlar. Benim danışmanlarımı hedef göstermeye çalışmışlar. Bunların hepsi yalan. Cumhuriyet Halk Partisi büyük bir yapı ve organizasyon. Cumhuriyet Halk Partisi'nin her katına genel başkan yardımcılarının erişimi vardır.

"Kimse 28 Şubat tarihinden rahatsız olmadı" 

Güçlendirilmiş parlamenter sistem çalışmasını tamamlayan altı muhalefet partisinin hazırlanan mutabakat metnini kamuyoyuyla paylaşmak için seçtiği 28 Şubat tarihi ile ilgili tartışmaları yanıtlayan Adıgüzel "Liderler Şubat ayı içerisinde bu açıklamayı yapmak istiyorlardı. En hızlı şekilde sonuçlansın istediler. 28 Şubat’a denk geldi, kimse de 28 Şubat olmasından rahatsız olmadı. En iyi şekilde hazırlanıyoruz. Bilkent Otel'de 28 Şubat günü saat 13:30'da olacak toplantı. Liderler burada bir konuşma yapacak. Sonra da çalışmayı hazırlayan genel başkanların metni okuyacağını biliyorum. Sivil toplum örgütleri, sendikalar ve akademisyenlerin yer alacağı bir toplantı olacak. TÜSİAD özelindeki çağrıyla ilgili benim bir bilgim yok" dedi.

Ekonomideki son gelişmeleri değerlendiren CHP Genel Başkan Yardımcısı, İstanbul Milletvekili Onursal Adıgüzel şunları kaydetti:

Ülkeyi yönetmek öngörülü olmaktan geçer. Krizleri de planlamak gerekir. Evet, dünyada da bri pandemi krizi var. Ama dünyada ki yansıması ile Türkiye'deki yansımasına bakalım. OECD ülkelerinin enflasyon oranına bakalım yüzde 6. Amerika'nın yüzde 7.5. Türkiye'nin TÜİK'e göre yüzde 50 yani 8 katı...

Evet enerji fiyatlarında dünyada da bir artış var ama Türkiye'deki dolar artışıyla da bunu birleştirdiğimiz zaman katbekat artan bunu da vatandaşın sırtına yükleyen bir anlayış var. 'Faiz sebep enflasyon sonuçtur' anlayışında dünyadaki duruma bakıldığında faizin enflasyonu dengeleyen bir anlayış olduğu konuşulurken Türkiye'de tam tersi bir modele geçildi. Biz bu modele karşıyız. Çünkü başarısız oldu.