Son Yazıları
Gerilim Hattı
Bugün gökyüzü sert açılarla konuşuyor. Ay’ın Merkür’le kare yapması, duygularla düşüncelerin aynı yöne bakmadığını anlatıyor. Kalp başka söylüyor, akıl başka düşünüyor. Ne söyleyeceğini bilmek zor; bir anlık aceleyle söylenen söz, yanlış anlaşılmalara neden olabilir.
Bu yüzden bugün kelimeleri dikkatle seçmek, gerekirse susmayı tercih etmek en doğrusu.
Yazının Devamı
Merkür Yay Burcunda; Gölgeler Çalışıyor
30 Ekim’den itibaren fikirlerin hızlandığı, haberlerin çoğaldığı, kelimelerin sınır tanımadığı bir döneme giriyoruz. Merkür Yay burcuna geçtiğinde, aklımız genişliyor ama bazen dağınıklaşıyor da. Hepimiz daha çok konuşmak, paylaşmak ve öğrenmek istiyoruz. Ancak bu dönemde önemli bir uyarı var; hızlı düşünmek güzel ama düşünmeden konuşmak riskli olabilir.
Bu süreçte özellikle medya, basın, akademi, turizm, ulaşım, eğitim, hukuk, yayıncılık ve dış ticaret gibi alanlar ön planda olacak. Bilgi akışı artarken, haber trafiği de yoğunlaşabilir. Ama unutmayalım; her duyduğumuz şey doğru olmayabilir. Yanlış çeviriler, abartılı paylaşımlar ya da yanlış yönlendirmeler gündeme gelebilir.
Yazının Devamı
Cumhuriyetin Işığında Yenilenmek
Sevgili okurlarım;
Bugün yazıma, Atamızdan miras olan Cumhuriyet Bayramınızı kutlayarak başlamak istiyorum. Gururla, minnetle ve umutla… Çünkü Cumhuriyet sadece bir yönetim biçimi değil; bir duruş, bir cesaret, bir yeniden doğuştur.
Yazının Devamı
Eşler Arasında Gerilim; Juno–Jüpiter 135’liği
Gökyüzü bugün ilişkilerde hassas bir noktaya dokunuyor. Özellikle evli ya da uzun süredir birlikte olanlar için bu dönem, sessiz kalınan konuların birden gündeme gelmesine neden olabilir. Juno ile Jüpiter arasındaki zorlu açı, eşler arasında “doğru–yanlış” tartışmalarını büyütebilir.
Bir taraf kendini fazla haklı görürken, diğer taraf “benim de sesim duyulsun” diyebilir. Bu enerji karşılıklı sabır gerektiriyor. Çünkü 135’lik açı, genelde olay yağdırır; susulan konular pat diye ortaya dökülür.
Yazının Devamı
Yaklaşıyor!!! Mars, Merkür ve Uranüs Karşıtlığı
Gökyüzü yeni bir gerilim hattı kuruyor. Mars, Merkür ve Uranüs yaklaşan açıda karşı karşıya , bu da önümüzdeki günlerde hem insan hem doğa üzerinde yüksek voltajlı bir enerji yaratacak demektir. Mars eylemin, Merkür bilginin, Uranüs ise devrimin gezegenidir. Üçü aynı hat üzerinde karşıt konuma geldiğinde; hareket, düşünce ve teknoloji aynı anda sarsılır. Bu da hem bireysel hem küresel ölçekte “düzeni bozup yeniden kuran” bir döneme işaret eder.
Bu görünüm dünya genelinde enerji, finans, ulaşım ve teknoloji alanlarında sert kırılmaların habercisi. Mars yangınları, patlamaları, savaşları; Uranüs ise elektriksel kopuşları, ani değişimleri ve isyanları temsil eder. Bu enerji, nükleer tesislerden enerji altyapılarına kadar pek çok sistemi test edecek güçte. Diplomatik arenada sert restleşmeler, ekonomik çalkantılar ve bilgi savaşları bu dönemin sahneleri olabilir.
Yazının Devamı
Hafta Sonu; Yavaşla, Dengeyi Kur ve Kalbe Dokun
Bu hafta sonu gökyüzü hem sevgi hem de sabır temalarını aynı anda öne çıkarıyor. Bir yanda Venüs’ün yumuşak enerjisi ilişkilerde barış ve uzlaşma getirmeye hazırlanırken, diğer yanda Satürn’ün etkisi disiplin, planlama ve kalıcılık istiyor. Yani gökyüzü diyor ki; duygusal davran ama aynı zamanda ayağın yere bassın. Bu iki enerjiyi birlikte kullanabilenler hem gönül işlerinde hem de uzun vadeli hedeflerinde kazanç sağlayacak.
