Suriye ile diplomatik ilişkiler kurulmalı

Dediği gibi oldu. Ateş Suriye ile birlikte Türkiye’ye düştü. 2013 yılında Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde terör saldırısı ile patlayan bombalar, 53 vatan evladının şehadetine sebep oldu!

Suriye'nin kuzeyinde PKK örgütü, terör devleti kurmak için harekete geçti. Suriye'nin toprak bütünlüğü bozuldu, Suriye'de rejime muhalif örgütler türedi, Rusya ve ABD Suriye'ye girmiş oldu.

Yakın bir geçmişte, El-Nusra'nın PKK ile milyon dolarlık ham petrol ticareti yaptığını tespit etmiştim. Bu durumu devlet yetkililerine bildirmiştim. Bununla alakalı gerekli adımlar atılmıştı. El-Nusra'nın PKK'ya ham petrol ticareti üzerinden milyonlarca dolar kazandırması, PKK'nın milyonlarca dolarlık mermi, silah alıp, askerimize sıkması, şehit etmesi anlamına gelir!

Yani konunun özü şudur;

Suriye’nin toprak bütünlüğü bozulmuş, terör örgütlerinin yuvası haline gelmiştir.

Milyonlarca insan ölmüş, milyonlarca kadın, çocuk göç etmek zorunda kalmıştır.

Türkiye'nin dış politikası zamanın bazı yetkililerinin stratejik derinliğine gömülmüştür!

Halbuki o dönemde, Sn Cumhurbaşkanımızla son derece iyi ilişkiler yürüten Beşer Esad ile diyaloglar şu şekilde olsaydı durum nasıl olurdu?

Ayaklanma başladığında Türkiye Cumhuriyeti olarak, "Ey kardeşim Esed! Ülkendeki bu ayaklanmaları bastırmak için Türkiye Cumhuriyeti askeri ve istihbaratı ile yanındadır" deyip destek olsaydık bugün mevcut tablo oluşmaz, Esed Rusya’nın kucağına oturmazdı, ABD DEAŞ üzerinden Suriye’nin petrolünü sömüremez, orada türeyen PKK, PYD, YPG'ye binlerce TIR silah gönderemezdi! Milyonlarca insan ülkesini terketmek zorunda kalmazdı!

Olan oldu, kaderin önüne geçilemedi.

Sn Cumhurbaşkanımız ölümden, zulümden kaçan milyonlarca insana kucak açtı, ölümden ve zulümden kurtardı. Olması gereken de buydu.

Yunanistan gibi bu insanları ölüme terkedemezdik.

Geride kalan 12 sene sonunda Suriye normalleşme sürecine zorlanırken, Türkiye 30 km'lik güvenli bölgeyi oluşturmaya çalışmış, orada biriket evler yapmış ve Suriyelileri ülkelerine güvenli bir şekilde göndermeye başlamıştır.

Fakat bu süreci hızlandırmak, insanları güvenli bir şekilde yerleştirmek için Suriye ile diplomatik görüşmeler yapılmalı, pazarlıklar yapılmalı, Suriye’nin tekrar toprak bütünlüğü sağlanmalı, tüm örgütlerin ülkeyi terketmesi için destek olunmalı ve iş birliği yapılmalıdır.

Türkiye’nin bir an önce Esed’i Rusya’nın güdümünden çıkartıp bizzat diyalog kurup, birlikte hareket etmesi gerekir.

Söz konusu ülkenin istiklal ve istikbali, bekası ise bu konuda Türk milleti devletinin yanında olacak, tenkit etmeyecektir. Mevcut şartlar içinde yaşanması gerekenler yaşandı, kimse yaşananlar ile ilgili devleti tenkit etmeyecektir.
Fakat bu saatten sonra diyalog şart. Söz konusu Türkiye Cumhuriyeti’nin bekasıdır.

Ayrıca Hatay’daki özellikle Reyhanlı’daki Suriyeli yoğunluğu azaltılmalı, Hatay’ın demografik yapısı bozulmamalıdır. Hatay‘a dikkat edilmelidir. Hatay hassas bir ildir. Hatay Türkmen yurdudur ve öyle kalmalıdır. Şuan Hatay'da ciddi bir kültür ve nüfus erozyonu yaşanmaktadır.

Anlattığım bu mevcut sebeplerden dolayı Suriye politikası gözden geçirilmeli ve gerekli adımlar derhal atılmalıdır.

Son sözüm Allah vatana millete zeval vermesin.

Vesselam...