Payız yuxusu Sinan Oğan’a qış olmasın…

0:00/ 0:00

Cumhurbaşkanı adayı olarak yüzde 5,17 oy alınca ve onun vereceği “destek” adeta “kilit” olarak nitelenir hale gelince gördüğü rağbet, hayatı boyunca hayal ettiği bir noktaydı belki de Sinan Oğan için.

Bunun da tadını çıkardı doğal olarak.

Oyu belli olduktan ve dikkatler ona çevrildikten sonra bir tweet attı “Payız is coming” diye.

Yani Sonbahar geliyor…

Payız, Azerbaycan lehçesinde Sonbahar demek…

Sinan Oğan için Azerbaycan ideolojik olarak çok önemli. Türk milliyetçiliği, Ermenistan karşısındaki tutumu ve Kafkasya üzerindeki çalışmaları, Rusça’ya hâkimiyeti, Azerbaycan halkıyla mezhebi yakınlığıyla, bir zamanlar Azerbaycan’ın efsane ismi Ebulfeyz Elçibey’in ofisinde çalışmış olmasıyla çok farklı bir yerde.

Kimileri bu sözün Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Biz kimseyle pazarlık etmeyiz” sözlerine gönderme olduğunu ifade ediyor. Ardından da Erdoğan’ın bu sözlere rağmen neden Oğan ile görüştüğünü, bunun çelişki olduğunu.

Erdoğan “KİMSEYLE GÖRÜŞMEM” demedi, “KİMSEYLE PAZARLIK ETMEM” dedi. İkisinin arasında dağlar kadar fark var.

Ama Sinan Oğan bu seçimin Erdoğan için “sonbahar” olduğunu ima ediyorsa şayet, bu söze yine Azerbaycan Türkçesiyle yazdığım başlık uygun düşer:

“Payız yuxusu Sinan Oğan’a qış olmasın…”

Yani;

Sonbahar hayali Sinan Oğan’a kış olmasın…

Neyse, bu arada ATA İttifakı o karar verinceye kadar dağıldı. İttifak’ın bileşenlerinden Adalet Partisi Genel İdare Kurulu “İktidarın gitmesi” için yola çıktıklarını belirterek Kemal Kılıçdaroğlu’na destek vereceğini açıkladı. Adalet Partisi’nin Genel Başkanı Vecdet Öz’ü iyi tanırım, aslında bu konuda çok isteksizdi. Partisi, hiç çalışma yapmaması, asıl adaylarını Zafer Partisi içinden göstermiş olması ve Cumhur İttifakı ile Millet İttifakı bileşeni çoğu partiden daha fazla oy almasına rağmen(130 bin) Cumhur İttifakı’ndan gereken ilgiyi göremeyince ve Sinan Oğan yaptığı temaslardan kendisini hiç haberdar etmeyip tek başına hareket edince bu sonuç doğdu. Partide çalkantı çıktı ve böyle bir karar alındı. Yoksa Atatürk Milliyetçisi olduğunu söyleyen ve merkez sağ gelenekten gelen bir partinin yeri esasında Cumhur İttifakı ve Erdoğan’ın yanıydı. Anladığım kadarıyla da Cumhur ittifakı ve Tayyip Erdoğan da Ata İttifakı’nın içişlerini ya da işlemeyişini bilmediği için doğrudan Sinan Oğan’ı muhatap aldı.

Sinan Oğan bugün saat 17.00’de basın toplantısı yaparak kimi ya da nereyi destekleyeceğini açıklayacakmış.

Sinan Oğan’ın kararı tabii ki çok önemli.

Tamam, oyları üzerinde pek hükmü yok…

Ama yine de; Azerbaycan’a olan bağlılığını dikkate aldığımızda TARİHİ İPEK YOLU’nu Azerbaycan’ı by-pass ederek İran’dan geçirmeyi vadeden Kemal Kılıçdaroğlu’nu desteklemeyi düşünür mü?

Karabağ savaşında Azerbaycan milleti Ermenistan ordusunu topraklarından atma mücadelesi verirken “Türkiye maalesef Azerbaycan’a cihatçı gönderiyor ve silah yardımı yapıyor” diyen Kılıçdaroğlu’nun dış politikadan sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ünal Çeviköz’le aynı platformda çalışır mı?

“Libya’da ne işimiz var, niye askerlerimiz orada, Mavi Vatan da neymiş, Suriye’nin kuzeyinde ne işimiz var, kim bize saldıracak YPG mi,  tezkereye hayır, YPG bir terör örgütü değildir” diyen ve PKK-HDP’ye özerklik vermeyi vadeden, FETÖ’ye Meclis’te grup kurduran Kemal Kılıçdaroğlu ile nasıl bir ortak paydası olabilir?

Biliyorum, Yedili Masa’nın Adayı Kemal Kılıçdaroğlu şu anda telaş içinde ve bütün tuşlara aynı anda basıyor…

Kürt mahallesinin ziline basıyorlar, milliyetçi kesimin ziline basıyorlar, Kemalistlerin, ultra seküler laikçilerin ziline; hepsine birden, bütün tuşlara aynı anda.

Bunu yaparken de HÜDA PAR’A saldırıp duruyorlar. Sabah akşam dört doz…

Çünkü heybelerinde bir şey yok. Heybede ne olduğunu kimse sormasın diye HÜDA PAR’ı itibarsızlaştırarak HDP gerçeğini saklamaya çalışıyorlar.

“Ay yıldızlı bayrak bizimdir. Sınırlarımızı böldürmeyiz. Vatanımızı böldürmeyiz. Bizim Hizbullah diye bir örgütle işimiz yok, desteğimiz yok.  Şiddeti ve terörü siyasetin aracı yapanları kesinlikle reddediyoruz” diyen HÜDA PAR’ı HDP ile eşitlemenin tek bir amacı var; PKK İLE OLAN İLİŞKİLERİ, HDP İLE VARILAN MUTABAKATI SAKLAMAK…

Hakkında ilk kez 600 sayfalık YALANLAR KİTABI yazılan tek Cumhurbaşkanı Adayı olan Kemal Kılıçdaroğlu bu ülkenin başına gelmiş en büyük talihsizlik.

Bu talihsizliğin kangren haline gelmesine kenardan köşeden destek veren herkesin sonuçlarına da ortak olacağı muhakkak.

Uluslararası ilişkiler uzmanı, siyaset bilimci, gazeteci Dr. Ahmet Şairoğlu önceki gün bir tweet atmış:

Azerbaycan'da bir deyim var: “Cücəni payızda sayarlar" diye(Civcivleri sonbaharda sayarlar). Kısacası, bir az sabırlı olun. Sonbahara az kaldı, civcivleri Erdoğan sayacak…

Ahmet beyin Yasin Yıldız isimli bir takipçisi ise ona benim yazımı(*) hatırlatmış. 15 Temmuz hain FETÖ darbesi girişiminden önce, 21 Nisan 2016 tarihinde yayınlanan “Cemaatçi askerlere son uyarı: Tavuk ‘tar’da sayılır!” başlıklı yazım.

Nerden nereye…

Hadi bakalım.

(*) https://www.turkiyegazetesi.com.tr/kose-yazilari/fuat-ugur/cemaatci-askerlere-son-uyari-tavuk-tarda-sayilir-591124