İstanbul tekrar kazanılmalı Sayın Erdoğan

0:00/ 0:00

Değerli dostlar, değerli okuyucular, kritik günlerden geçiyoruz.

Dünyanın tamamında yaşanan küresel ekonomik kriz bizi de vurdu.

Haklı olarak devletten destek bekliyoruz. Bu hayat pahalılığına karşılık olarak asgari ücrete, memur, emekli maaşına zam istiyoruz. Emeklilikte yaşa takılmak istemiyoruz, emekli olmak istiyoruz.

Devlet hepsini yaptı. Maaşlara zam yapıldı, Emeklilikte Yaşa Takılanlar emekli oldu.

Evet arkadaşlar, bu ekonomik sıkıntılar içinde devlet bunların hepsini yaptı.

Peki ne ile yaptı?

Petrol kuyularımız var, petrol sattık diyebilir miyiz?

Hayır!

Mercedes, BMW, Audi’miz, yüzyıllık silah sanayimiz var, satıyoruz diyebilir miyiz?

Hayır!

"Devlet yapısında nasıl yaparsa yapsın" diyoruz!

"Ama zam gelmesin, vergiler artmasın ister petrolü olsun ister olmasın ister araba satsın ister satmasın; ne yaparsa yapsın, zam yapmasın, vergiler artmasın ama her istediğimiz olsun" diyoruz!

Yok öyle bir dünya arkadaşlar!

Yok öyle bir Türkiye!

"Depremzedelere evler tekrar inşa edilip verilsin, sel hasarları karşınlasın, maaşlara da zam gelsin ama bize kimse dokunmasın" diyoruz!

Kusura bakmayın arkadaşlar ama bu süreçte böyle bir lüksümüz yok!

Ekonomiyi de toparlamamız lazım. Sayın Erdoğan'ın elinde sihirli değnek yok. Biraz daralacağız, biraz sabredeceğiz ve bu günleri atlatacağız, başka yolu yok!

Her zam sonrası sosyal medyada Cumhur İttifakı'na oy verenlere hakaret edenleri, "Nasıl zamlar mutlu musunuz" diyenleri görüyorum.

Her zam haberinde zil takıp oynuyorlar!

Hiç kendinizi paralamayın, biz sabrediyoruz, bu günlerin geçici olduğunu da biliyoruz. Bu memleketi, Doğu'da yerel yönetimlerde özerklik ilan edecek HDP Eş Başkanı'na, pardon CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na teslim etmediğimiz için çok mutluyuz!

Sizin gözünüzü öyle bir Erdoğan nefreti bürümüş ki Kılıçdaroğlu ülkeyi de böldürse siz yine zil takıp oynayacak bir güruhsunuz!

Her şeyi siz biliyorsunuz. Siz çok aydınsınız. En iyi ekonomist sizsiniz. Her şeyi siz biliyorsunuz. Siz, siz sadece siz!

Siz seçilmişler, siz burnu Kaf Dağı'nda olanlar ve geriye kalanlar!

Allah bu milleti sizin elinize düşürmesin!

Bu da geçer, ekonomi de düzelir, her şey yoluna girer ama kurt kışı geçirir yediği ayazı unutmaz!

Önümüzde yerel seçimler var, İmamoğlu sözünü verip yapmadığı hizmetleri unutturmak için yine küçük Emrah rolüne büründü; acıların çocuğu, mağdur İmamoğlu!

Herkesin dava açtığı, mağdur ettiği, ağaçların, yaprakların alkışladığı, tatilin çok yakıştığı İmamoğlu gündemi yine meşgul ediyor!

Varlığını Kemal Kılıçdaroğlu'na borçlu olan İmamoğlu, ballı İmamoğlu, fırsat bu fırsat deyip CHP Genel Başkanlığı hayalleri kuran İmamoğlu!

İşte bu İmamoğlu karşısında seçimler kazanılmalı Sayın Erdoğan!

Halkın değişim beklentisine karşılık vermeniz harika oldu. Bakan atamaları yerinde oldu, mevcut kabine harika.

Geçen seçim olağanüstü bir seçim oldu. Halktan çok destek gördünüz. Mitingler, TV programları, yazılar, sizi gönülden seven ve karşılıksız mücadele edenler sizi tekrar iktidara taşıdılar.

Allah yolunuzu açık etsin. Yerel seçimler yaklaşıyor, her zaman olduğu gibi halk ile yine birebir temas çok önemli. İnsanlara olan bitenlerin gerekçesini anlatmak, tabana inmek çok önemli!

El birliği ile İstanbul'u tekrar kazanacağımıza yürekten inanıyorum!

Sayın Kılıçdaroğlu'na gelince, koltuktan kalkamadı!

Millet olarak soruyoruz; neden kalkamıyorsunuz koltuktan?

Yoksa siz bir diktatör müsünüz?

Ne oldu, neden kalkamıyorsunuz bize anlatın...

Allah bu memleketi sizlerden korudu... Daha CHP Genel Başkanlığı koltuğunda kalkamıyorsunuz ama Sayın Erdoğan'a diktatör diyorsunuz!

Millet gördü kimin diktatör olduğunu!

Son olarak tekrar söylüyorum, yerel seçimler yakın, daha çok temas şart. Daha çok halkın içine inilmeli, ekonomide atılan adımlar anlatılmalıdır ve halkımız ikna edilmelidir!

Bakalım Mevla neyler neylerse güzel eyler,

Allah vatana, millete zeval vermesin.

Vesselam…