Bireysel anlamda, özellikle ilişkiler açısından sıcak bir hafta sonu bizi bekliyor. Kırgınlıkları onarmak, gönül almak, barışmak veya sevdiğine küçük ama anlamlı bir adım atmak için uygun bir zaman. Aşk mesajları, tatlı sözler, samimi konuşmalar karşılık bulabilir. Aynı zamanda güzellik, bakım, estetik ve stil değişiklikleri de bu dönemde olumlu sonuç verir. Yani biraz özen, biraz zarafet ve samimiyet… İşte tüm kapılar bu şekilde aralanır.
Yazının Devamı
Gücü Doğru Kullanmanın Sınavı!
24 Ekim Cuma günü gökyüzü, hepimizi güç ve kontrol temalarında bir sınava davet ediyor. Güneş–Plüton karesi, irade çatışmalarının, baskıların ve gizli gerilimlerin öne çıktığı bir zamanı işaret eder. Bu açı altında, her şeyin kontrolümüzde olmasını isteriz ama hayat genellikle bu isteğe direnir. Bu nedenle bugün, sabır ve farkındalıkla hareket etmek en doğru yaklaşımdır.
Bireysel düzeyde bu enerji, özellikle liderlerle, patronlarla veya güçlü karakterlerle yaşanan çatışmaları tetikleyebilir. İnatlaşmak, dik başlı davranmak ya da karşı tarafı manipüle etmeye çalışmak ters tepebilir. Bugün zorla bir şeyi oldurmaya çalışmak yerine, neden bu kadar kontrol etmek istediğini sorgulamak gerekir. Kriz anlarında sakin kalmak, olayları büyütmek yerine gözlemlemek en akıllıca seçim olacaktır.
Yazının Devamı
Cesaretle Atılan Adımların Günü!
23 Ekim Perşembe günü gökyüzü “harekete geç” diyor. Mars ve Jüpiter arasındaki uyumlu açı hem cesaret hem de fırsat getiriyor. Bu etki, uzun süredir planladığın ama bir türlü başlayamadığın konular için güçlü bir itici güç olabilir. İçinde bir “artık zamanı geldi” duygusu uyanabilir ve doğru şekilde kullanıldığında bu enerji seni önemli bir başlangıca taşıyabilir.
Bugün özellikle cesaret, girişim ve özgüven isteyen işler için ideal. Yeni bir proje başlatmak, iş kurmak, teklif vermek, hatta bir sunum yapmak için uygun bir gün. Seyahat planı yapmak, resmi işlemleri tamamlamak, başvurularla ilgilenmek, spora başlamak ya da uzun zamandır cesaret edemediğin bir konuda adım atmak için gökyüzü senin yanında. Enerji yüksek, harekete geçme isteği güçlü; yeter ki plansız davranma.
Yazının Devamı
Şans ve Emek El Ele! Satürn–Jüpiter Üçgeni
Gökyüzü bu hafta hepimize aynı mesajı veriyor; “şansa güven ama disiplinle çalış.” Bu iki gezegenin uyumlu açı yaptığı dönemler hem fırsatların hem de emeğin meyveye dönüşeceği özel zamanlardır. Satürn ciddiyet, plan ve sorumluluk demektir; Jüpiter ise bolluk, şans ve büyüme. Bir araya geldiklerinde hayatın bize sunduğu imkanlar daha kalıcı hale gelir.
Bu etki altında yapılan her girişim, uzun vadede sağlam temeller üzerine oturur. O yüzden bu dönem; geleceğe yatırım yapmak, iş kurmak, eğitim planı oluşturmak, resmi başvurularda bulunmak için oldukça uygun. Hedeflerini netleştirenler, kararlı adımlar atanlar, bu dönemde karşılarına çıkan fırsatların değerini daha iyi anlayacak.
Yazının Devamı
Barış mı, Uyum Sınavı mı Dengeyi Kim Kuracak?
Ekim ayının bu günlerinde gökyüzü; bizi yeniden bir denge, bir karar eşiğine getiriyor. Terazi burcunda gerçekleşen bu yeniay; en başta ilişkilerimizi, ortaklıklarımızı ve toplumsal barış arayışımızı gündeme taşıyor. İnsanlarla daha uyumlu, daha nazik ve barışçıl olmak istesek de öfke, sabırsızlık ve eski kırgınlıklar hemen yanı başımızda beliriyor; bizi adeta bir sınavdan geçirmeye hazırlanıyor. Yani kalbimiz huzur isterken, aklımız bir yandan çatışma ihtimaline de açık kalabilir.
