Çocuklar için motokrosun faydaları: Denge, cesaret ve stres yönetimi
Türkiye’de motosiklet sporlarına ilgi her geçen gün artıyor. Bu ilgi artık öyle bir noktaya ulaştı ki, aileler çocuklarını 3–5 yaşından itibaren motosikletle tanıştırmaya başladı. Üç tekerli bisikletle başlayan serüven 3-4 yaşından itibaren kros motorlarıyla toprak pistlerde devam ediyor. Motosiklet sporlarının başlangıç noktası sayılan motokros, çocuklara hem denge hem cesaret hem de disiplin kazandırıyor.
Türkiye'de motokrosun geleceği
Eylül ayında Afyon’da koşulan MXGP – Dünya Motokros Şampiyonası sırasında Kawasaki, KTM, Gas Gas, Husqvarna ve Yamaha gibi global markaların , devasa tırlarla kurduğu teknik merkezlerin hemen arkasında çok başka bir manzara vardı. 5–17 yaş aralığındaki Türk minik motokrosçular ve aileleri, karavanları ve çadırlarıyla alandaydı. Dünya yıldızlarını izliyor, Uluslararası Motosiklet Federasyonu’nun antrenörlerinden kısa dersler alıyorlardı. Ancak bir farkla; masrafların tamamı ailelerin omuzundaydı. Onlar, şampiyonluk hayalini bu imkânsızlıkların arasında kuruyorlardı. İstanbul Arnavutköy Belediyesi sporcularından Motokros kadınlar kategorisi şampiyonu 17 yaşındaki Selen Tınaz'ı bu minik karavanların arasında görmüştüm. Babası "ben O'nun hem babası,hem antrenörü,hem aşçısı hem şöförüyüm. Belediyemiz elimizden tutmasa kızım bu başarıları elde edemezdi" diyordu.

Çocuklar motokrosa kaç yaşında başlayabilir
O ailelerden biri olan Yeşim ve Orhan Mete çiftinin davetiyle Kocaeli Akmeşe’deki motokros pistine gittiğimde karşılaştığım manzara unutulmazdı. Henüz en küçüğü 5 en büyüğü 14 yaşında olan çocuklar minik motorlarıyla rampalardan atlıyor, egzoz cayırtısıyla toprak zeminde tozu dumana katıyorlardı.Henüz piste çıkmayan 25 aylık Ali Barlas Duman, Yamaha PW 50’siyle adeta pistin maskotu olmuştu. Ablası Minelyade ise çoktan yarış tecrübesi kazanmış, gözünü daha büyük başarılarına dikmişti.İki çocuğu için tüm imkanlarını seferlber eden jeoloji mühendisi Melih Duman "çocuklarımı boş zamanlarında Avm'ye götürmek istemiyorum" diyor.
Aileler bir yandan piknik sofralarını kuruyor, bir yandan da çocuklarının motorlarına göz kulak oluyordu. Spor artık sadece pistte değil, aileler arasında da bir dayanışma kültürü yaratmıştı.

Çocuklar için motokrosun maliyeti ne kadar?
Ailelerden aldığım bilgilere göre motokrosa girişin belirli aşamaları ve ciddi maliyetleri var:
- Çocuklar 4–5 yaşında motokrosa başlayabiliyor.
- Başlangıç motosikleti genellikle Yamaha PW 50. Fiyatı yaklaşık 125 bin lira.
- 50 cc sınıfına geçildiğinde Husqvarna, Kawasaki, Gas Gas veya Yamaha tercih ediliyor. Fiyatlar 250 bin lira civarında.
- 12 yaşından itibaren çocuklar 85 cc, ardından 125 cc motorlara geçiyor. Bu motorların fiyatı 450–570 bin lira arasında.
- Koruyucu kıyafetlerin maliyeti ortalama 40 bin lira.
- Grup dersleri çocuk başına 2 bin lira, özel dersler en az 10 saatlik paketlerle 30 bin lira civarında.
- Yılda iki kez lastik değişimi gerekiyor: 20 bin lira.
- Antrenmanlarda günlük ortalama 5 litre benzin tüketiliyor.
- Motorların 150–200 saatte bir segman değişimi şart.
- Motokros kulüplerinin üyeliği yaklaşık 250 bin lira; bunun içinde eğitim, bakım ve yarışlara katılım var. Konaklama gibi diğer masraflar yarışçılara ait
Türkiye Motosiklet Federasyonu’nun düzenlediği yarışlara katılım ücreti 850–2.000 lira arasında değişiyor.
Motosiklet sporuna girişin başlangıç noktası motokros; neredeyse tüm dünya şampiyonları kariyerlerine burada başlıyor.

