Z-Moto: Motosiklet Piyasasındaki Durgunluktan Korkmuyoruz
2025'in ilk 6 ayının bitmesine günler kaldı. Motosiklet satışlarında ciddi düşüş var. Bu düşüşten sadece global markalar değil, Çin, Tayvan gibi ülkelere ait markalar da ciddi şekilde etkileniyor. Piyasadaki dostlardan öğrendiğime göre, 2025 yılının ilk dört ayında geçen yılkı toplam satışların sadece sadece yüzde 18'i kadar motosiklet satılmış. Gümrük taban vergilerindeki artışlar, kredi faizleri ve kredi kartı komisyonlarının yüksekliğiyle kurlardaki artışlar, alım gücünün azalması, satışları düşüren temel faktörler.
Geçtiğimiz hafta, sektörden bir dostumun aracılığıyla Kawasaki Motosiklet'in Türkiye distribütörü Z-Moto'nun Satış Müdürü Levent Koçak ile bir araya geldik. Piyasadaki son durumu merak ediyordum. Fakat 35 yılı aşkın süredir Türkiye pazarında olan, fakat son birkaç yıldır sesini daha fazla duymaya başladığımız Kawasaki'nin neler yaptığını da merak ediyordum.
Levent Koçak, kelimenin tam anlamıyla motosiklet sektörünün duayenlerinden. Önemli global markalarda çalıştıktan sonra emekli olmayı planlarken, kendisini Z-Moto'da buluvermiş... " Kawasaki markası, motosiklet sektörünün birkaç zirvesinden biridir" diyor.
Görüşmeye gittiğim 27 yaşındaki KLE 500’üm ilgisini çekti. "Kawasaki, satan için de alan için de prestijdir" diye ekledi. Koçak’ın sorularıma verdiği yanıtları şöyle derledim:
Kawasaki motosikletin Türkiye distribütörlüğü, 2003 yılında sanayi devi Habaş’a ait Z-Moto’ya geçmiş.
2022 yılında satış ve pazarlama yönetiminde yapılanmaya gidilmiş. Bayilik sistemiyle birlikte satış ve satış sonrası hizmetlerde değişiklikler yapılmış.
Z-Moto, "Hobi Makinası" olarak tanımlanan 500 cc ve üzeri segmentte oldukça iddialı.
Yönetimdeki değişiklik satışlara yansımış. 500 cc ve üzeri motosiklet grubunda, 2023 yılında 835, 2024 yılında 1786 satışa ulaşılmış. 2025 hedefi, durgunluğa rağmen 1800 adet satış.
Kawasaki Motosiklet’in 7 bölgede, 20 şehirde bayisi var. Bu bayilerin her biri aynı zamanda Kawasaki’nin yetkili servisi.
Kawasaki, Z-Moto çatısı altında bazı modellerinde kelimenin tam anlamıyla yok satıyor. Ninja 500 serisi, ZX-6R ve ZX-4RR modellerinde sıra oluşmuş durumda.
Hobi motosiklet, yani 500 cc üstü grupta Kawasaki, Türkiye’de ilk üçe girmeyi hedefliyor.
Kawasaki Piyasadaki Durgunluktan Neden Az Etkileniyor?
Bu soruma Levent Koçak şöyle yanıt veriyor: "Habaş'ın güçlü markası altında faaliyet gösteriyoruz. Bayilik sistemimizi değiştirdik. Bayilerimize satış, servis ve yedek parça konusunda her zaman destek veriyoruz. Güçlü sermaye yapımızla hem ürün hem yedek parçada yeterli miktarda stok tutabiliyoruz. Zaten Kawasaki markası ve müşterilerimiz bu titiz hizmet anlayışımızı hak ediyor."
Koçak'ın söyledikleri gerçekten de rakamlara yansımış. Global diğer markalar, 2025 yılının ilk dört ayında geçen yılki toplam satışların sadece yüzde 18'i kadar satış yaparken Kawasaki bu sürede satışlarını yüzde 11 artırmış.
Yabancı kaynaklardan öğrendiğime göre, Kawasaki 2026'dan itibaren efsane olmuş bazı eski modellerine günümüz teknolojisini ekleyerek yeniden hayat verecek. Fakat ben en çok, dünyanın ilk seri üretilen hibrit motosikleti olan Ninja 7 Hybrid'e hayran kaldım. Ninja Hybrid bir teknoloji harikası. Üzerinde 450 cc'lik bir motor var. Benzin sarfiyatı, 250 cc'lik bir motor kadar olmasına rağmen, 1000 cc'lik bir süpersport kadar çabuk hızlanabiliyor. Üç sürüş moduna sahip. Elektronik şanzıman, sorunsuz vites değişimi sağlıyor. 450 cc'lik çift silindirin arkasına monte edilmiş elektrikli motoru, güçlü bir hibrit ünitesi oluşturuyor. Sürücüler, sürüş moduna göre EV yani elektrikli veya benzinli motor seçeneğini kullanabiliyor. Ayrıca bataryalar azaldığında, şarj sistemi devreye giriyor ve dolum otomatik olarak sağlanıyor.
Bu anlattıklarım, Ninja Hybrid'in özelliklerinden sadece küçük bir kısmı. Yakın bir zamanda bu motosikletle ilgili daha ayrıntılı bir yazı kaleme almayı planlıyorum.
Bu yaz ve özellikle 2026’dan itibaren yollarda daha fazla Kawasaki motosiklet göreceğimizden eminim...