Bu süreçte; aşk, aile ve arkadaşlık konuları her zamankinden daha çok konuşulacak, daha çok hissedilecek. İçimizdeki huzur arayan yanımızla, mevcut durumu sorgulayan tarafımız aynı anda devrede olacak. Bir yandan sevdiğimiz kişilerle bağlarımızı sağlamlaştırmak isterken; bir yandan da bazı insanlara karşı mesafe koyma isteğimiz artabilir. Bu ikilem arasında bir uyum kurmak, yeniayın bizden en büyük beklentisidir. Ayrıca; sanatsal projeler, gençlerin girişimleri, müzik ve sahne sanatlarıyla ilgili olan herkes için canlanmalar yaşanabilir. Ancak ekonomik şartların zorluğu; bu hayalleri biraz gerçekçilikle test edebilir.
Yazının Devamı
Astroloji Hakkında Bilinmeyenler
Astroloji, göksel cisimlerin — gezegenlerin, yıldızların ve astronomik olayların — insan karakteri, toplumlar ve yaşam olayları üzerindeki etkilerini inceleyen kadim bir ilimdir. Klasik anlamıyla, “Göksel cisimlerin yaşam üzerindeki etkilerini inceleyen ilim” olarak tanımlanır. Ancak daha geniş anlamıyla astroloji, bizi var eden her şeyle ilgilidir.
Astroloji; kadim bilgilerin birleştiği, insanın kendini ve evreni anlamasına yardım eden bir rehberdir. Yaşamı kolaylaştırmak, düzenlemek ve neden sonuçlarını kavramak için derin bir bilgi havuzu sunar. Evren, düzensizliğin içinde bir düzen barındırır ve biz bu düzeni anladıkça yaşamımızı geliştirebiliriz.
Yazının Devamı
Gaz Pedalı Ayak Altında!
Cumartesi günü, gökyüzünde adeta bir "start" düğmesine basılıyor! Ay ile Mars arasındaki altmışlık açı, enerjiyi hislerimizle eylemlerimizle mükemmel bir uyuma sokuyor. Bu, tam anlamıyla "yapmak istediğin şey için doğru zaman" demektir.
Motivasyonumuz tavan, kendimize güvenimiz tam. Bu enerjiyi boşa harcamamak lazım!
Yazının Devamı
Korkma, Değişimle Güçleniyorsun!
Sıra geldi aksiyona geçmeye ve hayatımızın direksiyonuna sıkıca sarılmaya. 17 Ekim Cuma günü gökyüzü, bildiğimiz o klasik cuma enerjisini değil, bambaşka, sarsıcı ama müthiş bir güç getiriyor.
Bugün, gökyüzünün en büyük iki dönüştürücüsü, Uranüs ve Plüton, haritanın en tepesi olan MC (Tepe Noktası) ile el ele verip bize "Yenilenerek güç kazanma zamanı!" diye haykırıyor. Bu öyle bir enerji ki, hayatımızda bir dönemin kapandığını ve yepyeni, daha güçlü bir sayfanın açıldığını çok net hissedeceğiz. Eski sistemler, eski düşünce kalıpları ve bizi aşağı çeken her şey için artık veda zili çalıyor.
Yazının Devamı
Kalbin Kırık Parçalarını Birleştirme Günü
Dün 15 Ekim'in o "akıl başka, kalp başka" diyen çatışmalı enerjisinden sonra, 16 Ekim Perşembe günü adeta gökyüzü bize kocaman bir "sarıl ve iyileş" mesajı gönderiyor. Sanki evren, "Tamam, dün biraz yordunuz kendinizi, şimdi sıra geldi yaraları sarmaya," diyor. Bugünün ana yıldızı: Ay ile Chiron arasındaki o şahane üçgen açı.
Peki, bu ne demek oluyor biliyor musunuz? Duygusal ve ruhsal anlamda tam bir şifa banyosu bizi bekliyor! İçimizdeki yaralı yerlere merhem sürme, kırgınlıkları giderme ve hatta belki de geçmişten gelen bazı acıları arkamızda bırakma fırsatı...
Yazının Devamı
Kalp "Hayır" Derken Zihin "Evet" Derse Ne Olur?
15 Ekim Çarşamba günü, gökyüzü bizi tatlı sert bir kararsızlık sınavından geçirecek gibi duruyor. Astrolojideki terimle söylersek, Ay ile Merkür arasındaki kare açı devrede olacak. Peki, bu ne demek? Basitçe, duygularımız ile mantığımız ve iletişimimiz o gün birbirine zıt düşecek, bir türlü aynı frekansı yakalayamayacak.
Bu etkiyi en net şöyle hissedebiliriz. Bir konuda aklımız "Evet, mantıklı olan bu," derken, içimizden bir ses, o hissiyatımız ise inatla "Hayır, bu doğru gelmiyor, bir dur bakalım" diyecek. Sanki kafamızın içinde sürekli bir çekişme var. Bu yüzden o gün dilimizden "Emin değilim," veya "Biraz düşünmem lazım" gibi cümleler çok sık dökülebilir.
Yazının Devamı