Motokros çocuklarda özgüven, denge ve stres yönetimini nasıl geliştiriyor.
Duru Gören, henüz 8 yaşında. 3 yıldır motokros yapıyor, piyano da çalıyor. İlk yarış yılında 5–8 yaş grubunda Türkiye 2.’si olmuş. Şimdi KTM SX 65 kullanıyor. “Motokros bana heyecan veriyor, büyüdüğümde pistte birincilik istiyorum” diyor. Babası veteriner hekim Erman Gören, kızının spor sayesinde denge ve stres yönetiminde büyük gelişim gösterdiğini söylüyor.
Ali Barlas Duman, henüz 25 aylık olmasına rağmen hem elektrikli hem benzinli motor sürebiliyor. Küçük kazalardan hiç yılmadan motorunu yerden kaldırıp devam etmesi ailesinin gururu. Ablası Minelyade, daha deneyimli bir yarışçı. Babaları jeoloji mühendisi Melih Duman, “Çocuklarımızı AVM’lere değil, bu pistlere getiriyoruz. Hem sosyalleşiyor hem özgüven kazanıyorlar” diyor.
Aybike Mete, 13 yaşında. 2 yaşında annesinin selesinde motora binmiş, 7 yaşında kros motoruna geçmiş. Bugün 85 cc’lik motoruyla birçok yarışta derece elde etmiş durumda. Hedefi önce Türkiye birinciliği, sonra daha büyük başarılar.

Motokros pistlerinde kardeşlik ve aile dayanışması
Kocaeli Akmeşe’deki piste davet eden Orhan ve Yeşim Mete çiftiyle ilk olarak Afyon’daki yarışlarda tanışmıştım. Orhan Mete kadın doğum uzmanı bir doktor, Yeşim Mete ise klinik psikolog. Ailenin dört ferdi de motosiklet tutkunu. Orhan Mete, kırk yılı aşkın süredir motosiklet kullanıyor; geçmişte Triumph Trophy, BMW 1200 LT ve Honda Goldwing gibi pek çok büyük motoru olmuş. Yeşim Mete’nin ilk göz ağrısı ise Yamaha Virago 535. Çift, mühendis olan oğullarını da yanlarına alarak dört motorla bir gün Avrupa turuna çıkmayı hayal ediyor.
Kızları Aybike, motosikletle ilk kez henüz iki yaşındayken annesinin selesinde tanışmış. Yedi yaşında kros motoruna binmeye başlayan Aybike, bugün 13 yaşında ve 85 cc’lik motosikletiyle birçok yarışta derece elde etmiş durumda. Pistteki performansı yalnızca izleyenleri heyecanlandırmıyor; kendisinden küçük sporculara da ablalık ediyor. Hedefi önce kadınlar kategorisinde Türkiye birinciliği, ardından daha büyük başarılar.
Orhan ve Yeşim Mete çifti, hem yaşları hem de motosiklet konusundaki bilgi ve deneyimleriyle diğer ailelere adeta rehberlik ediyor. Pist kenarında mangalın başına geçip onlarca çocuğu ve bizleri doyururken bile çevresindekilere yol gösteren, destek veren bir tavırları var. Onlar ve diğer aileler, minik yaşta motokrosa başlayan çocukların ileride Türkiye’yi uluslararası arenada temsil edebilecek şampiyonlara dönüşebileceğini düşünüyor. Aynı zamanda ekonomik durumu elveren ailelere de bir çağrıları var: “Doğru eğitim, doğru ekipman ve doğru motosikletlerle bu spor son derece güvenli. Çocuklarınızı korkmadan yönlendirin.”
Mete ailesi sadece kendi çocuklarıyla değil, pistteki tüm miniklerle ilgileniyor. Orhan ve Yeşim Mete’nin motosiklet tutkusu ve tecrübesi diğer ailelere de güven veriyor.

Motorsporlarında şampiyon çıkarmak için öneriler
Ailelerin motosiklet sporunun gelişmesi ve gelecekte uluslararası başarılar elde etmek için yetkililerden bazı istekleri var.
Yerel yönetimler daha fazla pist açmalı. Akmeşe örneği yaygınlaştırılmalı.
Motokrosa “tehlikeli spor” gözüyle bakılmamalı; bakanlıklar ve federasyon daha aktif rol almalı.
Çocuk motosikletlerinde vergiler düşürülmeli. Bulgaristan’da KTM SX 50, 170 bin lirayken Türkiye’de 275 bin lira.
Erkek ve kız çocukların aynı klasmanda yarışması adil değil; kızlara özel kategoriler açılmalı.
Medya, çocuk motokrosçulara ve başarılarına daha çok yer vermeli.
Türkiye Motosiklet Federasyonu yarış katılım ücretlerini kaldırmalı.
Markalar çocuklara ücretsiz eğitim desteği vermeli.
Bugün toprak pistlerde düşüp kalkarak öğrenen bu minikler, doğru destek verildiğinde yarının dünya şampiyonları olabilir. Ailelerin karavanlardan kurduğu küçük dayanışma toplulukları, belki de Türkiye’nin gelecekteki MotoGP yıldızlarının filizlendiği yer olacak.Hepsini yürekten kutluyorum.